..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İste, sana verilecektir; Ara, bulacaksındır; Çal ve kapı sana açılacaktır -İncil
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > İlknur İpek




19 Ağustos 2003
Özledim Demek Bu  
İlknur İpek
İçimin denizi , yurtsuz aşkımın sılası, gözlerimin kıyısında buzun ateşle teması . Sözcüklerimin aşkın çarmıhına takıldığı yerde, dudaklarımdan dökülen geveze suskunluklarımı duyanım. Gelişi içimin şöleni, gidişi ağlamaklı bir gülümseyiş olanım. Gittin,


:CFHH:
Duygularının varlığına hasret , mantığıyla çevrili parmaklıkların ardında yaşayan adam. Denizlere yoldaş, dalgalarla sırdaş uzak yolların sonunda beklediğim .
Durmadan gözlerimden susuşlara kaçan, kimsesiz çocuk hüznü kaçışlarından kaçan.
İçimin denizi , yurtsuz aşkımın sılası, gözlerimin kıyısında buzun ateşle teması . Sözcüklerimin aşkın çarmıhına takıldığı yerde, dudaklarımdan dökülen geveze suskunluklarımı duyanım. Gelişi içimin şöleni, gidişi ağlamaklı bir gülümseyiş olanım.
Gittin, kaçışlarından kaçan kimsesiz çocuk hüznün kaldı içime.
Gittin, ve ben kimsesizliğimde kaldım.
Gittin, rüzgarın peşine takılan bir nefes gibi.
Gittin ve söyleyemediklerimizi dillendirdi evim.
UMDUĞUM,SEVDİĞİM,BEKLEDİĞİM ŞİMDİ GELİŞLERİNDE KİLİTLİYİM..

     Yüreğimdeki inancı umarsızlık sardığında soluğunla ısıt beni günüm güneşim kavgam ol derken şarkı seni yeni gönderdiğim yollarda özledim işte. Aslında hep bana duyumsadıklarımı susmayı öğrettiler ve ben hep sustum önce çocuk sevinçlerimi ve hüzünlerimi . Çocukken öğrendim yalnızlığı, odamın tavanına düşlerimi çizmeyi, saklamayı ağlamayı ve gülmeyi, önce kalabalık oturulan sofralarda tattım güneşin altında donan bir çiçeğinde olabileceğini. Önce şen kahkahaların altında gizledim hüzünleri, haylazlığımla örttüm iç çekişlerimi, sevgileriyle yalnız bırakan insanlar tanıdım her doğum günümde. Öğrendim olmamı istedikleri gibi olsam da yetmeyeceğimi insanlara. Hatırlıyorum da yaptıklarımın değil de yapmadıklarımın görüldüğü anda çocuk kalbim nasılda kırılır, nasıl da iç çekişlerle ağlardım. Oysa o çocuk kalbime tek bir sözcük yeterdi mutluluk naraları attırmaya. Hala nasılda kanatıyor içimdeki çocuğu. Evet sevgilim ben sevgi sözcüklerinin saklandığı, yerine hep eleştirilerin olduğu zamanlarda büyüdüm. Oysa bazen bilmek yetmezdi sevgileri, duymakta isterdi insan. İşte belki bu yüzden bildiğim sevgini duymak istiyor içimde ki çocuk bazen.

Evet sevgilim ben de bilirim tek başına bırakılmaları, kalabalık için deki yalnızlıkları , içinde saklayabilmeyi çoğu şeyi ,içinde kanatabilmeyi yaraları, erken büyümeyi senin yaşındakilerin çocuk oyunlarda kaybolduğu anlarda büyük bir adam olup sorumluluk yüklenmeyi. Sebebi sen olmadığın kavgalarda suçlu hissetmeyi yaşadı içim. Mevsimleri tersine yaşamak gibiydi geçen yıllar. Nasıl anlamam seni , duyumsayamam mı sanıyorsun içini. Beceriksiz olur bazen insan anladığını gösterirken yada hırçın. Bu kız büyüdü evet, biliyor tek başına kalmayı baş edebilmeyi acılarla da, içimdeki çocuk sanki büyümeden geçmiş zamanda kaldı aylar yılar onu geçti de o hep kaldığı yerde duruyor ve içimde ki çocuğu büyütmek istiyorum seninle. Bize öğrettikleri yanlışları ortadan ikiye ayırırcasına. Hani bilmek biraz da bu ben merkezli mahremiyetle biz merkezli mahremiyetin aynı olabileceğini. Kimse kadar emin olmadım yarına ertelerken bir şeyleri. Yarın olabilecek miydi bilemedim hiç. Belki bana öğrettikleri susmak sevgilerimi ama yarın olamazsam hiç duyamayacaksın içimde ki seni. Sana benim gözlerimle bakamayacaksın hiç. Oysa içimde senden gelen duyguları bilmek en çok senin hakkın. Ayrıldıktan bir dakika sonra özlediğim doğru seni, bütün güvenime rağmen kıskanabildiğim de, zaman zaman kaybetmekten korktuğumda ,beni daha çok sevmeni isterken yaptığım hiçbir şeyi bu yüzden yapmadığımda aslında içimden geldiği için yaptığımda, evet evet aldığın bir çakmağın , yolun karşısına peşimden koşup sevdiğini söylemenin dünyanın bütün zenginliklerinden daha değerli olduğu da, seni kızdığım anlarda daha bir çok sevdiğimde , bazen annelik yanıma , bazen dost yanıma bazen kadınlığıma dokunduğun da doğru. Geleceğin ne getireceğini bilmememe rağmen seni çizdiğimde doğru yarınlara. Başkalarının beğenileri umurum da olmadığı halde seni kıskandırmak istediğimde doğru. Ve daha bir çok şey insanların söyleme bunları daha erken dedikleri. Oysa bilmelisin işte içinde nereye koyacağın senin seçimin bunları. Ömrümün ilk göz ağrısısın .     

Ahmet Telli ne güzelde söylemiş “Suyu dinle ateşi yak özledim demek bu”

Belki yine gelirsin gibi şimdi burada her şey. Seviyorum seni..

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Sobelenmek...
Gönderen: nida / ist
21 Ağustos 2003
Kimsesizliği oynarken arka mahallede, ebelenmek gibi bir şey bu... Kurtarılmayı beklerken bir el dokunuşunu, elinin temasına özlem kalmak, kurtuldum diyebilmekte mucize. Bir kurtarmaç oyunu bu kadar mı hayata yansır... Hayat mı ona nazır bir oyun? Sessizliğin fısıltılarını aktarabilmekte mucize... Harikasınız. Labirentin tüm yollarını öğrenmiş, çıkışa iki yol ayrımında... Suskunlukla karışık, bir karışıklık boca yelken. Bir ruhu bu kadar yakından tanıyıp da, bırakmak zor olmalı. Çözmüşsün... Tekrar tebrikler ve saygılar.

:: evet...
Gönderen: Siyah / İzmir/bornova
21 Ağustos 2003
merhaba! evet özlemenin tam tarifi bu... yüreğine sağlık..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kara Yağmur
Hoşgeldin Yüreğime
Yine..
Yüreği Aşka Dipnot Dost
Canparçam
Sensizlik Med Ceziri

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ateş Dansı
Say ki, bu kadın gitti..
Gün Başlar Günaydınlığın Değerdi Üstüme...
Sadece Sevdim
Sana Geldim İstanbul
İstanbul'um Sevgilim
Mutluluk
Şimdi..
Bilirim Hayat...
Yüreğimdeki Manifesto

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Acılarımı Unutturacak Kadar Çoğalacak Gidişin [Şiir]
Yağ İçime Nurum [Şiir]
Küçücük [Şiir]
Önce Sana [Şiir]
Yok kalanım [Şiir]


İlknur İpek kimdir?

GECE,TEN,AŞK,YÜREK SÖKÜĞÜ MASAL SİYAHI İHANETLER ,YANGINLARIN GÖKKUŞAĞI VE BEN

Etkilendiği Yazarlar:
AHMET ALTAN, MURATHAN MUNGAN, ELİF ŞAFAK, NAZAN BEKİROĞLU


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İlknur İpek, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.