Hayattan Kaçış
(Onur Tekin) 4 Aralık 2014 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Karar verirken ne kadar özgürüz? Ya sonrası? Peki ya sonrasının sonrası? Kaçmak, yakalanmak, kargaşa... Ah Üstad! Her şey unutuldu, oralarla bağım bir sen kaldın. Yanında olmak orada senle beraber ağaca durmak isterdim köküm sen olan meyvelerimse ben. Yani bir yanım hep sen... |
|
Bedevi Çoban'ın Hayalleri
(Onur Tekin) 5 Aralık 2014 |
Fantastik |
| |
Kabuklarından çıkarıp düş tarlasına ektiği hayalleri gerçeğin fidesi olmadığından bu yana hayal kurmaktan vaz geçen Bedevi Çoban, düş tarlasını bir kereliğine olsun faal hale getirdiğinde ne ile karşılacağını bilmiyordu.. |
|
Buluş
(Onur Tekin) 13 Aralık 2014 |
Dinsel |
| |
Gece ile gündüzün sınır noktasında ikisine de tabii olmayan o noktada bir insan devasa bir sur kapısının önünde o kadar güçlü hissediyordu ki kendini tıklatsa o devasa kapıyı kıracaktı. Gücü bünyesinden mi yoksa bulunduğu yerin esbabından mıdır bilinmez ama o kapı açılacaktı yoksa niye o insan orda olsun ki? Açıldığında gören gözleri görmeyi görecekti, duyan kulakları duymayı duyacaktı fakat tutan elleri ve ayakları tutmaz olacaktı. 'Sırlara vakıf olmak' bu o kadar korkutacaktı ki onu güçsüzlüğünü görecek ve korkacaktı, az önceki kudretinden eser kalmamış olacaktı. Derinliklerin fısıltılarını, gece vakti seslerin bile uykuya daldığı anda şaklayan yıldırım sesi misali duyacaktı kulakları ve utanç yaşları gelecekti gözlerinden ve en önemlisi ki mahkemelerin en yücesini kuracak ve hâkimlerin en acımasızının, ‘vicdan’ın karşısına çıkacaktı. |
|
Kibir: Ateş ve Ölüm - 1 -
(Onur Tekin) 21 Aralık 2014 |
Fantastik |
| |
Gökyüzünden çaldığı mavi renkli bir damla misali tebessümün ikramı yüzünde asılı kalmış bir özlemle başka bir renk olmaya değil başka bir rengi yaratmaya damladığını düşünürken... Bir öncesi bir sonrasının daha boyutuna yükselen hızın kucağında büyüttüğü, keyfaniyetin bekleme isteksizliğinde bir yolculuk, o anda girmişti akli düşlerine. Koyu kara bir renge dokunuyor akli düşün ilk karesinde. Sonra siyahın kaybeden sonsuzluğunda ruhundaki boşlukları dolduruyor. Bildiği kendi sanıyor kendini ama aynı kalamıyordu. O, o olmaya kalkan her acizin hazin akli düşüncesine kapılıveriyordu. Etrafındaki onun kelamlarına saygıyla selam duran ahaliyi gördükçe de bu akli düşünceleri kalbine zehirli bir ok gibi saplanmaya başlıyordu. O söylüyor ahali dinliyor, o söylüyor ahali yapıyordu. Dinlenilmesi ve itaat edilmesi hoşuna gidiyordu işçinin. Bu duygu farkına varmasa da onu adım adım Nemrud yapıyordu. Hatta aklından ondan daha dinlenilir ve daha güçlü olduğunu geçirmemiş değildi. Ancak bu düşüncenin bir duygu olup bedenini, kış mevsiminde karın toprağı sarıp yutması gibi sarmasına izin vermemişti işçi. |
|
Kibir: Ateş ve Ölüm - 2 -
(Onur Tekin) 31 Aralık 2014 |
Fantastik |
| |
Babil Kulesi İşçisi adlı hikayemin devamıdır. Daha devam edecektir. Sizlerden alacağım yorumlar bu konuda bana oldukça yol gösterecektir.... |
|
|
Yalnızlığımı beynimde olanlardan anlıyordum çoğu kez. Soru cümleleri ile cevap cümleleri savaş halinde talan ederken savaş alanını O'nu okumaya başladım. İşte tam o anda artık beynimde savaşı kazanan soru cümleleri olmuştu. Çünkü artık cevaplar O'ndaydı. Tüm bedenim sarsan yalnızlık hissinin her bir parçası O olmuştu. Anladım ki ben O'ndan bir parçaydım ve beni yaratırken demişti ki bana: "Seni hiçbir zaman ve hiçbir yerde yalnız bırakmayacağım."Şimdi algılarımla diyorum ki ben :"Yalnızlık O'na giden yolda kendini O'na verdiğin sözce tartmak hasılı O'nla olmak ve O'nu düşünmektir."
|
|