Ben bir öğretmen değil, bir uyandırıcıyım. -Robert Frost |
|
||||||||||
|
Siz hiç; “Bana dönek demiş itin birisi/Açığım neymiş sor hele hele” şeklinde başlayan bir türkü dinlediniz mi? Maalesef ben geçenlerde, -hem de bir-kaç ay önce- “Malatya Güncel” ve "İzedebiyat" da yazdığım “Şişirme duası” başlıklı yazımdan dolayı noter tasdikli gelen tekzip celbini aldığım sırada dinlemiştim… Sonradan isminin Hüseyin Ugurlu olduğunu öğrendiğim sanatçıdan dinledim bu türküyü. “Bu adam ne diyor” merakıyla dinlemeye koyuldum… Öylesine kaptırmıştı ki kendisini sazına sözüne… Anlamaya çalıştım… “Bu herifin önü sonu ayandır Anlayana benim sözüm beyandır Senden korkan hayvan oğlu hayvandır Gel de Mahzuni'yi vur hele hele” deyince anladım ki… Anladım ki Aşık Mahzuni Şerif in türküsü… Lakin anlayamadığım veya garip olan, tam da bu Türkü’yü dinlediğim sırada bana tekzip celbinin gelmesi…. Evet… 25 Mayıs 2009 tarihinde “Şişirme duası” başlıklı bir yazım yayınlanmıştı… Söz konusu yazıda bu güne kadar kapalı kapılar ardından “Din tabelası” arkasından işlenen, ancak bir Doğu mahcubiyeti geleneğiyle –bugüne kadar- kimselere anlatılmayan ve kamuoyu ile paylaşılmaktan hicap duyulan bir konuyu yazıma taşımıştım. (Merak edenler için: “Şevket Başıbüyük-Şişirme duası” yazıp google arama motorunda bilgi alabilir.) Efendim, bu yazımla başım çok ağrıdı lakin bir ilki gerçekleştirmenin gururunu yaşıyorum. Din-diyanet ve Kur’an Kusrları tabelası adı altından işlenen bir batıl inanışı/Şişirme duasını kamuoyuyla paylaşmak, gazetecilik başarısı olarak değerlendiriyorum. Oralarda (Yatılı Kur’an Kurslarda/Kapalı kapılar ardından) gelinlik çağındaki gencecik kızların başında bir erkek yöneticisinin -olur olmaz yerde- kızların yattığı koğuşları “teftiş” adı altında gezmesini kamuoyuyla paylaştığım için insani bir görev yaptığımın mutluluğunu yaşıyorum. Adı “Yatılı Kız Kur’an Kursu” olan ancak, erkek yöneticisinin bulunması sizce de manidar değil mi? Hem de Müftülüğe bağlı bir kurum… Öyle olunca ne mi oluyor? Ne olduğunu yazmıştım “Şişirme duası” başlıklı yazımda… Ancak o yazıdan dolayı, bilinçsiz kursiyer ailelerden tenkit aldım, bana teşekkür etmeleri gerekirken… Ve en son, malum kurs müdürü beni mahkemeye vermeye hazırlanıyor. Hazırlıklarla ilgili ilkyazı/noterlik tasdikli; “cevap ve düzeltme yazısı” geldi… Cevap veriyorum: Malatya Müftülüğü, derhal hareket geçerek konuya el koymalı ve Yatılı Kız Kursu”nda görev yapan malum şahsı görevden almalıdır; aksi takdirde… Aksi takdirde; valilik kanalıyla Malatya Müftülüğüne yazdığım dilekçeye cevap verilmediği için Diyanet İşleri Başkanlığına sesleniyorum… Yatılı Kız Kur’an Kurslarımızda neler oluyor? Sahi kızlarımızı neden erkek bir yöneticiye teslim ediyoruz ki veya dinini diyanetini öğrensinler diye kızlarımızı neden bir erkek yöneticiye teslim ediyorlar? Neyse ben yine Türküye döneyim… /Gerçekten hoşuma gitti…) “Bana dönek demiş itin birisi/Açığım neymiş sor hele hele”
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Şevket Başıbüyük, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |