..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir deliyle başederken, yapılacak en mantıklı şey normal rolü yapmak. -Herman Hesse
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




12 Şubat 2015
Totem ve İlah 1  
Bayram Kaya
Düşünce zeminimizde tarih sellik vardır. Tarihselliği bağıntı yapmayan düşünceler iflas olmaktan öte gitmez. Totem ve ilah kavramları da tarih sel oluşun ürünüdürler. İşte bu yazı bu tarih selliğe, tarihi bilinç oluşla panaromik bakan bir gayrettir.


:AJHJ:
İnsanın kendisi gibi düşüncesi de, düşünce sembolizmi de; bir büyüme gelişme içinde olmuştur. Zaten bu türden oluşmalara tarihsellik diyoruz. Erken dönem insanları doğduklarında bu günkü gibi gelişmiş bir yapı içine doğmuyordular.

Aksine o günler bu günkü gelişmiş bir yapıyı ortaya koyabilmenin kesikli, kendi içine çakılı, sürekliliği içinde olmakla; giderek değişen, gelişen zaman zemin düzlemine bağlı olmanın, büyütülmesiyle ve o günlerin devamı olan kesikli sürekliliğin gelişmesi oluşla, ortaya çıkacaktılar.

İlk başlarda insanlar doğada balık tuttular, geyiği avladılar, buldukları mısırı topladılar. Ama balıkçılık yapmadılar. Madenleri işletme becerisini göstermediler. Geyik çiftlikleri inşa etmediler. Mısır hasadı yapmayı çok uzun bir süre gösteremediler.

Üreten ilişkiler bağlamında yeryüzündeki ilk insan eylemi insanın balıkçılık yapmasıyla, madeni işleyip, toprağı ekip biçmesiyle yola çıkışı nasıl başlatamadılarsa. İlerlemiş tarihselliğin kendi düşüncesi içine yansıyacak olan insanımız da; edimsel düşüncesini kendi yaşamı içine bağıntılı oluşuyla eylemli kılması bağlamında da insan aynı kulvarda geçecekti. İnsan birden bire çevresinde bir tek Yüce Tanrı'yı bulup, sonra da azıp sapıtışla; taşa, toprağa ve birçok tanrıya da tapmamışlardı.

Bu nedenle ataların manaca düşüncesi, totemi düşüncesi ve ilahtı düşüncesi; bu büyüme ve gelişmen aşamalarının ürünü oluyordu. Bu süreçler, geri bildirişimin zaman zeminiyle birbirine bağlı bir kesikli süreklilik olmakla birbirinin alt tepken ilişkisiydiler. Sürü dili, mana diline göre gelişmişti. Totem dili sürü diline göre; ilah dili de totem diline göre gelişmiş; birbirini besleyen ve çok farklı zaman ve zemin düzleminin ilişki tipidirler.

Her biri bir doğadan sağlayış ve giderekten de doğadan üretiş yapar olmanın dilidirler. Bu bağlamda yaşantı sal olanın eşleştiği olan yansıma ve yansıtmalı us düzeylikleriydiler.

Dünyayı seyredişten çıkan, mana düşüncesi; sürü hiyerarşisi içinde değişme ve dönüşmelerden geçti. Bu geçiş sonrasındaki aşama olan sosyal birlikçi yapı dediğim totemi oluşma "sürü içindeki kaba fiziki gücün yerine"; "uygulanabilir olan yaşamsal deneyimleri anlam edindi”. Kişiye dek konuları birbirleri arasında, birbirinin konusu kılmakla; bana ne dememekle bağıntılı sağlama kıldılar. Böylece ana tema olan bencil güden durumu, daha bir sosyalleştirdiler. Sürü içi fiziki şiddeti, sosyal özneli bilinç yaptılar.

Sosyal birlikçi yapı, totem dilli mana kaynaklı totemi sözleri kullandı. Grup içinde, grup ortak eforlu olan bu anlamı kurallaşıp; ortak sağlatmayı totem dilin içinde kodlayışla anlam ettiler. Ki ancak, sürü yaşamdan bu şekilde kopuşla totem gruplu yapının içine gelebildiler. Sürü yaşamlı kod dili, seçme ayıklama ve yeni düzenlemeleriyle totem dili dediğimiz yeni bir süreç yapının kod dili oluşuna doğru geliştirilmişti.

Sürü yasam, doğadaki genel seyir ediş haline göre ana tema birbirine sağlamaya dönüştü. Yaşat ki onun sayesinde sende yaşayasın anlayışı ortaya kondu. Doğada birlikte (sosyal) sağlar olma aşaması sonrasında grup özeğinde totem karışmalı paylaşma aşamasına gelindi.

Sürü dönem, doğada sağlama yapma ile paylaşma aşaması arasına kaba gücü koymakla paylaşım yapmıştı. Totem alan da; birlikte sağlamayla, paylaşma arasına; sosyal özneli aklı ve sosyal akla göre düzenlemeyi ortaya koydu. Böylece güçsüze, sakata pay vermeyi garantileyen düzenli kuralı iki aşama arasına bağıntı yapmıştı. Düzen kılınan şey de; ”grup yararı olan sosyal özneli akıldı. Sosyal özneli akıl totemi grup merkezinde totemi çekim alanıydı. Sürü güdü özneli akıl, sosyal özneli akıl olmuştu.

Sürü yaşamı, sürü yararını çekim merkezi kılışla fiziki şiddet olan kaba gücü paylaştıran yapmıştı. Yani sürü içinde yine güçlü olan en öndeydi. Sosyal birlikti totemi yaşam grup yararını grup özeğine alışla paylaşımı da grup yararı gözetme pahasına, us edinmekle: bunun totem yasasını ortaya koymuştu.

Biri hepsiydi; hepsi biriydi. Davranış tekil davranıştan, grup davranışına dönüşmekle toptan yapılan davranışa dönüşmüştü. Tehdit te, yarar da, zarar da hepsine yapılmışla bağlaşık algılanıyordu. Toptan yapılan davranışın tüketimi, kişi tüketimine özelleşişle zayıf, aciz birlikte; herkese göre olan mutlak bir sağlayıştı.

Buradaki hiyerarşi doğadaki sağlamanın herkese göre olma yönetimi ve herkese göre olma algısının denetimiydi. Çünkü yapı güce göre olanın algı ve yönetimi olan denetlemeden gelişle; toteme göre olan yönetim ve denetim hiyerarşisine dönüşmüştü. Günlük ortaklaşa işin sıralı, sorumlu düzen kılınma organizesinin algısıydı.

Totem düşünce; sürü kaba gücü içerendi olan sürü hiyerarşili yaşam; sosyal birlik içinde totem gücü denen grup ortak yararını; nerde, ne zaman ve nasıl? Oluşuyla kurallı ve kesikli sürekli kılmakla anlam edildi.

Sosyal birlikler; sosyal birlik özneli manayı, totemi anlamla, kurallı ve düzenli kıldılar. Böylece sürü bütünlüktü süreci, totem alanlı parçalı sürekli olaylar devinmesine dönüştürdüler. Totemi alan; sürü içindeki gibi kaba gücün yaptıran temsilcisi olmak yerine; totemi tüzelinli bir etki (efekt) gücü oldu. Totem gücün altındaki yaptıran güç, sürü döneminin kaba gücünden olan sosyal öğrenmeli algıdır.

İlerdeki tarih sel aşama içinde, totemi yapıların ittifakı olan biyo-kültür sentezine, insan denecekti. Bu totemi kılışla edinilen tutum, melezi olan insan sosyal varlığının, ittifak içine çakılı olan totem düzlem düşünüşlü, soyutlama yetisiydi. Bu yeti takdir ve takdis eden sosyal birliğe göre totem olan; ittifaka göre ilah olanların işiydi. Tabii ki bu belirleyicilikte totem mesleklerinin düşün gücüne yansımasıyla girişme yaptırmasından doğan, çok köklü sosyal düşünce ve çok köklü üreten ilişki düşüncesinin girişmesi de ittifakı oluşta ana esastı. Takdir ve takdis, manacı düşünmenin geldiği sosyal öğrenmeli mantık kalıbıydı.

Totem düşünce içte dönük bir sosyal alan etkisi oluşla inşalaştı. Yine totem yapı dıştaki sosyal çevreye kapalı bir firen etkili olmakla sınırlanma yapmanın kesikli sürekliliğiydi. Bu kesikli süreklilikte, totemi alan içte parçalı olaylar kompartımanı dediğim, totemi tabu boşluk devinmeleriyle nicelenişti.

Bu niceleniş tıpkı bir apartman ya da rezidansın, tek parça kesikli sürekliliği içinde katlara ve katların da daire ya da ev, hane türü parça olaylar nicelimli, sürekliliklerin boşluk devinmesine dönüşmesi gibidirler. Apartman denen bütünlük, parça olaylar olan dairelerden meydana gelmesi gibi totem alan bütünlük te, tabu parçalı olaylar dizisinden oluşmakla ortaya çıkıyordu. Tabii ki bu nesnelliğin içine fanteziler de yansıtıldı. Bu fanteziler de ritüalize edildi. Bunlar ana omurgaya göre şimdilik konu dışımızdır.

Bu totem tüzelini içinde totemi bütünlüğü oluşan grup yaşamı; kendi içinde kesikli, sonlu, parçalı sosyal olaylar süreçlinmesine dönüştü. Bu parçalı olaylar süreçlinine dönüşmenin içindeki bir kuralı; ” “grubundan ayrılmayacaksın”, “grubundan olanla yatacaksın” söylemli kurallarsa; diğeri de; “ grubun dışındaki kimseye dokunmayacaksın” söylemli oluşla parça olaylara dönüşen edimsel anlam edinmeli davranışlardı.



Sürecek



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.