Sanatçının işlevsel tanımı bilinci neşelendirmektir. -Max Eastman |
|
||||||||||
|
Bak! Ben orta okuldaydim… Iktidar partisi ve basindaki lider basa geldi. Gencligimin sonlarina geldim. Yine kendi ve partisi iktidar. Bu sure zarfinda sasirabilecegimiz, korkabilecegimiz ve de inanamayacagimiz hemen hemen her sey yapildi. Gerek adalet, gerek ozgurluk, gerekse hukuk adi altinda yapilmayan kalmadi. Bu durumlara verilen tepkiler ise seneler gectikce azaldi. Hatta yok oldu. Bizim Turk milleti ki aniden parlar, kafasina eseni soyler, bordo klavyeli hesabi atarini yapar sonra sakinlesirdi. Bak simdi insanimiza… Sessiz sessiz, sabahin korunde metrosuna binip isine gidiyor, aksamustu oldu mu yuruyen merdivenlerin saginda durarak efendi efendi tekrar metrosuna dogru iniyor, usulca evine gidiyor. Sosyal medyada espriler, sakalar, videolar goruyor. Guluyor, egleniyor, kafayi dagitiyor. Televizyonu acsa issiz adada ziplayanlar, kosanlar ve dedikocular var. Yahu doviz almis basini gitmis, saglam firmalar iflas bayragi cekmis, yarin obur gun sirketler kuculmeye gidecek. Iki bira bile icemiyor. Demiyor ki biz nereye gidiyoruz be arkadas? Cunku insanimiz yildi. Ne dese, ne etse hicbir sey olmayacak. Buna inaniyor. Haksiz mi? Hak vermemek imkansiz. Siyasi gorusumden oturu isterdim ki, adinda cumhuriyet olan parti iktidar olabilsin… Dinmis, kokenmis, amcaogluymus gibi degerler bir kenara birakilsin, liyakat yerine gelsin. Farkli gorusteki insanlar birbirlerini elestirebilsin. Devlet icin verilecek kararlar belirli suzgeclerden gectikten sonra finale baglanabilsin. Oyle ya cesitliligin oldugu yerde farkli bakis acilari, farkli bakis acilarinin oldugu yerlerde ise yenilik olur. Iyi bir lider de bu yenilikleri degerlendirir, vatanina ve milletine asilar. Gercek liderlik ve adil yonetim de bu kadar basittir. Iyi bir ekip kurarsin, kendini ve ekibini sorgular, nihai kararlari birlikte verirsin. Fakat bakiyoruz ki cumhurbaskanligi seciminde partisinden daha fazla oy almis bir adami, partisi baskani olarak secmiyor. Bu mantikli midir? Bunun aciklamasi ne olabilir? Dusunun ki bir forvete ilk kez forma sansi veriyorsunuz. O forvet takimini canlandiriyor, taraftarlari costuruyor, eski forvetten daha fazla gol atiyor. Mac bitiyor, takim yine yeniliyor. Bunun uzerine yeni forveti ilk onbire almak hatta kaptan yapmak yerine diyorsun ki yok ya biz yine bizim eskisiyle devam edecegiz. Bu dusunce yapisi akillara zarardir. Tipki partililerin istifa etmesi, secmenlerin sogumasi gibi bu takimin icinde de kopmalar ve taraftarin kusmesi olacaktir. Bu degismemeye direncin sebebi ya genel baskan orada zorla oturtuluyor ya da partililer simdi Allah muhafaza lider degistirirsek iktidar oluruz. Hic yonetime karismayalim biz boyle rahatiz, ay sonu maasimizi alalim, yolumuza bakalim dusuncesinde olabilir. (Zorla koltukta oturtuluyorsa rica ediyorum soylesin, hep beraber iktidar partisine oy verelim ki iktidar partisi her yerde tek basina yonetimi alsin hic 50+1 falan hesaplariyla ugrasmasin. Genel baskan da, partililer de emekliligin tadini cikarsin.) Saka bir yana sahsim olarak cumhuriyetci oldugunu soyleyen partinin genel baskaninin yakin zamanda istifa edecegini zannetmiyorum. Istifa etse bile o cumhurbaskanligi secimindeki ates sonmeye basladi. Her dakika, her gun hatta her ay gectiginde Ince’den potansiyel lidere, partisine ve olasi kabinesine guven azaliyor. Isterdim ki herkes kendi partisinin adami olsun. Muhafazakar misin? Muhafazakar ol, yasa ve yasat. Cumhuriyetci misin? Hak, hukuk ve adalet icin savas. Milliyetci misin? Vatansever ol, davran ve boyun egme. Ne yazik ki goruyorum ki herkes bencilligin ve kimden ne koparirimin derdinde. Zamaninda chivas regal sisesi bitiren adam, bugun almis camiyi arkasina, hayirli cumalar diliyor, teskilat baskanligina yarisiyor. Yanlislara bas kaldiran buyuk bir adamin partisindeki zat, koltugunu korumaya almis, onumuzdeki secimlere bakacagiz, “moralinizi asla bozmayin” diyor. Belki de hata bizde. Hangi partinin adami olursan ol, gorunen o ki degisen bir sey olmayacak. Gitsin ak, gelsin kirmizi… Yine ayni hatalar, ayni kayirmalar, ayni cozumsuzlukler olacak gibime geliyor. O yuzden gunumuzdeki liderlerden ve partilerinden nefret duymamak gerek. Dusunce yapisi degismedigi surece, sirf degisim icin degisimden de hayir gelmez. Bu yuzden Yilmaz Ozdil’in de ara ara yazilarinda dedigi gibi CHP kurtarilmadan Turkiye kurtarilamaz. Buradaki CHP sadece bir parti degil iste… Benlik, dusunce ve davranis. Bu durum gunumuzde imkansiz gibi. Belki bu aciz vucudum goremeyecek ama her seye ragmen unutmamali ki kotu gunler elbet bir sekilde gecer. Hatirlayalim! Osmanli Imparatorlugu yangin yerine donmusken IV Murat gelmis, halk, ordu ve ekonomi tekrar canlanmistir. Daha beter gunler geldiginde Mustafa Kemal gelmis, yaptiklari Dunya’ya parmak isirtmistir. Birileri yine gelecek ama gelmesi gereken zamanindan cok gec gelecek. O koltuklarda oturup hicbir sey yapmayanlari ise tarih asla hatirlamayacak.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Alp Şahin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |