Yaşama karşı sımsıcak bir sevgi besliyorum... -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Bu soruları sorduğunda, başka kişi ve düşünceleri övdüğünde; ya iktidar yanlısı ilan ediliyor ya da oyları bölüyor oluyorsun… İşte bu kafayla sittin sene bir şey değişmeyecek… Bak tekrar yazıyorum… 2022 Temmuz ayında da dedim… Kılıçdaroğlu ve ona boyun eğenler olduğu sürece daha çok seçim kaybedilir. Yılmaz Özdil’in bilmem kaç senesinden dediği gibi Chp kurtarılmadan Türkiye kurtarılmaz. Hee bu tek opsiyon mu? Sanmıyorum… Yeni kişilere bir kere şans verildi mi devamı gelir… Niye? Her seçimi kaybeden pişkin pişkin show yapmaz… Çünkü bilir. Halk bilinçlidir. Futbol takımı gibi parti tutmaz. Üç beş sadakaya karakterini, düşüncesini ve onurunu satmaz… (İnşallah) İnşallah dedim de bir de şu Kılıçdaroğlu – Alevi mevzusunu anlamıyorum… Yok Alevi diye mi oy vermiyorsunuz falana getiriliyor… Yahu ne alaka? Hani klasik bazı arkadaşlar bu kafayla güce geldi diye bunun yansıması mağduriyet oyunu ile oy gerçekten alabileceğini mi sanıyor? Pes. Biri çıkıp sorgulatmalı… Demeli de… Birader… Alevi olabilir de Alevilik adına hangi yönünü gördük? Hoşgörü mü? Cesaret mi? Adalet mi? Ne yapıldı bunca sene? Hep fos. İsterse Ortodoks kilisesine bağlı olan bir adam olsun Kılıçdaroğlu… Ne değişecek? Adamda kah siyasi liderlik yok, kah ekonomi bilgisi, kah yabancı dil, kah öngörü, kah tecrübe… Gider de gider bu vasıfsızlık… Dolayısıyla; böylesine bir adam hala güçteyse ve bu adama biat edenler; onun bu güçsüzlüğünden dolayı, sırf daha da faydalanmak adına, onu daha da güçlendirmek istiyorlarsa; ne ben desteklerim, ne farklı görüşler, ne karşı tarafa biat edenler, ne de az biraz beyni çalışanlar… O yüzden sormamız gereken soru şu… Niye Siemens, Unilever, Arçelik vb kurumlarda veyahut yargı, askeriye veya dışişlerinde görevler almış adamlar; CHP’nin başına gelmiyor, gelemiyor da; Kılıçdaroğlu gibi bir dede bir türlü gitmiyor, gidemiyor ve sırf parti adından dolayı destekleniyor ve desteklenmesi isteniyor? Böylesine bir liyakatsızlık; Aleviliğe, Atatürkçülüğe, mantığa, adalete, eşitliğe belki de insanlığa sığar mı? Sığmaz değil mi? Sığmaz… O yüzden işte her zamanki gibi yine kaybedeceksin dedem… Zaten sen de onu istiyorsun ya… Görevin o… Yedek lastik… Bu kadar kötüsün… Belki dahası…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Alp Şahin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |