..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir kuşum; uçtum yuvadan... Artık ben nerede, eve dönme isteği nerede?.. -Leyla ve Mecnun, Fuzuli
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Türkiye > M.NİHAT MALKOÇ




7 Ekim 2007
Hepimizin Cumhurbaşkanı: Abdullah Gül  
M.NİHAT MALKOÇ
Güzel ülkemin halleri de kendine mahsustur. Bu ülkenin vatandaşları hukuk önünde eşit olsa da bazı çevreler kendilerini halktan üstün görürler. Kendilerini birinci sınıf, ötekileri ikinci sınıf vatandaş sayarlar. Bu durum son günlerde daha belirgin olarak görülüyor. Bu çevreler Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olan Abdullah Gül’ü bir türlü kabul edemiyorlar.


:BBJD:
HEPİMİZİN CUMHURBAŞKANI: ABDULLAH GÜL

M.NİHAT MALKOÇ


     Güzel ülkemin halleri de kendine mahsustur. Bu ülkenin vatandaşları hukuk önünde eşit olsa da bazı çevreler kendilerini halktan üstün görürler. Kendilerini birinci sınıf, ötekileri ikinci sınıf vatandaş sayarlar. Bu durum son günlerde daha belirgin olarak görülüyor. Bu çevreler Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olan Abdullah Gül’ü bir türlü kabul edemiyorlar.

     Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Türkiye’yi kaosa sokmak için bazı çevreler fazla mesai yaptılar. Akı kara, karayı ak göstermek için sihirbazlığa soyundular.

     Neymiş efendim… Abdullah Gül, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olamaz? Niye? Gül’ün eksiği ne? O da bu milletin evladı değil mi? İşte… Ben istemiyorum da ondan. Sen kimsin? Devlet misin? Mahkeme misin? Sen Anayasa mısın, hukuk devletinde esas olan Anayasa değil mi? Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na göre belirlenmiyor mu kriterler?

     “Onun eşi başörtülüymüş, başörtüsünü siyasi simge olarak takıyormuş…” Hay Allah, insanlar zahire hükmetmek yerine, niyet okumaya soyundu bugünlerde. Gül, Çankaya’ya çıkmakla bir çeşit meydan okuyormuş kendi gibi düşünmeyenlere… Adam daha koltuğuna oturmadan, hüküm vermeye başladı malum çevreler…

     Yahu, biraz sabırlı olun, bekleyin, olumsuzluk gördüğünüzde eleştirin.

     Bugünlerde gazeteciler hiçbir dönemde olmadığı kadar özgür… İsteyen istediğini söyleyebiliyor artık. Bir gazeteci kalkıp Meclisin seçtiği bir Cumhurbaşkanını, sırf kendisi gibi düşünmediği için reddediyor. Halkı küçümseyerek “O karnını kaşıyanların Cumhurbaşkanı” diyebiliyor. Böyle bir tavır içine giren bir gazeteciye ülkenin başbakanı cevap verince yer yerinden oynuyor. Başbakana karşı sert ve geçilmez bir blok oluşturuyorlar. Yaygara kopuyor: “Efendim basın özgürlüğü sınırlandırılıyor…”

     Sen başbakana ağzına geleni söyleyebiliyorsun. Sonra da basın özgürlüğünün yokluğundan şikâyet ediyorsun. Bu ne çelişki… Bundan daha büyük bir özgürlük olabilir mi?
     Bu ülkede sağduyu sahiplerinin delirmesi işten bile değil.

     İnsanlar gözüne baka baka, hatta sırıta sırıta yalan söylüyorlar. Daha sonra da yalan söyleyen kendileri değilmiş gibi “Doğrucu Davut” kesiliyorlar.

     Bekir Coşkun denen yazar bir zamanlar inançlı kesim hakkında demediğini bırakmıyordu. Demirel’in bir konuşmasından yola çıkarak başörtüsü mağdurlarıyla dalga geçen, onlara “Develere binip Arabistan’a gidin.” diyen de ondan başkası değildi.

     Bu mu insan hakları havariliği, bu mu çok seslilik?... İnsanlar niçin bir kez olsun aynaya bakmazlar…‘Gül benim cumhurbaşkanım olamaz’ demek ne anlama geliyor?

AKP sempatizanlarından birisi de Ahmet Necdet Sezer için böyle bir şey deseydi Bekir Coşkun’un tepkisi ne olurdu? Acaba ona da böyle hoşgörüyle muamele ederler miydi?

İşgal ettiği köşesinde yıllardan beri mütedeyyin kesimlere hakaretler yağdıran, başörtülü hanımları “Ulusal Salak” olarak nitelendiren böyle bir yazarın basın ahlakının neresinde durduğu sorgulanmalıdır. Bunu yapacak olan da basının tarafsız kalemleridir. Adam şimdi de köşesinde insanlarla alay ediyor. Arkasındaki güçlerden hız alıyor. Sorsanız ona, en büyük vatansever kendisi, mangalda kül bırakmaya hiç niyeti yok…

Yıllardan beri köşesinde unutulan adam, bir cümleyle kahraman oldu. Meğer Türkiye’de kahraman olmak ne kadar da kolaymış. Demokrasiden, insan haklarından, özgürlüklerden söz edenlerin, bu kavramları ağızlarında sakız haline getirenlerin tek taraflı bakışları insanı çileden çıkarıyor. Bu ülkede ne zaman sağduyu kazanacak? Haklılar ne zaman güçlülere karşı galip gelecek? İnsanların tutarsızlıkları ve tarafgirlikleri bizleri türümüzden soğutuyor. Bir gün hak ve hakikat galip gelecek elbet… Buna inanıyoruz. Fakat bu hayırlı değişim ve dönüşüm yakın zamanda görülecek gibi değil.

Son sözüm şu: “ İsteseler de istemeseler de Gül, herkesin cumhurbaşkanıdır.”

Gül gibi Cumhurbaşkanı olacak Abdullah Gül… Milletimize hayırlı olsun.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın türkiye kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gümüşhaneli Hacı Hüsrev Doğan
Göç Veren Trabzon
Ramazan Davulcuları ve Manilerimiz
Türkiye'de Arıcılık ve Bal Kültürü
Başkan Gümrükçüoğlu'yla Sabah Kahvaltısı
Trabzon Kanunî Sultan Süleyman Havalimanı
Göçmek Çözüm Değildir

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
şair Haydar Çoruhlu'yla Şiirin Kalbine Yolculuk...
Yılmaz İmanlık'tan Yağmur Kokusu'nda Sımsıcak Hikâyeler
Bahaettin Kabahasanoğlu'ndan "Kalbim Seninle, 61 Kere"
Tevfik Serdar Anadolu Lisesi"nin Semender Dergisi
Hocaların Hocası: Ahmet Hilmi İmamoğlu
Cemil Meriç"in Akıl Defteri
Trabzon"un İkinci Özel Hastanesi: İmperial
Köprübaşı - Beşköy Dostluğu ve Kardeşliği
Mersin Yenice 4. Barış ve Kültür Festivali
Gerçek Hayaller Dükkânı

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1) [Şiir]
Sen Kurtuldun, Bizler Öldük [Şiir]
Ümmetin Yetimleri [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]
…... Gecenin Kanat Sesleri…... [Şiir]
Derbeder [Şiir]
Sen Hep On Beş Yaşındasın! [Şiir]
Berceste Mısralar - 310 [Şiir]
Zihnimiz İşgal Altında [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]


M.NİHAT MALKOÇ kimdir?

NİHAT MALKOÇ’UN BİYOGRAFİSİ Beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak 1970 senesinin 1 Haziran’ında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Gündoğan Köyü’nde hayata “Merhaba” dedi. İlkokulu komşu köy olan Güneşli Köyü’nde okudu. Orta ve lise öğrenimini Köprübaşı Lisesi’nde tamamladı. En büyük emeli iyi bir hukukçu olmaktı. Lise son sınıfta girdiği üniversite imtihanında KTÜ/Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Dersaneye gitme imkânı ve zaman kaybına tahammülü olmadığı için kazandığı fakülteyle yetindi. 1992 yılında okulu bitirdi. İlk göz ağrısı olarak nitelediği Gümüşhane’de beş yıla yakın öğretmenlik yaptı. Her geçen gün öğretmenliği daha çok sevdi. Artık öğretmenliği bir tutku olarak görüyor. Vatan borcunu İstanbul’da Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Yedek Subay Öğretmen olarak onurla yerine getirdi. Bu peygamber ocağında yüzlerce yabancı subaya güzel Türkçe’mizi öğretti. Ankara’da girdiği sınavı kazanarak Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’ne Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak atandı. Burada iki yıl görev yaptı. Daha sonra girdiği yazılı ve sözlü imtihanı kazanarak Türkî Cumhuriyetlerden Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a,üç yıl görev yapmak üzere, öğretmen olarak gönderildi. Burada Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde ve İlâhiyat Lisesi’nde Türk Dili öğretmeni olarak çalıştı. Yine Aşkabat’ta Türkçe Öğretim Merkezi’nde(TÖMER) bir yıl boyunca değişik milletlerden kişilere Türkçe’yi sevdirerek öğretti. Şu anda Akçaabat’a bağlı Derecik İlköğretim Okulu’nda görev yapmaktadır. Bugüne kadar,en büyüğünden en küçüğüne kadar onlarca dergi ve gazetede fikrî,edebî,felsefî ve kültürel konularda yüzlerce yazı ve şiir yazdı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı,Türk Dili,Bizim Çocuk,Çınar,Bizim Azerbaycan,Anadolunun Sesi,Üniversitelinin Sesi,Türkiye,Bizim Okul,Şenliğin Sesi,İnsanlığa Çağrı,Yeni Sesleniş,Gençliğin Sesi gibi dergilerde;Türksesi,Demokrat Gümüşhane,Kuşakkaya,Ortadoğu,Yeni Mesaj,Hergün,Candaş,Edebiyat,Bolu Üçtepe,Akçaabat Yeni Haber,Karadeniz Olay,Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme,makale,fıkra ve şiirler yazmaktadır. “Bizim Okul” isimli kültür,sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldı. Sevgi,Dostluk ve Kardeşlik konulu şiir yarışmasında birincilik,Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği Çevre ile ilgili yarışmada birincilik,yine aynı belediyenin düzenlediği “İki binli Yıllara Doğru Trabzon” konulu makale yarışmasında mansiyon,Akçaabat Belediyesi’nin değişik zamanlarda organize ettiği şiir yarışmalarında birincilik,ikincilik,üçüncülük ödülleri kazandı. Karadeniz Yazarlar Birliği kurucularındandır. Halen bu birliğin üyesidir. Bunların yanında elinin altındaki öğrencilere rehberlik ederek ve bizzat örnek olarak,onların da pek çok kültürel yarışmada ödüller almasına zemin hazırlamıştır. İkisi kız,biri erkek olmak üzere üç çocuk babasıdır.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Yahya Kemal Beyatlı


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.