Her şey ancak sevgiyle satın alınabilmelidir. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
Kolektif süreç, kişinin dışında olan; kişiler girişmeli düzenlemelerle yalıtıma bir alandır. Kolektif süreç yalıtıma alanın üreten ilişkilerinden doğan kullanım-tüketim bağıntılı takaslarını; kendi sosyal ilişkilerinin izin verdiği kadar düzenleşimler ile birlikte alanı dış dünyaya açacaktı. Kolektif süreç te yine kişinin dışında ve kişinin temel düzlemine doğru kişilerin bencilliğine atıf yapan geri bağlanım süreci; kolektif özgönderge içindeki kişisi özegöndergeyle, kişiden başlar. Kolektif alan içinde işlerge kuvvetten doğan; işleyim kuvvetler takasıyla, kuvvetler arası enerji dönüşümü geri bağlanıma atfen kolektif bir özgönderge vardır. İkinci bir durumla kolektif özgöndergenin eylemli öznesi olan kişiler arası kişisi öze, özgönderge vardır. Kişisi özgönderge; kişisi yönelme, kişisi korunum yasalarından hareketle kişinin içinden, kişinin dışına doğru; çevreden sağlama yapacak bir enerji karşılamasına hazır oluşla çakılı, gömülü, kolektif alan içindeki mahfuz lüktür (saklı olmasıdır). Kişisi öz, kolektif alan içinde kolektif özün direnciyle biçim alır. İster doğal çevre, ister kolektif çevre olsun; çevrenin kişisi sağlamalara karşı bir baskı ve direnci var olmakla çevre kişiye zorluklar gösterir. Kişinin bu zorluklar karşısında sağlama yapamama endişesi kişinin stresini, kaygılarını, en çok enerji harcama kontrolsüzlüğünü oluştururlar. Hayat ve kolektif alan kişisine en çok enerji harcatan durumdan, kaostan, stresten kaçınmayı ön görür. Ters yandan stres en az enerji harcar durumu oluşan bağlanımlaysa stres kaygıları kişinin hayatta kalmasının aktif bir bağışıklamasıdır da. Kişiden dışa doğru yapılan yönelmeler çevreye doğru sağlasan bir eğim olurken; kolektif düzenleşim sonuç olarak kolektif çevreden kişiye doğru eğimdir. Kolektif alan önce kolektif özgöndergeli sonra da kişisi sağlamalara özgöndergeli dir (özgöndergeliydi). Doğadaki çevreden kişiye özgöndergeli oluş yoktur. Doğadan seçme ayıklama yapmakla içimizde yalıtılan düzenleşimler doğa içinde zaten var olmakla; doğa bize öz gönderiliymiş gibi bir yanılsama yaptırır. Oysa doğadaki hiç bir şey bize göre değildir. Doğadan yaptığımız girişici giriştirici yalıtmalar nedenle biz doğaya göreyiz. Ve biz doğaya göre geri bağlanımlayız. Doğa kendi başlangıç koşullarına, yani hayatın olmadığı başlangıç koşullarına ve makro durumla makro başlangıç koşullarına özgöndergeliydi. Hayat ta kendi çevresine göre yaptığı adaptasyonlarla vardır. Bu adaptasyonlar nedenle kişi bu adaptasyonlara uygun tepkiyi veren olguları özel bağıntı içinde ilişkiler. Çevre kişiye etki ve eğim alanıdır. Bu nedenle kişi çevreye yönelimledir. Etkiye karşı içimizde en uygun olan ilişkilenişleri seçme ayıklama yapmaktan damıtılan karşılık cevaplar da özel bağıntılı hayatın çevreye tepkisidirler. Hayat çevredendir. Hayat en az çevre ilişkilerinden yalıtımla; çevreye tepki veren özel öznel bağıntılı, genelce seçme ayıklamaları ile oluşur. Hayat sizin dışınızda türe göre özel bir efekt (etki) iken sizin dışınızda çok genel durumlarla türlere özelliktir. Hayati düzenleşimler; kişiden ve kişisi bilinçten bağımsızdır. Tür kişilerin sosyolojik biyolojik bir kolektif yaptıranı ve kolektif organizeni etkisiyle düzenleyenidir. Örneğin, hayat oksijenli ortam da ve kimi türler üzerinde sitokrom c oksidaz enzimi olanları seçer. Sitokrom C enzimi olmayanlar ölmekle tür içinde çoğalıp neslini sürdüren birey olamamakla kendi kendisine seçilimdir. Oksijenli ortamda da olsa hayat kimi türler üzerinde başka yol araçlarıyla türü devam ettirerek tek seçeneğe mahkûm olmamakla hayatın birçok yol üzerinde sürekliliğini garanti eder. Kişinin dışındaki hayat, tür içinde hayatta kalacak ve türü sürdürecek kişileri ortaya koyan güçtür. Yalıtım içine alınan bir olum lama, olumsuzlaşmalarıyla birlikte yansır. Ayı şekilde bir olumsuzlaşma da olum lamasını birlikte götürür. Hayat kişiyi hayatta tutmaya programlı değildir. Hayatın genel durumu, birikimli çeşitlilik içinde olan kişileri ayakta tutar. Stres hayat iledir. Stres hayatın, kişiyi tetikte olmaya hazır oluşla kişiyi ayakta tutmasının bir öngörüsüdür. Aynı zamanda da stres hayat için bir enerji maliyetidir. Stres ve kaygılar kolektif bağlanım enerjisi üzerinde kolektif alana aktarılmakla, artık yiyecek bulamama gibi bir stres, ayı tehdidine karşı doğacak bir stres ve kaygı kolektif alan ile kolektif bir güvenceye dönüşür. Kişinin kolektif kaygı ve kolektif stresten pay almasına dönüşen bir ortaklaşmayla kişinin yarın endişesi yoktur (minimumdur). Herkese ne olursa bana da o olur demenin geri bağlanım atfı budur. Bu nedenle kolektif alanın strese dayalı ruh hastası en az durumla ve patolojiktir. Oysa köleci sistem içinde kolektif güvencede yoksun kalan kişilerin yarın endişesi yığınların kaygı ve stresleri nedenle köleci sistem ruh hastalığını ve teslimiyeti azdıran, körükleyen bir ortamdır. 12
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |