..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzım Hikmet
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




1 Mayıs 2016
Felsefenin Doğuşu 9  
Bayram Kaya
Devam eden yazı.


:FIG:
Kendi üzerindeki emzirilme tutumu içinde ya da başkasının emzirilmesi içindeki izlenen yolu ve ritüelime edilen tutumlarla gözlemi yapılan şey, melezi çocuğun iç dünyasına yansıyordu.

Çocuğun gözlemini yaptığı şey ya üzerinde oluyordu; ya da çocuk kendisini, gözlemini yaptığı bu seremoninin içine koyuyordu. Melez çocuğun geçiş ritüeline yaptığı bu tür gözlemcilikler, kendi üzerine kendi düşünmesini yapıyordu. Yani çocuk, İttifakı lığını determine eden bu ilahi mana etkisini, iliklerine kadar duyuyordu.

Melezlerle, saf totem aiti kişiler arasında aitti oluş ve ritüeli oluş farkları vardı. Farklı ritüeller saf totemciliği temsil eden ilah kişilerle; melezlerin arasına girdi. Bu ritüeli aralayışılar, ilahlarla melezler arasında mesafe demekti.

Bu aralayışılar, ilahlarla melezler arasında görünmez duvarlı sınırlar demekti. Melezdeki zaman mekân farkının kutsamasını veren algılardı. Bunlar, ortam içindeki melezler üzerinde; kadının ve erkeğin ilah oluşunu biçimlemeye giden etkilenici yollardan sadece birkaçıydı.

Kadın, erkek ilah sadece ittifakı gözlemleyen melezlerin gözünde; saf totem soy temsilcisi olmakla gördükleri ayrıcalıklı işlerdi (ilahın işleriydi). Saf totem soy temsilcilerse hem totem dönem yaşantısını bilip, yaşayanlardı. Hem de ön ittifakı süreci başlatıp, ön ittifakı sürecin inşa olmasına dek kurucu ilkelerin kararlarını alanlardı.

Melezler içine doğdukları ön ittifakın olağan şartlarına göre totem dönemi anlayamıyorlardı. Totem dönemin ön ittifaka sınırlı sonlu ve kesikli sürekli olduğu düğüm noktasını aşmak meleze zor geliyor adeta bu nokta geriye doğru gözbağı, akıl bağı oluşla ökülte geliyordu. Yani ilahlara ayan beyan olan nokta, melezlerin kör noktasıydı. Bu fark ta ilahları ilah kılardı.

Ve dahi bu ilahlar; kendi totem aiti kadın erkek ilahlarının kendi aralarındaki tohumlanmayı ilk kez yasaklayan kişi ilahtılar. Artık ilahların bir grup AN (yukarı bölge, yukarı yer, gök yer totem grubu) ve diğer aşağı yer toprak bölesindeki grup Kİ oluşla iki karşıt ilahların temas etmeleri sonunda ikinci kuşak ilah melezleri oluşuyla Annunakiler diğer varyantlarla Lahmu ve Lahamu doğuyordu.

Köleci dönemin kendi mantığına göre hizmet etsinler diye yaratıldığını söylediği insanlar bir anlatışa göre Annunakilere hizmet için Marduk tarafından yaratılmıştı. Başka bir anlatımla da insanlar annunakilerin canından kanından yaratılmışlardı. Yani insan melezlerden doğanlardı.

An ve ki totem gruplar teması, sözcüklerinde bileşimi oluşla AnKi; EnKi, ANuruKİ, ANnunaKİ türü kavramsal kullanımlar da doğuyordu ki bunların temasıyla da bunların canından kanından insanlar yaratılacaktı. Bu söyleyişler daha sonraki unutmalı anlatımlarda birbirinin yerine ve görevine geçen kavramlar gibi anlatımlarıyla da kavram ve anlam kargaşası olacaktılar.

İlahlar, kendilerine ve ön ittifaka yasa ve yasak koyanlardı. İlahlar, insana sözünü tutacağına ilişkin söz veriyordu. Totem döneme başlangıç söylenmez. İki nehrin karşılaşması gibi olan ön ittifakla bu noktadan itibaren ilahlara değil olaylara ve insanlara başlangıç noktası koyup, olay ve insanları tarihle anlatıyorlardı. Totem dönemi belirten evvelde pi lul da (töre-söz- vardı) diyorlardı.

İki totem grup kültürü olan sözle, gelenek olan töreler birleşince; üreten ilişkili sentez içinde geçmez ve yetmez olmuştu. Sosyal çatışma başlamıştı bu nedenle evvelde söz vardı (Pi Lul Da) diyorlardı ve akabinde de şimdi “yasa-kanun- var diyorlardı.

İttifakı girişme müthiş bir milattı. Ön ittifaklar hızlı gelişen bir sentez uygarlık oluşla, temasın travmasını da taşıyan sosyalce şok hafızaydı. İttifakı girişmeler, ittifakı her şeyin ve insanoğlu oluşun başlangıcı oluşla söylediler. Zaten ön ittifaklardan önce de temas yoktu, insan yoktu.

İlahilerde ya da yaratılış destanında. “Yer yoktu (Ki grubuyla temas yoktu). Gök yoktu (An olan grupla temas yoktu). İsimler yoktu (birbirini yön adıyla, yer adıyla çağırmıyorlardı). Ne demet edilmişti buğday ne demet edilmişti ot” deyişiyle de ittifakın bir arada birlikte gördüğü totem meslekli işler sayılıyordu. Bir zamanlar insanlar… Diye başlayan cümleler kuruyorlardı.

Ön ittifakın bu anlatımlarında, totem dönemin “T’si’ bile yoktu. Totem dönem hafızalara ilahların söylediği, içinde ilahların olup; yaşadığı, ilahi dönem oluşla imgelem oluyordu.

Felsefe, totemi bilinçli anlayışa göre ittifak içinin totem dönemde hiç düşünülmeyen yerleri içindeki yaşantı aşmalarının sentezci birleşme bağıntılarıyla oluşan türlü düşünmenin niş ve oyuklarını açıyordu. Felsefe; ittifak içinde açılan hol ya da niş ve oyuklarının ittifakı bağıntılı alan etkisi kazanmasıyla yeni yeni var olma inşa aşmaları içinde kendi inşasına neşvü nema buluyordu.

Kısaca ilahtı kavranışlar ve ilahtı felsefe; ittifakı yaratanların gördüğü işlerle olan yansımayı ve ilahların geçmişe doğru olan totem dönemi de kapsar olmalarının ansal uzamı da ilahla izafeli özdeşleşme oldu.

Totem dönem ilahlar tarihi olan imgelemlere dönüştü. Ön ittifaklar da insanoğlu tarihine dönüştü. İlahi anlam, ön ittifak içine doğan melez kuşakların üzerine baskıladıkları kendi ilahtı etkilerinden oluşuyordu.

Melez kişimiz, kendi doğumundan sonrayı gözlüyordu. Hali hazırda olan ilah, totem dönemde yaşamışla gelip ön ittifak içinde totem dönemi de biliyordu. İlahlar melezin yaşadığı kadarla bildiği, melezin içinde yaşadığı ama melezin farkında olmadığı inşa ile melezi dönemi bina ediyordu. İlah, doğal olarak melezin bilmediklerini biliyordu. Bu nedenle ilah; “ben sizin bilmediklerinizi biliyorum” diyordu.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.