Mutlu köle çoktur. -Darwin |
|
||||||||||
|
Köleci sistemde malın mülkün takdirce olmasındaki sahiplikle, mülkü koruma eylemi ayrı bir sorundu. Mülkü işletme sahipliği bağlamında da kölelerin boğaz tokluğu içinde oluşuyla çalıştırılması da ayrı bir sorundu. Emeklerin ortakça pay almaya katılmamaları nedenle, sistem içinde yapılan zulümler ayyuka çıkmıştı. Tümden sağır da olsanız, bu çığlığı görmeden; bu çığlığa dokunmadan; bu çığlığı hissetmeden geçmeniz olanaksızdı. İlerleyen dönemin hızla çığlayan haykırışları dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Ne var ki akıl almaz sorunlar karşısındaki bu çığlıkları gerektiği gibi hak edişi içinde anlamak, efendilerin pek işine gelmedi. Yine de, hiç değilse sorunun merhametçe duygu oluşuyla, ele alınması içinde ödün verilme işi olur bağıntı; mülkiyetçi ceberrutluğa hayli geri adım attırmak zorunda kalmıştı. Bu bile muazzam bir devinişle gerektiği gibi bir girişme ve gelişme olmaya uzun ve dolambaçlı bir yol olacaktı. Köleci sistemin ön ittifaklar zıtlığını anarak inşa oluştaki diyalektik karşıtlıkların bağ ilişkileri üzerinde geriye doğru gidin. Geriye dönülenlerle geriye doğru iz düşümünü uzattığınızda; ön ittifakın zahiri görüntüsünü elde edersiniz. Bu ussal izlek, ön ittifakın somut ipuçlarını usça elinizde bulmanıza olanak sağlayacaktır. Söz gelimi köleci sistemin ortak tanımazlık inşasının, ön ittifakın ortak tanırlık sütunu üzerine inşa olduğu gerçeğini ele verir. Köleci sistemin döne dolaşa vurgu yaptığı; “kutsal özel mülk sahipliği” ön ittifakın mutlaka komun hayatının karşılığıydı. Köleliğin olması için emeğin kullanım değeri üretmiş olması gerekir. Ha keza köleci dönemdeki âdemin yaratılma oluşla söylenen mana anlayışı; ön ittifaklarla temas eden, karşıt totem gruplar arası cinsel birleşme içinde doğan melez karakterli kırma tiplere “insan” denmenin karşılığıydı. İnsan tanımı; ayrı ayrı totem gruplarla karşılaşan ve birbirine karışan farklı kültürler karışımı içinde; yine birbiri ile karşılaşan grupların kendilerine özgü izole yaşam içindeki biyolojik özelliklerinin, karışık görüntüsünü taşımaktı. Ön ittifaklar ilahlarıyla, ayrı ayrı totem grup olmanın kültürlerini ve biyolojik karakterlerini bir arada insan oluşla süreçline etmenin sosyal mana anlaması oldu. Âdem tanımı da köleci sistemi ön ittifaka göre; efendi, köle oluşuyla; efendilerin mülk sahibi olma iktisabıyla tanınmasını; kölelerin mülksüz oluşlarını, tevekkülle kabul etmelerini; kötülüklerin, günahın cinayetin vs. kaynağını ve bunların hepsi bir arada oluşuyla süreçline edilmesini ön görü oluşla açıktan ve zımnen söyledi. Bununla kalmadı köleci olan yapı; öncel olana, ilkte yasa olan ön ittifaklara aykırıydı. Ön ittifaklar köleciliği bilmiyordu. Bu nedenle kölecilik ön ittifaklara aykırıydı. Âdem anlatımı giderek Âdem anlatımının zımnında olan yorumları ile kölecilik te sosyal mana anlaması olmuştu. Bunlar gibi geri izlekli oluşlara birçok örnekler var. Gerisi okurun öğrenme, araştırma ve konunun ilgilisi olmasındaki anlak kabiliyetine kalmıştır. Hiç kimse iki efendiye kulluk edemez. Ya birinden nefret edip öbürünü sever, ya da birine bağlanıp öbürünü hor görür. Siz, hem Tanrı’ya hem paraya (Mamon’a) kulluk edemezsiniz! Matta 6/24 Totem dönemin sonu, grupça mal sahipliği dönemi olmakla; grupça kazanımlar sahiplikleri içinde olan mal o grubun simgesi ve totem mesleğidirler. Mamon’un ilk hali boğa simgesi ise bu totem mesleği inek yetiştiricisi, boğa yetiştiricisi olan grupların köleci dönem içinde oluşlarıyla arkaikti olan yansımalarıdır. Bunun tercümesi grup sahipliği yerine, özel kişiler sahipliği olacaktır. Özel mal mülk sahipliğin meşruiyet kaynağı Mamon’dur. O halde inek veya boğa simgeli Mamon, ön ittifaklı totem mesleği oluşla köleci yapı içinde yansır olması köleci dönemdeki durumun da tercümesi olacaktı. Ön ittifakın sonuna doğru ön ittifaka aykırı olur öznel ve eylemsel girişmeli gruplaşma ve hizipleşmeler yeni durumlu köleci salınımlarını veriyordu. Kişilerin kafasında yeni olupbitti durumla beraber ön ittifaklı durumlar da dipdiri oluşu ile capcanlı oluşuyla yansıyordu. Bu yansımanın öznel nesnel sürtünmeleri büyük bir direnç üzerinde oluşan yeni enerji Mamon’du düzenleşim yasalarını oluşuyordu. Ön ittifak içindeki grupların totem mesleği ve totem mesleği patenti olan simgenin köleci dildeki tercümesi; Mamon’un kişiye mal olarak ineği, boğayı verme olupbittisi, Mamon’un kişileri mal mülk sahibi yapmasını simgeliyordu. Malcı, mülkçü ilişkilerin yerleştiği ileri aşamalı uygulamaları içinde Mamon’du takdir olağan durum olmuştu. Köleci başlangıçta insan hafızasında dipdiri capcanlı olan karşılaştırma şimdi hafızalarda birer anlatımlar belirmesiydi. Olağanlaşmaya başlayan zenginlik fakirlik algısı, hafızadaki ön ittifaklı sürece dek anlatımları; köleci sistemin propagandası olan “bu olanlar zaten ezelden beridir bu böyledir” anlamasıyla, hayale dönüşüyordu. Gruplar arası totem meslekli patent olmayı anlatan ön ittifaklı boğa temsilcili simge algısından doğan fikirle, köleci mana yer değişir. Artık boğa simgesi salt mülk vermeyi değil, mülk vermenin üzerine oturduğu ön yargı olan soyutluğuyla Mamon da soyut bir ilahi mana gücü olmayla baş başa kalır. Totem; grup aitliği ve totem meslek sahipliğinin bilincidir. İlah, ön ittifak aitliği içinde komün yaşamlı gruplar arası meslekleri paylaşma ortaklığının simgesidir. Bu nedenle bir ön ittifaklı ilah; ön ittifakın içindeki totem mesleği sayısı kadar ilahi işleri üslenmekle totem mesleği sayısı kadar olan ilahlarla temsilcisidirler. Bu nedenle bir ön ittifakın Baal ilahı (bel ilahı); hem tarımcı, hem hayvancı, hem demir işlemecisi, hem de dokumacı vs. olabiliyordu. Çünkü Baal ön ittifakın baş sözcüsü olmakla ön ittifaka ait her bir grup temsilciliği olan patentini üzerinde toplamış bir hükmi siyasetle yansıyan şahsiyettir. Köleci dönemde Baal, efendi olmakla kendi sahipliğinde olan her şeyi; keyfine göre dağıtan güç yetmez bir güç olacaktı. Köleci dönemin keyfi mülk takdiri içindeki totem ve ilah anlatımlı mana, artık ön ittifaklardaki gibi ortak paydaları birleştirişle sağlatan, onları ortaklaştırmakla; paydaştır kılan birisi değildiler. Bu nedenle köleci dönemin keyfi mülk dağıtması içindeki totem ve ilahın anlamı bilinmez oluşla içi boşalmıştır. Peki, totem, ilah olmazıyla boşalan bu boşluk devinmeli alanın içi; köleci açlıkla dolamaz mıydı? Tarih boyunca değil ama tarihin belli dönemi içinde inşacı oluşun tarihsel anlamlarıyla ilah veya totem dediğiniz şey köleci sistemde işlevini yitirmiştir. Sadece herkes üzerinde arkaik bilinç uzantılı etki gücü vardır. İçi boşalmış bir yaptıran etki gücün, kavramı olmakla totem, ilah gibi kavramların içi belli bir süre insanoğlunun tutku, dürtü ve ihtiraslarının dışa vurumları olabilecektir. Ön ittifaklar içinde gruplar arası bağıntı nedenle patent ve meslek temsilciliği olan boğa simgeli Bel ya da Baal köleci dönem başlarında boğayı seçilmiş kişiye vermekle takdir eden efendi demektir. Değilse boğayı ilah saymak değildir. Boğa simgeli bel, köleci sistem içinde oluşan köleci mana kavramasının, bir anlatım şekli oluşuyla boğayı mülk olarak veren kudreti, tanımlar. Bir başka anlatımda da bel, bağı bahçeyi mülk olarak veren kudreti tanımlar. Bunlar ön ittifak içinde baal şahsında siyaseten yansıyan şahsiyeti oluşlardı. Köleci sistemin başında özel mülkü veren Baal gibi yeni oluşan mana gücü henüz her malın mülkün yegâne sahibi değildir. Henüz totem meslekli ilahlar ortamda olduklarından ilahların totem mesleği gitmiş totem mesleği oluşla yaptığı iş o ilahın malı mülkü olmuştu. Köleci sistemin başlarında ilahların her biri kendi mal, mülk sahipliğinde oluşlarını keyfine göre dağıtmaktadır. Siz buğday istiyorsanız, bir Baal’e; inek istiyorsanız başka bir Baal’e; bağ bahçe istiyorsanız daha başka bir Baal’e; yani isteklerinizin sayısı kadar ayrı bir Baal’e tapıp istemek zorundaydınız. Bu süreç İbrahim’i olur Milletler birleşmesine gidene dek böyle sürecekti. Sümer şehir devletleri ortaya çıktığında adını bilmeseniz de 1500 Baal’iniz vardı. Siz isteğiniz olanı talep ettiğinizde, zaten isteğiniz şey, hangi Baal’in sahipliği içindeyse duanız o Baal Mamon’a gidiyordu.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |