..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünya hiçbir padişaha kalmadı, sana da kalmayacaktır. -Nizamî
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




7 Aralık 2016
Alan Etkisi ve Totemi Oluş 1a  
Bayram Kaya
Nasıl vücudumuz gerektiği kadar en az dış dünya ilişkisini vücudumuz içine alıp yalıtmışsa; totemi sosyal alan da gerektiği kadar en az dış dünya alan etkili koşulları totemi alan içinde yalıtmıştır. Böylece totemi alan hem kaostan kaçınmıştır. Hem de bu yalıtılmış özel bağıntılı totem alanlı iç süreci, düzenli çevrimler haline getirmiştir. Totemi alan da tıpkı doğada olup bitenden bir parça yan taşır olmakla; doğa gibi davranmak zorundadır. Bu nedenle “totem alan” da, “doğal alan” içerisinde kopardığı “parça alandan” ötürü totem alan da, “bir alan” etkisine sahiptir.


:IGF:
Totemi mana ilişkisi denmekle anlatılan süredurum; salt doğurma ve doğuranların, doğurduğu üzerinde bakım, gözetim ilişkisi demek değildir. Kuşkusuz ki yapının içi doğuranlardan, doğurtanlardan ve doğanlardan da oluşuyordu.

Ama totemi yapılar, sürü içindeki doğum yapmanın doğuran üzerine, genelde ana olucu tutumunu ilk kez bağıntı bir sorumlulukla kişi üzerinde aldı grup üzerinde ortaya koydu.

İşte kesikli sürekli olan özel bağıntılı ortam içinde çocuk velayeti bakımı, gözetimi gibi dıştan işlev durumlu süreçleri de totem alan grup oluşla düzenler.

Totem alan, totem gruplar üzerinde de; dıştan işlev bu durumu (neslin devamını) grup bilinci etti. Bu bilinç; totemi yapı içinde yalıtma yapmanın çevrimiyle de bu tür grup bilinci tarih sahnesine çıktı.

Yani kişi ya da ana bilinci gibi olan tekil durumlar totem alanlı ortam içinde totem grup üzerine sorumluluk ve bilinç etme durumu totemi oluştaki ana etkenlerden birisidir.

Sosyal yapı ya da totemi oluşlar, bir vücut bağıntısı gibi dışta; kişi ve kişiler arası bağıntı olmakla temel işlev durumdurlar. Nasıl beyin vücudun akıl denen bağıntı durumların toplacı olmakla vücut süreçlerini bir merkezde istemli ve istem dışı olmakla yönetirse; totem alanlı totem grup bilinci de istemli ve istemsiz oluşla totem alanlı süreç işlevini gerektiğinde tartışan bir sorumlulukla bir çeşit aynı biçimle yerine getirmedir.

Totem gruplar da, doğan yavrulara karşı yapılacak olan bakım, koruma, gözetme, yedirip içirme ve eğitim gibi kişi üzerindeki işleri sosyal bilinç kendi totem grubu üzerine almıştı. Artık bakıp, gözetme de olan analık işi, totemi gruptaydı.

Totemi oluş; bakıp, gözeten ana olması üzerinde, totem manalı vurgusu çok önde olan bir gruptu analık işlevdi. Üstelik anaların (doğuranların) bakım, gözetimi de salt doğuranda olmayıp totem manalı grup üzerindeydi.

Ananın doğurması, manaydı ve kutsaldı. Ananın kendi doğurduğu dışında, doğurduğuna bakım ve gözetim yapar olması kendi doğurmadıklarına da bakım ve gözetim kılınmasıyla bu süreç bir doğuran için vesile nedendi. Çünkü doğanlara yapılacak bakım, gözetim, eğitim kolektif olan sorumluluktu.

Totem alan içinde nesle bakım, nesil üzerinde gözetim gibi eylemseliler kişi sorumluluğunda olma özelliği artık kişi için çok çok geride kalmıştı. Bu durum, ancak kişi zorda kalırsa tekil durum oluşla ortaya çıkar. Ve kişiler üzerinde dışta bir işlev durumu oluşur.

Neslin devamı gibi vücuda dek bünye içi bir içsel süreç, dışta kişi ya da kişiler üzerinde bakım gözetim gibi sosyal işlev olma, bilincini; nasıl ortaya koyar?

İç korunumla olan yasa içte doğumu sağlayacak süreçleri siz isteseniz de istemeseniz de içte bu durumu kotarır. İçte kotarılan bu zekâ içgüdü oluşla dışta kişi davranışlarına yansır. Biliyorsunuz ki zekâ doğanın kendisinde var. Yeterince en az dış dünyayı içte hapis etmekle siz de bu zekâdan minimal bir kısmı içinizde tutuyorsunuz.

Bu minimal kısmın karmaşan özel bağıntılarını yalıtılan bir ortamda çevrim etme nedeniyle siz doğaya uygun davranan bir zekâ örneği olmaktasınız.

Dıştaki analık duygusu sizdeki iç zekâ oluşla ve çevrenizdeki dış oluşun duyuşuyla yeni bir süreç durum ortaya koyar. Kişiler doğa karşısında çok kez yalnız davranışları içindedir. İç zekâ, siz daha doğmadan önce ve sizden önce; dışarıyı bilmenin de bilincidir.

Sağlama yapma; içte yalıtılan özü koruma ve sürdürme gibi nedenlerle kişi doğa karşısında güçlü ve daha büyük olmak zorundadır. Bu doğal zorluğun baskı ve basıncını kişiler zaten hissederler.

Büyük olmak bir zorluğa karşı direnci artırır. Tabii ki buna bağlı oluşla enerji masrafını da artırır. Büyük olma işi (kişilerin bir arada senkronize davranış ortaya koymaları)işi ya da kişilerin doğada sağlamalar yapar olduğu süreçler boyunca, doğanın zorluğu karşısında kişilerin bir arada dayanışması bu zorluğa karşı gösterilen toplam kolaylıktır. Zorluk bölüşülür.

İşte doğa karşısında toplam kolaylığı ortaya koyan yalıtıma süreçler kişinin dıştan ikinci bir bilinci ve zekâsı olmaktadır. Bu bilinç ve zekâ kişi ve kişiler kaynaklı sosyal zekâ ya da sosyal bilinçtir. Kişi en temel sosyal yapı taşı olmakla bir sosyal duyuş, bir sosyal bilinçtir.


Kişi veya kişilerin sosyal oluşu; kişi ve kişilerin doğa karşısında; doğanın baskı ve basıncından kaçınma stratejileri içinde olmalarından kaynaklanır. Yardımlaşan grup alan etkisi, böyleydi.


Sürü yardımlaşan etkinin ortaya koyduğu yaralı sonuçları homojen şekilde tüm sürüye dağıtamaz. Çünkü sürü iletime yapamayacak denli büyük olmakla homojen paylaşımlı bu sürecin ortaya konmasına engeldir.

Oysa totemi alan büyük olucu yardımlaşan dayanışan sürecin kazanımlarını homojen şekilde dağıtıp kazanımların her gün yeniden ve yeniden çevrimlerini yapabilen bir etkileşme ve iletime ortamlı alandır.

Bunu en az 25-30 kişilik nüfus oranı ile çevre kaynaklarına bağlı durumla yine 100 kişilik nüfus oranı içinde süreci yalıtıma kılmakla başarır. Doğanın baskı ve basıncı olan ALAN ETKİSİ; özel bağıntılı sosyal süreçli parça süreçler oluşuyla; küçük bir grup alanı içinde yalıtılıp düzenli çevrim kılınması totemi oluştu.

Nasıl vücudumuz gerektiği kadar en az dış dünya ilişkisini vücudumuz içine alıp yalıtmışsa; totemi sosyal alan da gerektiği kadar en az dış dünya alan etkili koşulları totemi alan içinde yalıtmıştır.

Böylece totemi alan hem kaostan kaçınmıştır. Hem de bu yalıtılmış özel bağıntılı totem alanlı iç süreci, düzenli çevrimler haline getirmiştir. Totemi alan da tıpkı doğada olup bitenden bir parça yan taşır olmakla; doğa gibi davranmak zorundadır. Bu nedenle “totem alan” da, “doğal alan” içerisinde kopardığı “parça alandan” ötürü totem alan da, “bir alan” etkisine sahiptir.


İşte totem alan sürünün ortaya koyduğu büyük olucu kazanımları küçük bir yalıtıma alan içinde her gün yeniden ve yeniden çevrim eden sosyal bilinç ve sosyal zekâdır. Totemi sosyal zekâ ya da totemi sosyal bilinç; sosyal sürü zekâsından ve sosyal sürü bilincinden bu yönüyle ayrılır.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.