..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Başka dillerle ilgili hiçbir şey bilmeyenler, kendi dilleriyle ilgili de hiçbir şey bilmiyorlar. -Goethe
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Düşler > M.NİHAT MALKOÇ




18 Ocak 2008
Âh Hiç Bitmesin Horoz Şekerim!..  
M.NİHAT MALKOÇ
Ne güzeldi köyümün kirlenmemiş yağmurlarında ıslanmak… Bütün kaygılardan azade, sokaklarda akşama kadar topraklarla hemhal olmak… Sabahın ilk ışıklarıyla uyanıp aydınlığa ‘merhaba’ demek, gönül kapılarını ve göz kapaklarını ardına kadar açarak hayata sımsıkı sarılmak, gökkuşağını hayallere yorgan eylemek… Ne güzeldi, âh ne güzeldi.


:CECJ:
M.NİHAT MALKOÇ

     Ne güzeldi köyümün kirlenmemiş yağmurlarında ıslanmak… Bütün kaygılardan azade, sokaklarda akşama kadar topraklarla hemhal olmak… Sabahın ilk ışıklarıyla uyanıp aydınlığa ‘merhaba’ demek, gönül kapılarını ve göz kapaklarını ardına kadar açarak hayata sımsıkı sarılmak, gökkuşağını hayallere yorgan eylemek… Ne güzeldi, âh ne güzeldi.

     Çocukluğumun düşleri şimdi kâbusa dönmüş. Gönül nağmelerinde çığlıklar kol geziyor. Yılların sancıları yüreğime sermiş kurşundan ağır postunu. Şefkatli elleriyle saçlarımı tarayan rüzgârlar ne çabuk fırtınaya dönüşüp yüzümü tırmaladı!... Kapkara yalnızlıklar gönül göğümü esir aldı. Yaşamın girdabında dönüp duruyor zaman çarkının dişlileri. Ben o dişliler arasında kıymık kıymık olmuşum. Çocuk uykularım kuşların yakuttan kanatlarında çoktan semaya havalanmış, şimdi gece yarılarından sonra bile kapanmıyor yorgun gözkapaklarım. Çamurdan yaptığım atların toynakları tırmalıyor uykularımı. Sığındığım gül bahçelerinde şimdi acı bir barut kokusu kırıyor burun direklerimi.

     Tüyden hafif anlık kederlerim kurşundan ağır tasalara dönüştü. Rüzgârlarla yarışan hayallerim şimdi vadilerin yamacında sislere gömülmüş. Uyku tadındaki sevinçlerin hayali cihan değiyor şimdi. Kendi kendime aynalarla söyleşmek yeni çıktı. Kendimden çok uzakta çocuk hayallerimle avunuyorum zamanın tenhasında. “Kim kazanmazsa bu dünyada bir ekmek parası / Dostunun yüz karası; düşmanının maskarası” bercestesini şimdi daha iyi anlıyorum. Hayat gösterdi o acımasız yüzünü. Şiddetli rüzgârlara rağmen ayakta durmak için yere sağlam basıyorum. Çocukluğumda biriktirdiğim sevgileri bugünün nefretlerine panzehir yapıyorum. Düşüyorum ayrılıkları sevginin doyumsuz hazzından. Zulmün önünde bir kale gibi durmaya çalışıyorum. Sadece sevginin ve aşkın önünde eğiliyorum.

     Sevgi ağacının dallarını kıran bu sert rüzgârlar tanıdık değil. Kuşlar çoktan başka memleketlere göç etmiş. Bu dermansızlıkla ben nereye göç edeyim. Çocukluğumun hayalleri yerini hakikatlerin deryasına bırakmış. Bu deryada ancak iyi yüzücüler hayatta kalabilir. Hapishaneler varmış fikirlerin dört duvar arasına mahkûm edildiği. Nerden bilebilirdim düşüncenin zaman zaman zehirli bir yılan kadar tehlikeli olabileceğini? Ve beni belleğimden ısırıp peşinden sürükleyeceğini… Bilemezdim, bilemedim ta ki bildirilene dek…

     Dal uçlarında patlayan tomurcukların doğum sancısı baharlara serenattı. Gönül arabalarını çeken kısraklar haramilere eğmezdi boyun. Gökyüzünden payıma düşen yıldızlara şimdi çok uzağım. Gül bahçelerindeki dikenler güllere uzanan ellerimi kanattı. Salıncaklarda sallayıp uyuttuğum ve büyüttüğüm kutlu düşlerim şimdi darağacına mahkûm… Artık kimse tutmuyor hücreleri can çekişen buruşuk ellerimi. Kimse ciddiye almıyor pembe hayallerimi.

     Tek kanatla uçulmuyor mavi göklere. Dalları bulutlara değen ihtiras ağacının kökleri çoktan kurudu. Şimdi dokunsalar hüngür hüngür ağlayacağım. Çocuk gönlümü hatıralarla dağlayacağım. Yaşlı yüreğimde her harf, her kelime ateşten bir ok gibi batıyor zerrelerime. Sevgi ırmaklarından kan akıyor hoşgörü okyanuslarına. Kuş masallarını dinlemiyor aç kurtlar. Kelebeğin ömründen daha uzun değil solgun dudakları süsleyen ve besleyen tebessümler…

     Tefe koyup zehirli naralarla çalıyorlar bizi. Eskiden kalma bir yağmurun altında ıslanıyor şekerden düşlerimiz. Sonbaharın kamçısı yaralıyor yorgun bedenimizi. Gözlerden düşen ateşli bir gözyaşı gamzelerimizde buharlaşıyor. Her geçen gün büyüyor bizi bir gün yutacak içimizdeki o derin boşluk. Neşe ağacında korku ve tasa çiçekleri açıyor kış ortasında.

