..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Denemeler"de gördüğüm şeyi Montaigne'de değil, kendimde buluyorum. -Pascal
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




28 Kasım 2019
Anlamak Gerek 20  
Bayram Kaya
Hemcinslerin bir günü üretim ya da çalışmayla, dinlenmeyle, uykuyla ve günlük özel yaşantıları içinde oluşan etkinlikleri dahil 24 saat ile sınırlıydı. Ancak üretimini yaptıkları dokuma kundura gibi kimi ürünlerin kullanım ve tüketim süresi 24 saat ile sınırlı olmayabiliyordu.


:FAC:
Hemcinslerin bir günü üretim ya da çalışmayla, dinlenmeyle, uykuyla ve günlük özel yaşantıları içinde oluşan etkinlikleri dahil 24 saat ile sınırlıydı. Ancak üretimini yaptıkları dokuma kundura gibi kimi ürünlerin kullanım ve tüketim süresi 24 saat ile sınırlı olmayabiliyordu.

İşte kullanım ve tüketim süresi 24 saatle sınırlanamayan ürünlerde de hali ile bir birikm olan emek içinde bulunan kolektif emeğin de uzun süreli birikim ve kullanım etkisi de vardır. Bilgi birikimi olan bilişim, otomobil, kumaş, eğitim gibi uzun süreli birikim, kullanım, tüketimlerin potansiyeli de geri etkime yapar.

Bu tür geri etkime yapmanın girişmesi, iyi değerlendirilmez ise süreci başka bir alan kulvarlı anlayışlar içine getireceğinden kolektiflik bozulur.

Kolektif oluş süreci "işten artmaz dişten artar"; "biri har vurup harman savurmuş diğeri de tutumlu davranmış" diyen bir veciz sözü de tanımaz!

Bura da yaşamı idame ettirip, yaşamı idame ediş üzerindeki hayli konfor içinde ve rahat, eğlenceli kılmanın dışında özel bir tükettirme, israf, kâr, ticaret kazanç gibi kaynak tüketimi, kaynak ve çevre savurganlığı olmayacaktır.

Yani üretim, tüketim, çevre ve kaynak harcanmasında gerekli zorunlu, yaşamsal durumla konforlu oluş dışında bana necilik ile üretim ve tüketime yönelim yoktur. Kâr tamahı, kazanma hırsı, ezip geçme duygusu sizi gereksiz tüketime ve emek sömürüsüne zorlamayacaktır.

İnsanlar her gün yeniden ve yeniden kullanım ve tüketmesini yapmadan ezme, ezilme süreci ortaya koymadan; salt ne işe yarayacağı belli olmaz bir biriktirmeyi üretmez. Tıpkı doyacağından fazlasını yiyemeyeceği gibi.

Böyle bir başlangıç anlayışını ve böyle bir köleci psikolojik, kâr idealizmi geri etkimeli başlangıç içine almak da yoktu. Bunun istisnası yokluk, kıtlık dönemleri için yapılacak üretim birikmesi olan depo enerji kolektif birikim olmakla; birikim kişisi birikimle kişisi sahiplik olmamakla kişisi tahakküme döndürülemez.

Örneğin insanlar biriktirmek için artık karasaban üretmiyordular. Çünkü üretim yapma koşulu içinde olanlardan birisi de keyfi biriktirmek değildi.

Barınmanın, savunmanın, beslenmenin vs. kişiler nezdindeki karşılanma yapılma süreci içinde doğanın kişilere gösterdiği bu dirence karşı kişiler birleşmişti. Bu birleşme güç birliğiydi. İş birliğiydi. Ve yardımlaşmanın organizesiydi. Doğanın zorlukları karşısında, doğanın direnci; kişilerdeki sağlama yapma yönelimli ortak özellikleri bir araya getiren seçme ayıklaması ile kişileri senkron içinde tutmuştu.

Aynı etkiye karşı aynı tepki ile örneğin ortak tehditten kaçma eğilimli tutum; kaçanlarla birlikte, kaçanları aynı seçilim sel etkiyle yan yana getirdi. Kişiler nezdinde aynı tehdit, kişileri aynı yöne kaçmaya yöneltme yapmasıyla kişiler farkında olmasalar da senkronize olmuştu.

Bunun keslerle olan tekrar yaşantı kılınma deneyinin, keslerce olan beyin kopya imajları da vardı. Böylece kişiler doğadaki tekrar eden kendisini yineleyen etki zorluğa karşı; yine kişiler de kendisini tekrar edip kendi tekrarlarını kopyalayan yansımalarıyla bu senkron rezonansları içinde kişi tekrarların öznel imajlarını oluştu.

Beyin tekrar eden imajlar arası ilişkileri yoğunlaşmakla bu yoğun ilişkileri kopyaladı. Böylece tekrar eden, kendisini yineleyen etkilere karşı imajlar arası ilişkilerden oluşan imgesel yollar; beyin kopyalarıyla beynin tekrar tekrar tepki karşılıklarına dönüşmekle kişilerin empati sel duygu ile kişinin dıştaki davranışça eylemlerini senkron eden kişiler arası ortak aklı oluştu.

Kişiler ortak duyuşlu, kişiler de ortak imajlı öznel belirmeler; dıştaki kişileri seçen, kişileri aynı tınışımla senkron içinde yan yana getiren etki ve tepki süre durumları kişilerdeki özne bilinciyle kişileri ve kişilerin karşı direncini güç ve iş birliğini ortaya koydu. Ortaya konan güç birliği ya da iş birliği de yeni bir yansıma, yeni bir öznel oluş içinde duygu ve akıldı.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.