Son Baharım Sensin
(LOKMAN ZOR) 25 Eylül 2008 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Sona varmaktır sonbahar; yok olmanın sınırında tükenip bitmek… Zamanın telaşa kapılması, akşamların tez olması, sabahların nazlanması, takvimlerin son bulmasıdır. Ve....... |
|
Yaşamın Aydınlık Yüzü
(LOKMAN ZOR) 17 Ocak 2006 |
Toplumcu |
| |
Parlak bir dolunay ışıltısının bütün İstanbul'u aydınlattığı serin bir bahar gecesiydi. Boğazdan sokulan rüzgar, Haliç'in kendine has o ince yosun kokusunu bağrına sararak sürükleyip karşı tepelere kadar götürüyordu. Ve o gece, bütün İstanbul uykusuz, bütün İstanbul huzursuzdu sanki... |
|
Kaçtığım Yer: Kendim
(LOKMAN ZOR) 2 Ocak 2006 |
Bireysel |
| |
Kasaba meydanında otobüsten inip etrafa bakındığımda çok fazla şeyin değişmemiş olduğunu görmek, çocukluğumun o acı günlerinde yaşadığım yürek burkulmalarını en derin şekliyle yeniden yaşattı. |
|
İnsanın Serveti
(LOKMAN ZOR) 24 Haziran 2004 |
Deneysel |
| |
Bir varmış bir yokmuş. Allah’ın kulu çokmuş ama çokmuş demek yokmuş. Münasebetsizin biri her şeye burnunu sokmuş, onun yüzünden her iş kokmuş, düzen bozulmuş. Büyüğünden küçüğüne herkes yokluk çekip sıkıntı yaşamış. Sonunda her şey düzelmiş de işler |
|
Yalnız Balıkçı
(LOKMAN ZOR) 13 Haziran 2004 |
Halk Öyküleri |
| |
Bir varmış bir yokmuş... Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde çok yakınımızda ama bilmediğimiz bir yerde, küçük bir deniz kasabasında yalnız bir balıkçı yaşarmış. |
|
Su Damlası ve Çocuk
(LOKMAN ZOR) 10 Mayıs 2004 |
Çağdaş Sanat |
| |
İnsanoğlunun en belirgin özelliklerinden birisi doyumsuzluğudur. Aklı sayesinde diğer tüm varlıklardan ayrılan insan, yaratıkların en doyumsuzu olma konumuna da yine aklı sayesinde ulaşmıştır. |
|
Sipil Üçlemesi II
(LOKMAN ZOR) 29 Nisan 2004 |
Ortamsal |
| |
Gürani’nin hiddeti, gözkapaklarının etrafındaki kırmızılıktan fark edilir olmuştu. Sinirinden oflayıp pufluyor, kah geziniyor, kah oturuyor, yerinde duramıyordu. |
|
Sipil Üçlemesi I
(LOKMAN ZOR) 29 Nisan 2004 |
Ortamsal |
| |
Herkes çılgınca dans edip ezgiler söylüyor, gençler birbirlerine sarılıp kucaklaşıyor, oyunlar oynuyordu. Kimileri çoktan sarhoş olup bir taraflara sızıp kalmış, kimileri şarap küplerinin dibine tünemiş içmeye devam ediyordu. |
|
Eleştiri
(LOKMAN ZOR) 28 Nisan 2004 |
Çağdaş Sanat |
| |
"Carmelo ve Paolina" adlı tiyatro oyununun eleştirisi |
|
Söyleşi
(LOKMAN ZOR) 21 Nisan 2004 |
Söyleşi |
| |
Tiyatro Oyuncusu ve Yönetmeni Nurşim Demir ile Yapılmış Bir Söyleşi |
|
Makale
(LOKMAN ZOR) 21 Nisan 2004 |
Sanat ve Sanatçılar |
| |
Türk Tiyatrosu'nun İlk Oyunu Kabul Edilen "Şair Evlenmesi" ile İlgili Bir Makale |
|
Sipil Üçlemesi III
(LOKMAN ZOR) 19 Nisan 2004 |
Ortamsal |
| |
İki yaşlı öküzün çektiği, bitip tükenmişliğini çıkardığı inilti dolu sesle duyuran kağnı durunca bütün araziyi ölümcül bir sessizlik kapladı. |
|
Vapur Hikayeleri II
(LOKMAN ZOR) 19 Nisan 2004 |
Toplumcu |
| |
Sirkeci- Harem araba vapurunun son seferi. Günlerden Pazar. Birkaç araba ile çok az da yolcu var. Havalar iyice soğudu, kış kapıda.
|
|
Vapur Hikayeleri I
(LOKMAN ZOR) 19 Nisan 2004 |
Toplumcu |
| |
Sirkeci-Harem araba vapuru. Her gün bu vapura iki defa binmek zorundayım: İşe giderken ve dönerken... İnsanı canından bezdiren, yorucu iş stresinden sonra eve gidecek olma düşüncesi bile rahatlatmıyor bazen. Yaklaşık yarım saat süren bu sıkıcı yolculuğu ç |
|
Kıyamet Mektubu
(LOKMAN ZOR) 19 Nisan 2004 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Gitmişsin senin için geldiğim bu şehirden kimsenin bilmediği bir yere. Ne bir haberin kalmış, ne başka bir şey suçlu kaçışının gidişinde. Nereye gittin ve bir gün dönecek misin bilmiyorum. |
|
|
|