Yedi iklim dört köşeyi dolandım / Meğer dünya her tarafta bir imiş. -Dadaloğlu |
|
||||||||||
|
Aslında beslenme süreci kişisi üç tane birim süreç toplamıdır. Kişimiz ancak üçüncü duruma gelinmesi ile üçüncü aşamanın belirmesi içinde beslenecektir. Beslenme alanına gitmesi de bir başka bir birimlik süreçtir. Kişimiz ilkin besin sahasına gidecek. Sonra besin maddesi bulacaktır. Sonra da üçüncü birim bir durum içinde beslenmesini yapacaktır. İlk durumla besin bulmak için bir birimlik kişisi süreci içinde olan kişimiz, av bulma ve beslenme gibi diğer bir birer birim olan iki süreci peş peşe gelecektir. Aslında bir tek beslenme süreci üç parça birim aşamadan da ibaret değildir. Beslenme süreci olacak bu üç aşamaların her bir birim süre gerçekleşmesi esnasında kişinin kendi dışındaki başka birçok birim süreçler, bu kişimizin beslenme süreci içine karışırlar. Beslenme süreci içindeki kişimizin peşindeki bir aslan ya da başka bir yamyam grup kişimize tehdit olarak beslenme süreci içinde birdenbire belirecektir. Kişimiz henüz beslenme süreci içinde iken geride bıraktığı korunmasız olan yavrusu her aşama içinde bir kaygı tehdididir. Kişimizin beslenme süreci böylece en az beş birim süreçle gerçekleşecektir. Kişimiz üst üste zamanla beş parça olan beslenme süreci boyunca bu beş durumun beşine de aynı anda karşılık bir durum içinde olmak zorundadır. Ama kişimiz bir birimlik süre içinde ancak bir türlü olmakla, beş parçalı işe aynı anda beş parça durumla karşılık olamaz. Yani ava giderken yavrusunu koruyamaz. Ava gitmekte iken aslanla karşılaşan kişimiz ava gidemez vs. Süreç tek tek geçen zamandır. Sarmal değildir. Buradan da anlaşıldığı gibi kişi kendisinin bir birimlik zamanını bu örnekteki gibi beş ve daha çok parçalı durumlar içinde olmakla yapamıyordu. İşte kişi; kişinin kendi yaşadığı bu tür durumun durum sal diyalektiğini veren deneyimleri içinde tekil kişimiz olgunlaşacaktı. Örneğin kişimiz bu tür yaşadığı karşılaşmaların bir deneysel sureci içinde başka bir hemcinsinden kaçmakla kendi kucağına düşen av deneyimini yaşayacaktı. Bu tür deneyimleri yaşayan kişimiz bu süreçlerden pusuya yatmayı, pusuya yatan üzerine doğru ürkütülen avlarla av yapmanın deneyim çıkarımlarını yapacaktı. Kişi kendi aklını işletecekti. Bu tür deneyler sonunda kişimiz kendi eylemleriyle kişilerin eylemlerini birleştirecekti. Kişiler aklı dediğimiz bileşimle kolektif aklı ortaya koyacaktı. Böylece avlanan kişilerin deneysel gözlem ve çıkarımları diğer kişilerle yardımlaşmayı pratiğe dökecekti. Birçok dayanışmayı sahneye koyacaktı. Yaşamdan kaynaklı imajlardan kılgısal bir iş birliği organizesi içinde olacaktı. Kişiler; kişi-kişi girişmeli kolektif bir sosyal tutum içinde giderek kendi korunmasını, kendi güvenliğini ve kendi barınmasını kolektif tutumla sağlayacaktı. Kişi güvenliğini sağlayanla, korunmasını sağlayanla geride kalanların bakımını yapanlarla yaptığı avdan paylaşmayı öğrenecekti. Kişi ve kişiler bu kabilden yapacağı birikimleriyle kendi kişisi zamanı içinde en az beş parçalı durumla beş kişiyle yan yana, iç içe aynı anda senkron olucu tutumlar içinde olmalarını, aynı birim süre içinde ortaya koyuyordu. Ava çıkılan birim süre içinde aynı anda ava çıkan korunuyor. Güvenliği sağlanıyor. Geride kalanına bakılıyordu. Av bittiğinde bu işler de kendi dışında etkilerle yapılmış bitmiş oluyordu. Ortaya konan bu olanak ve kolektif durumun kuantum düzlemdeki adı üst üste süper zaman ya da süper pozisyonlu zamandı. Kuantum düzlemin makro dünyadaki (alemdeki) beliren hali buydu. Süper durumların yeni biçimi organik süreçler düzleminde ancak kolektif birim zamanlı süreçle beliriyordu. Ve kuantum durum kolektif birimli mantık ve kolektif birimli bilinçle toplum içinde kendi kuantum analojisini böyle tekrar ediyordu. Örneğin E=mc2 bilgisini Einstein söylemiş te olsa bu sözü söyleyen sürecin hem geçmişi hem şimdisi kolektif bilinçtir. Uçağın, boğaz köprüsünün yapımı ve tekniği; araba yapımı ve tekniği kalp ameliyatı vs. gibi olgular yüzlerce alanın yüzlerce sektörün kolektif bilinçli kolektif eylemli kolektif mirasıdırlar. Yani toplum içinde tüm olup bitenlerimiz adeta kuantum birim zamanlı, kolektif birimli süreçlerdir. Kuantum düzlemli acayip süreçlerin var oluş belirmesinin makro düzlemde beliren analojisi nedeni ile olan süreç içinde hemcinslerimiz KOLEKTİF oldular. Kolektif süreç bir birimlik zamanı birçok türlü kılmakla bunu E=mc2 olmakla söylüyordu. Kolektiflik- paydaş ortaklık kişisi bir birim zamanı onlarca parçalı birim zaman entegresi yapmıştı. İlk kolektif oluş, sosyal yapılı kolektif tutumdu. Sosyal yapılı kolektif tutum bir birimlik kişisi zamanı en az dört parçalı salise olmakla bir anda olup biten saliselere bölmüştü. En küçük salise bildiğiniz gibi Planck zamanıdır ki 10 üssü -43 saniyedir. Saniyenin sağında kırk üç parçaya bölünmesi ile elde edilen zamandır. Aklı donduran akıl almaz denli bize göre kısa zamandır. Kolektifi sosyal oluş birçok kişi ile kişisi birim zamanın her bir eş anı içinde kişisi eylemi destekleyen bağ enerjisiyle; kişisi eylemi yan yana, iç içe, üst üste durumlarla birçok parçalı zaman yaptı. Pratik olarak ve kuramsal olarak on kişilik bir grup, bir birimlik bir kişisi zamanı adeta, on parçalı üst üste süper zaman yapıyordu. Burada süper zamana gidişin, süper zamana yaklaşmanın sinerjisi vardı.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |