"Sevgi bilmekten doğar." -Mevlana |
|
||||||||||
|
Bu eğimler yardımlaşma, dayanışma, iş bölümü yapma gibi paylaşımlar içinde kişinin günlük kaygılarını birlikte giderilmesi işine dönük amaçlı özne eylemlerdi. Bu eğimlerin öncelik durumu yüksek potansiyeli belirler. Geriletilmiş duygular düşük potansiyelli enerji karakteri taşıyan eğilimlerdi. Kişilerin dışsal olarak ve günlük olarak yerine getirmesi gereken karşılanmaları; kişi-kişiler arası eğime konu olmakla; kişi-kişiler arası eğim bağlanımı kişiyi kolektif bağlanımla olacak davranışlara doğru iter. Ya da açlık gibi zorunlu eğilimlerin karşılanması içinde olan kişi, dıştaki benzerlerin bağlanımıyla kolektif girişimlerle olacaktır. Yine kolektif bağlanımın kişiye verdiği iniş aşağı enerji durumu, kişiyi cezbeder. Kişiyi cezbeden eğim kişideki şev duygusunu kabartır. Şev duygusu kabaran kişi de bu kolektif cazibe ile kolektif davranışlara doğru yönelir. Minerva’nın baykuşu gece öter misali (önce olaylar yaşanır, sonra o olayın bilgi ve bilincini edinir misali) ilk kez kolektifi olan hemcinsler kolektif davranışı biliyor değildiler. Dışta, yardımlaşmalı girişen kişi-kişi davranışları ortam içinde kişilere yeni bir bağıl kolektif davranışlar alanı açar. Bir ortam içinde oluşan eylemli üst üste kolektif zamanlar, evren sel dokunun lokasyon içinde kalan parçalı kısmından ileri geliyordu. Evrenin vakum enerjisi kendisini tekrarlayan dalga süreçleriyle sürekli kaynayıp sabun köpüğü gibi var olup, saf enerji biçiminde yok oluyorlardı. Evrensel dokunun çalkantılı dalgalanması lokalizasyon içindeki üssü ve üstel durumların Per türbülansıdırlar. Çalkanmalar en az durumla nesnel dünyadaki kuantum alan etkisinin özelliğidir. Frekansın dalga boyu ve dalga genliği farkları, frekansları iç içe, üst üste, yan yana dünyalar şeklinde konumlayıp birbiri üzerine binmesi ortam içine açılan yeni ortam alanlardı. Günlük olarak karşılanması gerekli kaygıları içinde olan kişi, türlü eğilimlerle güdülüdür. Güdü eğilimler de davranışsaldır. Bu dış ortamlı davranışlardan birisi de kişi-kişiler arası girişimlerle, kişiler arası bağlanım yapmanın çekiciliğidir. Kişi ve kişiler arası çekim ilişkisi kolektif sinerjini kolektif bağ ilişkisi olarak belirir. Kolektif bağ ilişkisi sinerji verir. Sinerji kişi üzerindeki sağlama zorluğu olan enerjiyi, yokuş aşağı enerji kolaylamasına çevirir. Yükü kolaylaştırma sinerjisi oldukça çekici bir sosyal bağ ve kolektif bağ ilişkisidir. Kişi ve kişiler kişi sel duyum ve kişi sel doyum farkları nedenle, kolektif alanın hem aksağıdırlar hem düzenleyicisidirler. Değilse kolektif tabanlı köleci bir alan içindeki köleci mana, “kolektif sağlatma yerine” mülk sahibi olan birilerinin kişileri mülksüz kılmasıyla; sağlamaları rızk verme lütfu üzerinde açıklıyor olması “kolektif aksamayı büyütür”. Kolektif alanlı kişiler; köleci mülk sahipli yoksunlukların uzlaşılmaz olan çelişki ve çatışmasının, sübjektif alanlı kişilerine dönüşürler.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |