..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Güzel birşeyin fazlası harika olabilir -Mae West
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




16 Ekim 2016
İnşacı Olan Ben (Ruh - Bilinç - Öznellik) 1  
Bayram Kaya
Yalın bencilik kendine göre olanı bilendir. Kendisine dıştan sağlama yapmak için her şeyi emreder. Şimdiki anlayışımıza göre salt sağlama yapmak için bencillik eylemlerinize kötülükleri de emreder. Bencillik tutumu; som ben ile dış dünya arasında olan “ en az dış dünyanın içeri alınma” bağıntısının anlayışıdır


:AJIF:
Yalın bencilik kendine göre olanı bilendir. Kendisine dıştan sağlama yapmak için her şeyi emreder. Şimdiki anlayışımıza göre salt sağlama yapmak için bencillik eylemlerinize kötülükleri de emreder. Bencillik tutumu; som ben ile dış dünya arasında olan “ en az dış dünyanın içeri alınma” bağıntısının anlayışıdır.

Yalın ben dediğimiz bu ben, bu aşamasıyla dünyayı groteski anlayandır. Öznellik olan ben ise, yalın benin bir sonrası olan, üst aşamasıdır. Kişi-kişiler ilişkisinden biçimlenir. Öznel bencillik, Dünya ile yalın ben arasına, kişi-kişi bağıntılı zaman mekân devinmeli boşluk hollerini almıştır. Bu durum bizim öznellik bilincimizdir. Kotarıcısı biz değiliz.

Böylece yalın ve korunan ben dediğimiz yalın bencillik kendi içinde kapalı olmakla başlangıç koşulu olan bendir. Dıştan ithale açık, dışın müdahalesine kapalıdır.

Yalın bencilik, dışta kişi kişiler bağıntısıyla yani dışta ikinci bir öznel ben boyutuyla yalın bencillik olan zamanı genişletilmiştir. Genişleyen zaman yalın bencilliğin sağlamasına göre yavaşlamış ve aksamıştır. Yalın bencilik, öznellik olan ikinci benciliği dışta çevril; etmiştir (sosyalleşmiştir). İkinci bencilik olan öznel ben, kişiler üzerindeki çevrimleriyle sosyalleşmiştir. Sosyalleşmiş olan öznel benlik sosyal çevrim üzerinde yalın ben sağlamasına dönüşen bir bilmenin olay ve oluş biçimidir.

Dış öznelliğimiz, dışta ikinci bendir. Her ikisinin imi de; imaj kopyası da; beyinde hamuledirler. Yani öznel olan ikinci ben; kendisini bilen birinci bencillikle; kendisini sosyal bencillik üzerinde de bilmenin eşiğine gelmiştir. İkinci ben olan sosyal bilinçli öznel ben; kişi kişiler amaçlı sentez veya girişmesidirler.

Dıştan özneli olan ben, ilk başlarda birinci olan yalın nefisle bene kapalı olan; örtük olan bir bendir. Birinciye vakıflık olmayan ikinci ben; sosyal elci bir tutum inşası ile birlikte birinci bene bilmenin bilinç düzeyi ya da bilmenin yeni bir ikinci aşama boyutu olmuştur.

İlk fark ettiğiniz duyum, yalın bencilliğin belirtisidir. Ki bu aşama, ikinci aşama olan özne bencillikti bilincinizi, bilemez. Öznel bencillikti sosyal aşama yalın bencillikti aşamaya kapalı olmakla ilk duruma örtüktür. Som bencilliğe örtülü olan ikinci aşama ancak sosyal olanın bağıntısıyla ortaya konabilirdi.

Sosyal olanın temel bir yasası vardır. Sosyal anlayış içinde yeni olan, eskisini; tiksinerek, iğrenerek, ayıplayıp kınamakla dışlayıp; sosyal yapılı anlayışın eş deyişle sosyal bilinç olan öznel itenin dışına atar. Yalın bilinç olan yalın ben; ikinci aşama olan öznel bilincin içine girmesiyle; "bilmediğini de bilir".

Yani yalın durumuyla bencillik aşamasında olan ilk bilinç, öznel alan olan sosyal yaşamın içine geçince daha önce kendisine bilgi olmayan gizlilikleri ya da örtülü olanları acık açık görür ve bilir (bilmediğini bilir) olmuştur. Bu gelişme yaşamın temel ve bencilliğin ya da salt bilincin birinci korunum yasası olan; "en az dış dünyayı içe alma" ilkesini başka boyutuyla da geliştirmiştir.

Hayat, ruhsal bağlamıya eşik atlamış; sarmal ivmeyle basamak tırmanmıştır. Ya da yaşam izleğinin sarmal gelişme içinde geldiği bu tinsel (ruhsal-öznel) düzeye yeni bir sosyo-öznelli basamak denir. Hiç bir şey durup durduğu yerde kalmaz. Şeyler yeni bağıntılarıyla olaylaşır. Gelişir. Kesikli sürekli olurlar.

Nasıl yalpa yapmakla yürüyen bir kişinin yalpalaması şişedeki alkolün kişi içine alınmasıylaysa; sosyal tutum olan öznel ben de, yalın benle girişen kişiler arası bağıntının ortaya koyduğu davranış olmakla; artık tam anlamıyla yalın ben olmakla kalan ben değildir.

Sosyal alanlı öznel bilinç te durup durduğu yerde kalmayacaktı. Sosyal alan totem meslekleri eliyle üreten toplum sal alana dönüşmüştü. Üreten ilişki olan toplum sal alan; gündüzle sınırlı olan sağlama aktivitesinin içinde boş zaman dediğimiz artık zamanı ortaya koydu. Yine üreten ilişki "insanı" ve bile kültürel sentezle uygarlığı, "uygarlıklar sentezini" ortaya koydu. Yalın bilinçten hareketle öznel bilinç, buraya gelmişti.

Bu artık zaman, insan öznelliğinin gelişmesi bağlamında bulunmaz bir olanaktı. Artık insan yaptığını bol bol düşünecekti. Ve insan artık zaman içinde farklı eylemlerin sınanmasını ortaya koyabilecektir. Artık zaman insanın etkinlik içinde geçireceği bir eğlence ve ritüelime olan zamanı ortaya koymuştu. Bu artık zaman içinde deney sellik, sınama yanılma türü istidlal (akla uygun) çıkarımlarıyla soyutlama gibi zenginlikleri nedeniyle sosyal öznelliğimiz yeni bir "özne nesnel süreçli boyuttu".

Yalın bilinçli benci dönem, tekilliğin şartları içinde tikel oluşların salınımıyla; yalın bencillikti salınımlar kendi tekil sürecini sürü dönemi içine doğru kaydıran bir yelpazeyi içerir. Bu zamanlar az çok oluşla bencilliğe karşı kişideki özgeciliği ortaya çıkarırlar. Sosyal özne, hani nerdeyse tümden özgeciliktir.

Sosyal özneli bilinç, özgeciliğin güttüğü bilinç düzeyi olmakla özgecilikler yer yer bencilliğin önüne geçip; bencilliği bastırabilirler. Bu sosyal özneli aşamada özgecilik daha ulvi kılınmaktadır. Kişinin ölüm orucu tutması kişinin özgecil olma bilincinden ötürüdür. Yalın bencil bilinç özgeciliği bilmez.

Doğallıkladır ki özgeciliğin üzeri de tıraşlandığı zaman görülür ki sosyal özgeciliğin altında yatan şey yalın bencilliğin güttüğü girişmeli olan bağıntılardır. Özgeciliğin altında bencillik var dediğimizde sanmayın ki alt bencillik giderek özgeciliğe gelirdi. Sosyal alan olmasa alt bencilliğin özgeciliğe gelmesi olanaksızdır. Özgecilik te sonuçta sosyal yapı üzerinde yalın bencilliğe hizmet olmakla bir inşadır.

Bu yelpaze içinde tekil oluşun bencilliği, tikel oluş içinde olmadığı gibi tikel oluşun bencilliği de, sürü dönemin bencilliği gibi değildir. Ne var ki her üç durumda yalınca bencil oluş baskındır. Ve benci bilinç olmakla kişisini güdendir. Bu üç süreç içinde belli belirsiz bir totemi oluşun sosyal salınımları vardır. Ama bu salınımlar henüz bir özeği ve özeğin çevresini senkronlayım yapan çevrimlerin salınım yoğunlaşması değildirler.

Sosyal özneli bilinç düzeyi, daha çok totemi dönemli ve totemi mana inşalıdır. Tabii ki özne-nesneli süreçli, bencillikti toplumsal bilinç te; sosyal özneli bencil bilinçli sürece kapalı ya da örtüktürler.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.