Zaman dostluğu güçlendirir, aşkı zayıflatır. -La Bruyere |
|
||||||||||
|
Şöyle bir baktığımda etrafımda ne kadar çok bekar insan var diyorum. Arkadaşlarımın çoğu bekar ve 30 yaş üstü hepsi .Ortak şikayet düzgün adam yok ki. Şimdi erkeklere bakıyorsun artık 40 yaşlara dayanıyorlar ne yapsınlar düzgün kız yok ki. Hepsi düzgünlük peşinde. İyide bunun kriteri ne? yada nasıl olmalı?.Düzgün olanda bozmaz mı insanı. Düşünün ,hep aynı düzgünlükte bir çizgide gittiğinizi, bir süre sonra baş dönmesi başlar gözler bulanıklaşır. Eskiden insanlar düzgün olsun hele ki dört dörtlük olsun demez sadece severdi. Onun bir bakışına bir dudak büküşüne ölürdü.Kadınlar saçının teline dokunulunca titremez miydi? Hiç unutmam çocukken mahallede toplu piknik düzenlenirdi.Bu mahalleli İçin coşku demekken genç aşıklar için uzunca buluşma demekti.Zaten herkes, kimin kimi Sevdiğini bilir ,bildiğini kendine saklar gülümseyen gözlerle sadece onaylarlardı Genelde piknik alanı yürüyerek gidilen bir yer olurdu. Bu upuzun bir kuyruk demekti.Biraz arkada kalıp manzaraya baktığınızda bir çantanın iki yanından tutan mahallenin aşıklarını görürdünüz,.Çantanın sapı o an sevdiğinin eliymiş gibi mutlu ederdi onları.Saflıkla tertemiz bakarlardı gözlerinin içine çok sevmekten korkmadan ,zaten az sevmeyi göremezdiniz o gözlerde. Oynanan oyunlara katılan sevgi ayrı bir çoşku yaratırdı..Eğer bir taraf bir şeye kızmış yada kırılmışsa sitem eder sevdiği bunu naz olarak alırdı..Ufacık kırgınlıklar daha fazla bağlardı birbirlerine. Şimdi ki ilişkilerde bir kırgınlığını dile getirsen ‘’aman be sitem başladı deniliyor..Eskinin naz diye gördüğünü şimdikiler uzun caz biliyor. ’’Gelme üstüme sıkıntıya gelemem.rahat insanım özgürlüğümden ödün veremem,ha seninle olalım ama herkesin kendine ait bir hayatı olsun bir noktada da biz olalım.Ben olmayı bırakıp biz olursak hiç oluruz ,hele hiçliğe hiç dayanamam.’’Anlayış bu olunca düzgünlük yok oluyor. Düzgün aranıyor ,kendi eğriliğini görmeden.Oysa sevmek bir kalıba girmek değil sadece sevmek çok sevmek..Nasılsa insan öyle sevilmek. Bakarken kimse gözlerinde konuşmadan duyguyu vermiyor.Oysa söylenmiyor muydu şarkılarda ‘’gözler kalbin aynasıdır.’’Kimsenin gözünde kalbinin içi görünmüyor artık. Zamanla sevgi dolu gözlere perde çekmeyi de öğrendik.Koşullu oldu her şey,hayat basitleştirdi duyguları.Derinlerde boğulurum diye kimse kimsenin yüreğine kadar inmiyor herkes sadece bakıyor görmek istediğini görüp almak istediğini alıyor.Karşısındaki fazla verirse boğma beni kaçarım diyor.Şimdi ki kitaplarda aşk adına sevgi adına ders veriyorlar,sevdiğinize çok seni seviyorum demeyin ona aldırmaz görünün ve buna benzer bir sürü taktik.Oysa sevmek taktik değil.Sevmede oyun olursa, tek gerçek olan yürek yalnız kalmaz mı?Hep bir ince sızı olmaz mı orda, zaman, zaman kanayan..Tek düzgün olan şey yüreğimizken onu kullanmayıp türlü oyunlar yaparak ne kadar düzgün oluruz. Eskidenmiş sadece bir özelliğinden bile aşık olmak hem de delice.Çok düşermiş sevince insan sevdiğinin üstüne .Şimdi düş bakalım ne oluyor, hemen eziliyorum diyor yük zannettiği için seni.Fazla sevgi ağır geliyor taşıyamıyor, zaten fazla mesafe almadan da atıyor sırtından yere.Geri dönüp, attıkları parçalandı mı dağıldı mı bakmıyor maratona katılmış gibi, son sürat kaçıyor . Düzgün adam ,düzgün kadın .Aslında başlarına bu sıfatı koymayıp sadece adam yada kadın olsa ,yada insan olsa değişmez mi her şey.İstenilen düzgünlük değil de koca bir yürek olsa saf , sadede sevgi barındıran.Önce koyalım elimizi yüreğimizin üstüne dayayalım kulağımızı gelen sese ne istediğimizi anlarız belki.,anlarız da ,olsun sevgidir tek gerçek olan deriz.Eğriliklerini hediye kabul ederiz. Eğri oturup düzgün konuşursak düzgünlük aradığımız şu zamanda,düzgünlük adına treni kaçırıyoruz. Kavşaklara gelince dönmeden ,dönüyoruz hep başlara…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © zkrbktş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |