..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez. -Joe Louis
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > Osman AKTAŞ




19 Ağustos 2021
Eşref ile Safilin  
Osman AKTAŞ
Ak her daim temiz ve saflığı ifade etmez. Bazen de kirin ve kokuşmuşluğun rengidir.


:FJE:
Ak her daim temiz ve saflığı ifade etmez. Bazen de kirin ve kokuşmuşluğun rengidir.

Değirmende ve fırında sürekli un çuvalları taşıyan birini düşünün, bu kişinin gerek görüntüsü gerekse terle birleşen un kokusu ne kadar kötü olacaktır.

Bir mermer ya da mozaik atölyesinde çalışan birini düşünün, sürekli mermer kesmek, onları makine ile temizlemek, mozaik silmek sonucu ortaya çıkan ak görüntüyü terle birleşince kötü bir koku bırakır.

Bir boya ustası ve bir ressamda da ak boya ve ter kötü bir görüntü ve kötü bir koku bırakır.

Farklı bir renk giysi üzerine sıçramış ak bir boya, kireç ya da alçı olduğunu düşünün, o giysiyi giymek istemeyiz; bunu kendi renginden değil, üzerin sıçrayan ak lekeden dolayı.

Bütün bunlara bakıldığında ak olan şeylerin her zaman güzel, temiz ve saf olmadıklarını görüyoruz.

Bir de duyu yanılgıları var; insan mehtaplı bir gecede aya baktığında müthiş güzel bir görüntü algılar. Oysa ay taş ve toprak parçalarından oluşan, hiçbir cazibesi olmayan, dünyanın cazibesine kapılmış bir maddedir.

Güneşe bakalım; hangimiz gün doğuşuna ve gün batışına hayran değiliz. Güneş gerçekte bir cehennem. İçine düşen her maddeyi eritebilecek bir ısıya sahip.

Şimdi bu görüntü ve yanılgıları insanın gündelik hayatında ele alalım. Ak pak olan bir kurum var mı? Din işleri, hukuk isleri, eğitim, sağlık sektörü, tarım ve ormancılık, imar iskan, sinema ve TV sektörü, ulaştırma, yerel yönetimler, iç ve dış işleri...

Ak denilen renk nasıl bir renk? Bugünkü durum bana yıllar önce okullarda münazaralarda işlenen "Yoğurt kara mıdır, beyaz mıdır" konusunu çağrıştırıyor. Kim daha iyi yalan söyler, savını güçlendirirse, o kazanıyor. Diğerleri de kazandığı açıklanan kişileri alkışlıyor. Doğru ve hak olana bakılmıyor yazık ki...

Benim toplumdan beklentim bir beyin fırtınası oluşturmaları, ak ne kadar ak olabilir? Ak, pak ve safın bir değerlendirmesini yapmaları...

Sosyal medyada bir yazı okumuştum, yazıda, bir profesör öğrencilerinden "Pis" kavramını tanımlamalarını istiyor. Öğrenciler çeşitli tanımlar yapıyorlar, ancak hoca hiçbirinin tanımını doğru bulmuyor. Öğrenciler de hocalarından bir tanım istiyorlar. Hoca, "Pis, bulunmaması gereken yerde bulunan bir unsurdur" diyor ve açıklamaya devam ediyor. "Siz annenizin saçını okşar, hatta öpüp koklarsınız, fakat bir yemek tabağının kenarında görseniz iğrenir, yemeğe devam edemezsiniz." Hoca buna benzer birkaç örnek daha veriyor, ama ben şu an hatırlayamadım. Dersin sonunda "Arkadaşlar toplumda da durum aynıdır; bir kişi bulunmaması gereken yerde ya da makamda bulunuyorsa, o da pistir" diyor.

O zaman renk ve kişilere odaklanma yerine kavram ve kavramların işleyişine odaklanırsak ak, pak, saf ve temiz olanları ayırabiliriz. Günübirlik ya da anlık kararlar almak her zaman duyu yanılgısı yüzünden doğru düşünmeyi engelleyecektir.

Kendi zayıflığını (ister ekonomik, ister biyolojik, ister kariyer olsun) örtecek gücün peşinden gitmek insanlığı ve vicdanı öldürür. Hak, adalet, insanlık, yardımseverlik peşinden gitmese, zulmü ve kibri öldürür.

Umarım Hakk'ın önünde, utanmayacak davranışlar sergiler ve bu vatanı cehennemden cennete çeviririz.

Ben bu milletin Çanakkale ve Büyük Taarruz ruhuyla uyanıp, Ortadoğu ve Afgan çıkmazına sürüklenmeyeceklerine inanıyorum.

"Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet
Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin istiklal"

19 Ağustos 21
Gölcük



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
10 Kasım
Yusuf Kuyusu Ya da Milli Eğitim
Sosyal Medyada ve Tanıtım Panolarında Dilencilik
Sefiller ve Sefilliğe Kefiller
Bu Vatan
Vicdansız Medya Cahil Toplum
Büyüklerin Toprak Kapmaca Oyunu
Yusuf Tekin Tekke ve Zaviye Bakanı mı
Yusuf ile Müfredat
Millet Olmak İçin Toplumsal Değerler

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kanlı Temmuz
İslam ve Rejim
Devrimci Bir Derviş: Mehmet Akif
İrade ve Kudret
"Kadın Şairler Aşktan Bahsettikleri Zaman" Üzerine Birkaç Söz
Göğüs Kafesinde Kuş Yetiştiren Şair: Şükrü Çanku
Yazar ve Şairlerin Değişen Anatomisi ve Sosyal Statüsü
Kanlı Temmuz
17 Eylül ve Ülke Kaderini Değiştiren İdamlar
Sabahattin Ali

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Veda Partisinde Veda Hutbesi [Şiir]
Düş Geçiti [Şiir]
Saat Gökyüzüne Yaklaşıyor [Öykü]
Efsun [Öykü]
Sevgi Ya da Aşk Algısı [Deneme]
"Korkma Sönmez... "" Şairi [Deneme]
Aşkın Tarifi [Deneme]
Doğanın Çılgın Yaratığı ve Aşk [Deneme]
Bugün 23 Nisan [Deneme]
Eros'a Rekabet [Deneme]


Osman AKTAŞ kimdir?

1965 Erzurum doğdu. Gazi üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, TDE bölümünden mezun oldu. Sırasıyla Van, Bartın, Antalya,Bursa, Ankara, Bodrum'da öğretmen olarak görev yaptı. Halen Kocaeli'bde görev yapmakta. yaklaşık 40 yıldır şiir,öykü ve eleştiri yazıları yazmakta. Eserleri: 1. ayArsız; Uludağ Yayınları 2007 (Şiirler) 2. bermudayı tek geçmek; Cinius Yayınları 2016 (Şiirler) 3. AsiMilat(ör); Cinius Yayınları 2017 (Politik Denemeler) 4. (D)OKU(N)MUŞTUK; Cinius Yayınları (Kitap Eleştirileri) 5. cennet cazgırları; Cinius Yayınları 2017(Şiirler) 6. çorak düşler ülkesi; Cinius Yayınları 2018 (Şiirler) 7. Yağmur Yankıları; Artus Yayınları 2018 (Öyküler) 8. Sessiz Çığlık; Cinius Yayınları 2018(Kitap Eleştirileri) 9. dar vakitte aşk; Cinius Yayınları 2018 (Şiirler) 10. Âşık Hüseyin Fizâhî; Cinius Yayınları 2018 (Şiirler) 11. Şuaraya Elhan Olmak; Cinius Yayınları 2019 (Şairler Üzerine Denemeler) 12. ναυάγιο αγάπης (enkaz-ı aşk): Cinius Yayınları 2019 (Şiirler)


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.