Kitaplarla dolu bir oda, ruhlu bir beden gibidir. -Cicero |
|
||||||||||
|
Tanımlanan eşitlik veya adilliği de; üreten, iyeliği olan mülk ilişkilerinin zorunluluğu içinde oluşla, öznel egemeni; sınıfsal çelişkilerin, her bir girişmeleri belirleyecektirler. Sonuçta yapı; biri yer, biri bakar. Kıyamet ondan kopar. Kabili eşitsiz sağlatmaların çatışmalarıyla akıllanacaktır. Bundan böyle girişme içleri, kıyamet kopmayacak kadar sağlanmaların karşılanır oluşuyla, göze batacaktır. Konu şudur. Bir konuyu Özlem 5 kez anlatımda anlıyor. Aynı konuyu Ayşe, 9 kez anlatmakla anlıyor. Burada eşitsiz bir davranış ve zaman kullanımı paradoksu vardır. Eğer eşit süreli davranılsaydı; Ayşe, Özlem gibi 5 kezlik anlatım ve beş kezlik anlatım süresiyle Ayşe, konuyu anlamayacaktı. Ama adil olup olmama tartışması ortaya konmayacaktı. Mekanik anlayışlı mantığa göre, eşit süre kullanımı ve eşit enerji sarfı; adil olmanın kuralıdır. Analitik çoklu bağıntı kuralına göre süre ve enerji harcanması yolun girişme bağıntı biçimine bağlı. Yolu kullananların süredurumlu, süre bağıntılı kullanımlarına bağlı vs. Bu durumda ortalama girişen bağıntı zorunluluğuna göre adil ve eşit olma ortaya konacaktır. Mekanik anlayış durumu ve sistemi öngören, öncel yaklaşımdır. Sistem zorunlu bağıntılıysa da, bağıntıya göre düşünmekten çok, sisteme göre sistemi inşa etmek ağırlıktadır. Analitik sistem içinde sistemin özne nesne bütünü oluşla bağıntılı kazanımı önemlidir. Ayşe kazanılacaktır. Sistem aksatılmadan, sistemin kullanımı özneler yararına olacaktır. Tüm sistemler kesikli sürekli olacaktır. Çözümleyen yaklaşımda eğitim öğretimin bir dönem sürekliliği, Ayşe için kullanılmayacak. Ama bir dönem içinin kesikli kompartımanlara değin süreleri; Özlem için bir geciktirilme, bir uzama süreci olurken; Ayşe için de, Ayşe’nin tekil kullanım süresine göre kısalan; ama sosyo toplumsa ortalamalı bir süreç zamanın akışı olacaktır. Mekanik yaklaşım Ayşe’yi ezebilecekken; analitik yaklaşım Ayşe’yi burada ya da nerede kazanıyorsa, orada kazanacaktır. Bu durumlar sistemin bağıntısından ötürü bu böyledir. Toplum olmanın ve toplumsal bağ olmanın gözetilen zorunluluğuyla bu böyledir. Mekanik yaklaşım bu nedenle “bırakınız geçsinler bırakınız yapsınlar” oluşla mekanik seçme ayıklama bağıntıları yaparken; Analitik anlayış ta sistem, kararlılıktı ortalama referans noktalarını oluşarak, sistemi inşa etmektir. Burada Özlem ve Ayşe gibi iki tekillik, toplum bağlacıyla bir ortam girişmesi yapma bağıntısı içindedirler. Ve bu ortam girişmesine bağıntılı durum ortaya konup, zorunlu girişmekteler. Bu giriştirmenin genel yarar bağıntısıyla, öznel bir adil olup olmamanın kesikli olan değer yargılı; duyguları ortaya konmaktadırlar. Burada adil olup olmamalı, yargılayan görüşünüz; referans sistemine göre ortaya konacaktır. Referans sistemi eşit olan ya da eşit olmayan kesikli noktalar kümesi içinde sürekli geçecektir. Sonuçta elde edilen yarar sistem bağıntısıdır. Yani Özlem’den Ayşe’ye olur dağılım, sistem bağıntısıdır. Mekanik anlayışta Özle’me göre öngörülü süre Ayşe’nin temel eğitimi iyi alamaması anlamına gelir ki, analitik anlayışta topluma katılmaya hazır oluşa göre gözetilen eşitlik ilkesine göre temel eğitim herkesedir. Şu halde mekanik yaklaşımla Ayşe’nin yararı için eşit davranmak adil olmayacaktır. Oysa analitik eğitimde dönemler ve dönemler kademesi içinde ortalama zamanın kullanımıyla Ayşe toplum üretimine hazır hale getirilmesi kazanımıyla, eşitlik ilkesi gerçekleşip adil olunmuştur. Ayşe’nin yararı için eşitsiz olunarak adil olunacaktır. Bu toplumların inşa temeli olan; toplumsa benci, kurucu bağıntıdan dolayı; böyledir. Peki ya Özlem’e gerçekleşmeyen 9-5=4 fark olan tekil adaletsizlik ne olacaktı? Aslında Özlem 5 kez de öğrenerek o süreçle o an bağıntısı kopmuş bağıntı nedenle bir bekleyiş bir kendisini geciktirmedir. Bir başka süreçte de Özlem bir konuyu 9 kez de anlayıp; Özlem 9-5=4 olan farkı kullanacaktır. Eşitlik ya da eşitsizlik, en az iki insan girişmelerinin birbirine olan sağlamalarında birinin diğeri üzerine olur hüccetteki öznel izafiliğidir. Sürecek
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |