Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır. -Atatürk |
|
||||||||||
|
Her yürek sevgiyi tanıyamaz, ezilir, arayışlara girer. Çünkü sevgiyi bilmez, boşluktadır. Her insanın görevi: Kendini Geliştirmek Değil, Gerçek Benliğini Hatırlamaktır. Ve biz kirletme süreçlerini yaşattık aslında, hiç vermediğimiz sevgiyi, o almamıştır. Adeta küçük bir parça peynire ulaşan karga misali, tilki peyniri yedi. Tercih meselesi; herkes vermeden alır, vermeyi çok az kişi bilir. Hayatımın öyküsünü yazmak, hem kolay hem zor. Ama zor olanı seçiyorum. Sevgiyi bir başkasıyla paylaşmak bana göre zıt, herkes bunu kaldıramaz. Ne yazık ki, başlangıçlarını yaşar insan ilk yıllarında, sonrasını düşünmez. Ama son yıllar, önemlidir. Geçen yıllar; ne olursa olsun, hayata küsmekle olmuyor. Bazen tanıştığımız insanlar, cazip gelebiliyor. Öyle bir tartı ki: Tartısı Tartısız Bir Tartı. Denge zor gibi. Ama Maske Takanlar Hariç: Çıkar O Maskeyi De Gör, Dünya Yasalar Ve Yasaklarla Dolu! Kısıtlamalar size uygulanıyor ama uygulayamıyorsanız… Dış görünüş aldatıcıdır. Çünkü o istediğini yapar, siz susarsınız. Biliyorum ki artık paylaşım sevgisi var. Sevgi suskunluğu öyle yıkar ki, gün olur onu kaybettiğinize pişman olursunuz. Gerçeklerimiz, yaşam içinde edindiğimiz tecrübelerle şekilleniyor. Hayat Heyecan Verici Bir Yolculuk Ve Ben Keyif Almaya Niyetliyim. Kendime ne yapmam gerektiğini söylüyor ve yapıyorum. Bir şeyi yeni fark ediyorum. Beni belki de en fazla etkileyen, hayatım boyunca direndiğim şeylere artan farkındalığımdı. Aslında kaçtığımız her şey, yakalıyordu beni. Yüzleşmeye kararlılığım, adımlarımı atmama sebep oldu. “Ne düşünüyor ya da ne düşünüyorlar” demiyorum artık. İlk hedefte yapmam gereken, anahtarı doğru kilitle açamamamdı . Önümde hep karanlık bir koridor vardı. Işıkları görüyor ama hiç giremiyordum. Kapalı kaldığım her süreç, dokunuyor. Ses, sevgime susuyordu. Bu ben olamazdım. Kapı kapalıydı, amaç sadece anahtarı kilitten çıkarmaktı. Tüm iş kapının diğer yüzünü görmekti. Duvarların ardında, anahtar elimde ve adımım dışarda, kapıyı çektim, ardıma bakmadan. Hoş geldin Hayatım, Beni Affet Demiyorum, Her Zaman Ki Gibi Sen, Yargıla, Yargıç Ol! Ama dava, davalının. Aslında hayatımın amacı, korkusuz, sonsuz, sevgi ve öz güven: Şimdi Benliğini Buldu. Bütünlük, yaşadığım zaman aralığını, sadece kapatmaktı. Şimdi hızlı bir maratona hazır mısın? Hayır demeyi öğrendim, işte tüm zorluğum buydu. Her insan biraz çocuktur, sevilmeyi ister. Ama büyür, sevgi içinde kalır ve hep vermeyi bilir, alanı bulunca. Aslında korku, sadece sevgi ile yer değiştirir. Farkındalık yaratır süreç, amaçsız değildir. Sevgiyi, vermeden almaktır benim dünyam. Sol yanım hiç acımıyor, çünkü o sevgi yüklü, koşuyor.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Y. Aynur Öztürk, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |