..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Tarihten öğreniyoruz ki tarihten hiçbir şey öğrenmiyoruz. -Hegel
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




17 Eylül 2019
Nasıl Yaşar Nasıl Ölürüz 16  
Bayram Kaya
Hücrenin yalıtım içerikleri kadar girişmesinin toplamı kadar etki sel duyum alışması, hücrenin kendi bilinci olmasıydı. Yine en az bu iç duyum kadar hücreyle az çok girişen çevrenin de hücrede yaptığı dış alışmalar da hücre bilinci, olmuştu. İşlevler, fiziki işlevi kadarla kendisinin bilinciydi.


:FAF:
Bu tür ozmos süreçlerin geçişken ligi sağlayan düzenlemesi içine; porfirin, mitokondri, ribozom, lizozom, DNA, RNA gibi işlev durumlar için sağlanacak olan enerji verici besinlerin seleksiyonları da işin içine katılacaktı. Her olgu ve olayda düzenli süreçlerde aksama kaçınılmazdır.

Hücre içi organ eller olmazdan önce yutulan bir porfirin gerek enzim azlığından gerek o miktar enzimden sırf o porfirin etkilenmemekle veya o an porfirin sindirir bir enzim uyarılması olmama gibi tesadüf (aksama) nedenle, porfirin sindirimden kurtulacaktır.

Henüz canlılık ya da canlanma olmayan birçok başarılı ya da başarısız organik oluşumlarla beslenilen ortamda yutulan porfirin hücre şartlarında hücrenin bir parçası gibi davranacaktır.

Porfirinin hücre içinde kapsanması olgusu, ihtiyacı olan besini hücre içinde sentezlemeye devam etmekle o hücre olgusu ile simbiyoz ilişki içine girecekti. Ya da hücreden küçük olan porfirin, zaten hücrenin çevresi olmakla hücreyi oluşacak zar durumla yan yana temas halinde baskı ve basınçtı.

Milyarlarca zarı oluşan olgunun en az bir tanesinin porfirin içeren mekânla zar yalıtım odası içinde olması muhtemeldi. O ortamda zarın seçiciliği dahilinde bile hücre içinde en az bir tane istenmeyenin olması yine başka bir olasılıktı.

Veya daha sonraki besin kıtlığı içinde ayakta kalan porfirin er yapının hücre tarafında yutulması ile yine bir hücredeki olası aksamalardan ötürü porfirinin ayakta kalmış olacaktı.

Yine milyarlarca insandan kimisinin kansere, AİDS'e mukavim olmaları gibi milyonlarca hücre deneyimi içinde bir hücredeki beş ondan yutulmuş porfirinden yine en az biriyle o hücrenin porfirindeki besin yapan aktiviteyi; yüzen cismi herkesin görüp te sadece Arşimet'in yüzme kanununu fark etmesi gibi fark etme seçilimi, çeşitli olasılıklardan sadece bir kaçıydı.

Hücre su damlacığı içinde su damlacığı ile birlikte karışım olan konsantre zar oda içindeki yine bu konsantre ile birlikte porfirin, vs. de hapis kalacaktı.

Veya ortam içindeki bir işlev durum, ortamın baskı ve basıncında kaçınan savunma nedenle kendi tepkisini zar yapılı oluşumun korumacı alanına doğru bir çekilim yapması ve küre biçime yanaşma, ona sığınma eğilimi ortaya koyması, yine kaçınılmaz bir durumdu.

İşlev durumlar çevrenin baskı ve basıncından zar yapılı küre yüzeylerin boşluk (niş) alanlarını doldurmakla bir bağıntı ve girişme içinde olacaklardı.

Diğer taraftan yalıtımlı küre yüzeyler kendi faaliyet tepkilerini ortaya koyucu enerjiyi sağlamada ve kendi sürekliliğine olacak katılımları seçip ayıklayacaktı.

Açıkçası her bir "işlev durum" zar çevrimli küre yüzeye bir ortam baskısı ve basıncı olmanın temasça bir algı uyaran girdi çıktısı da olması nedenle zaten seçicilikti. Bunlar, hücre alan içine çekim ve itme seleksiyonun birer etkisiydiler.

Seçicilik aynı zamanda ve diğer bir yansıma bağıntısıyla öğrenmeydi. Hücre enerji sağlamasıyla tepki artırmayı ortaya koyan porfirini; baş ağrınızı kesen söğüt özlü uyuşturucuyu fark etmeniz gibi bir tutumla porfirini sindirmesine konu olmaktan ayırt edecekti.

Hücre ilkti süreçlerle kendi sindirim döngüsü içinde net 2 ATP kazandığı bu süreç ortama nazaran, mitokondri gibi bir işlevle net 38 ATP kazanması hücrenin çevresinde hücreye baskı basınç durum olmakla seçme ayıklamaya girişme olacaktı. Bunlar ilksel hücrenin sürekli oluşunu veren desteklerdi.

Hücre, işlev durumların birçok pasifliğine nazaran yalıtımlı alan seçiciliği ile bu kabil duyarlılığı içinde tutmakla yeni bir sınırlanma kriteri ile sınırlanmış ve içerikçe artmıştı.

Hücrenin yalıtım içerikleri kadar girişmesinin toplamı kadar etki sel duyum alışması, hücrenin kendi bilinci olmasıydı. Yine en az bu iç duyum kadar hücreyle az çok girişen çevrenin de hücrede yaptığı dış alışmalar da hücre bilinci, olmuştu. İşlevler, fiziki işlevi kadarla kendisinin bilinciydi.

Hücrenin kendi yalıtım bilinci fiziki süreçlere, ortam içine fiziki tepki ortaya koyması kadar yine hücre moleküler sentezlerle de kendisini moleküler düzlemde tekrar eden bir belirmelerle vardı.

Artık moleküler düzlem içinde de kendisini yineleyen çevre süreçleri, seken bir topun geri yansıma vermesi gibi kaba bir tepki değildi. Bunlar bir aşamaydı. Aşama da salt fiziksel tepki gibi olamazdı.

Kararları verilen, öğrenilen seleksiyonlu süreçler kendilik fizik süreçlerle birleşiyor kimyanın dili oluyordu. Artık süreç plastik tepkiydi ve plastik tepkiyi ortaya koymalardı.

Hücremsi yalıtımlı küre, zar işlevli fiziğin kendisi kadar, kendi içinde hapis olan ortamın ve dış dünyadan ayrıldığı ortamdan seçme ayıklamalar ve giriştirmeler yapmanın da bilinciydi.

Zar yapı fiziki durumlu ozmos işlev oluşa karşı, yalıtımlı sıvı ortam içi bileşikler bağıntılı işlevli durumun da haberdarı ve bilinciydi. Seçme ayıklama; bir öğrenme, şimdiki söylemle bir akıl ortaya koymanın yollarından biriydi.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.