Gölgemin yetişmekte aciz kaldığı ten mülkü, şimdi gölgenin kurşundan ağırlığında eziliyor. Işıl ışıl parlayan gözbebeklerim artık kepenklerin çekileceği elemli günü bekliyor. Bu son demlerde tasanın yasası işletiyor hükmünü. Hüzzam makamındaki türküler hatıraları çağırıyor geçmiş zamandan. Pencereden gözlenenler, pencereden gözlüyor hiç gelmeyecek yolcuları. Oysa horoz şekerimin tadı hâlâ damağımda. Demek henüz ölmedim, şükür hâlâ yaşıyorum. Ne olur Rabbim her tasayı çekerim, hiç bitmesin o şirin horoz şekerim!...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın düşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hazan Hüzün Çeşmesidir
Barış En Büyük Sermayemizdir

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölümünün 16. Yılında Türkülerin Efendisi Erkan Ocaklı
beklenen Nesil
Şehadetinin 29. Yılında Batı Trakya Türklerinin Yolbaşçısı: Dr. Sadık Ahmet ve Davası
Vahşet Çağının Vicdanı: Aliya İzzetbegoviç
Anadolu Âşığı Bir Gönül Adamı: Sabahattin Eyüboğlu
Şair Nurettin Özdemir'le Trabzon Lisesinde Bir Gün...
15 Temmuz Gecesi Tankların Önünde Yatan Yiğitler Vardı
102. Sene - İ Devriyesinde 30 Ağustos Zafer Bayramı
Türkçenin Berrak Sularında…
dünden Bugüne Malazgirt Zaferi ve Edebiyatımızdaki Yeri

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1) [Şiir]
Sen Kurtuldun, Bizler Öldük [Şiir]
Ümmetin Yetimleri [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]
…... Gecenin Kanat Sesleri…... [Şiir]
Derbeder [Şiir]
Sen Hep On Beş Yaşındasın! [Şiir]
Berceste Mısralar - 310 [Şiir]
Zihnimiz İşgal Altında [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]


M.NİHAT MALKOÇ kimdir?

NİHAT MALKOÇ’UN BİYOGRAFİSİ Beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak 1970 senesinin 1 Haziran’ında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Gündoğan Köyü’nde hayata “Merhaba” dedi. İlkokulu komşu köy olan Güneşli Köyü’nde okudu. Orta ve lise öğrenimini Köprübaşı Lisesi’nde tamamladı. En büyük emeli iyi bir hukukçu olmaktı. Lise son sınıfta girdiği üniversite imtihanında KTÜ/Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Dersaneye gitme imkânı ve zaman kaybına tahammülü olmadığı için kazandığı fakülteyle yetindi. 1992 yılında okulu bitirdi. İlk göz ağrısı olarak nitelediği Gümüşhane’de beş yıla yakın öğretmenlik yaptı. Her geçen gün öğretmenliği daha çok sevdi. Artık öğretmenliği bir tutku olarak görüyor. Vatan borcunu İstanbul’da Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Yedek Subay Öğretmen olarak onurla yerine getirdi. Bu peygamber ocağında yüzlerce yabancı subaya güzel Türkçe’mizi öğretti. Ankara’da girdiği sınavı kazanarak Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’ne Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak atandı. Burada iki yıl görev yaptı. Daha sonra girdiği yazılı ve sözlü imtihanı kazanarak Türkî Cumhuriyetlerden Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a,üç yıl görev yapmak üzere, öğretmen olarak gönderildi. Burada Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde ve İlâhiyat Lisesi’nde Türk Dili öğretmeni olarak çalıştı. Yine Aşkabat’ta Türkçe Öğretim Merkezi’nde(TÖMER) bir yıl boyunca değişik milletlerden kişilere Türkçe’yi sevdirerek öğretti. Şu anda Akçaabat’a bağlı Derecik İlköğretim Okulu’nda görev yapmaktadır. Bugüne kadar,en büyüğünden en küçüğüne kadar onlarca dergi ve gazetede fikrî,edebî,felsefî ve kültürel konularda yüzlerce yazı ve şiir yazdı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı,Türk Dili,Bizim Çocuk,Çınar,Bizim Azerbaycan,Anadolunun Sesi,Üniversitelinin Sesi,Türkiye,Bizim Okul,Şenliğin Sesi,İnsanlığa Çağrı,Yeni Sesleniş,Gençliğin Sesi gibi dergilerde;Türksesi,Demokrat Gümüşhane,Kuşakkaya,Ortadoğu,Yeni Mesaj,Hergün,Candaş,Edebiyat,Bolu Üçtepe,Akçaabat Yeni Haber,Karadeniz Olay,Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme,makale,fıkra ve şiirler yazmaktadır. “Bizim Okul” isimli kültür,sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldı. Sevgi,Dostluk ve Kardeşlik konulu şiir yarışmasında birincilik,Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği Çevre ile ilgili yarışmada birincilik,yine aynı belediyenin düzenlediği “İki binli Yıllara Doğru Trabzon” konulu makale yarışmasında mansiyon,Akçaabat Belediyesi’nin değişik zamanlarda organize ettiği şiir yarışmalarında birincilik,ikincilik,üçüncülük ödülleri kazandı. Karadeniz Yazarlar Birliği kurucularındandır. Halen bu birliğin üyesidir. Bunların yanında elinin altındaki öğrencilere rehberlik ederek ve bizzat örnek olarak,onların da pek çok kültürel yarışmada ödüller almasına zemin hazırlamıştır. İkisi kız,biri erkek olmak üzere üç çocuk babasıdır.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Yahya Kemal Beyatlı


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.