Her insanda insanlığın tüm durumları vardır. -Montaigne |
|
||||||||||
|
firarına uğrarlar gece karabasanlarında… elleri kanasın, bırak kör kalsın.. sen yıldızları da götür.. zaten gidersen ruhumun ayinesi giden; geride ne kalır.. peşin sıra gölgeni de getirir sular.. ayak izlerin silinir.. bir yarıklar kalır kanımda dolaşan çınarlarda; ve bir çınar olursun canımda.. mülteci olur mu insan yaşıyor oluşluğuna.. hastalık hastalığından korkarsa.. dem vurdum.. dem/in vurdum.. vur/ul/dum.. yağmurda üşümüş kuşlar gibiyim avuçlarında.. ve bir ağrı saplanır hayatın en yaşanılası haline.. halden hale girer, hal girmezken hale; hikaye.. kırık hikayeler biriktirir sevginin tutsaklığı, gözlerini yumsa görünen kötü belalı kabuslar gibi zamanın hırsızlığı.. yollar vurup ta kaçan, vurulup ta ortada kalan aşklarla dolu.. hepsi bir ihanet.. hepsi bir hayal/et.. kalbi kırılmış ağlamaların.. güne güneşe saramam seni.. acımı.. acıyan yanımı.. ruhu sarsmış sarmış kara delikler derinliği; beklerken vurulmanın çaresizliği.. oysa sana en mahrem sırlarıyla çocukluğum birikti.. sen; bir avuç yıldız öykümsün.. bir çocuğun kurduğu düşsün.. uzak vakitler arifesi.. yokluğunla nefes nefese kalma cesareti.. umudundan vurdum karaları.. yağmurum, sana sakladım içimin en kurak toprağını.. ekilmemiş, biçilmemiş, ayak basılmamış, yüreğimde coğrafyalarım var keşfedilmemiş.. sesinin ikliminde büyüttüm mevsimlerimi.. beşinci mevsimdir kokun.. ve büyüyor gelişin,çoğalırken gelmeyişlerin.. içimi yaksa da, yanmak arınmaksa.. yanarak arınıyorum yolunda.. umutla! Satır aramsın sen; asla d/olmayan.. şimdi geldin mi.. gelip yüreğimden bunca acıyı çektin mi.. öyleyse şu kanayan yanım niye.. bak bir sela okunuyor.. ben içimde ölen kuşları izliyorum.. ölüyorlar, durduramıyorum.. zaman’ı biçilmemiş zamanlar giydirdim ruhuma; gelişini yine bekliyorum! kuşlar da gidiyor.. bir sela okunuyor duyuyorum.. kırık bir kalem susan sözcükler.. gözlerin büyüyor sevdiğim, çocukluğumu gözlerinde büyütüyorum.. güne açılan gözler güneşi müjdeliyor.. içimde kayıp trenler; hangi istasyona indi son gücüm.. yüreğimin üzerinde yağmur yüklü bulutlar, üzerime yağarsın.. o kadar güçlü değilim.. kesik başlı bir yara, içinden akan sen.. diksem nefessiz kalırsın, aktıkça acısa da canım.. kuşlarda terk ediyor kenti.. bir onlar kalmıştı dost! Hüzünlü bir kanat sesi kendilerini hatırlatan tek fotoğraf.. içimde taş sekiyor, kaç acım doğacak kim bilir.. ben de giden kuşlar gibi terk etsem içimi.. içimden kuşlar göç etse.. sonra avcılara yakalanıp vurulsam.. içim ölse ve bütün ak’lığımla sana uyansam..sana konsam.. en çok kokun’un üzerine kurdum şehirleri.. bir koku gelir.. ve kokun gelince hasat mevsimi durur yüreğimde.. sakladım seni.. sakladım.. kimse bilmiyor.. adının altına gömdüm; s(an)cımı! Biri çalmış iç çekişliliğini dayanmanın.. gider misin gerçekten; yaşıyor oluşluğumu da alıp.. içine hapseder misin bu canı ardından kalan yetimliğimin.. tamam git!meden bil ama.. gidişinin ardına saklanmış bir çocuk düşer yüreğinin üstüne, oynadığı oyundan.. sen benim yıldız öyküm değil misin.. onları da götür, göğümü de al.. ucan kuşları.. çünkü ardında kalmaz bir “yaşamak”.. satır aramsın sen asla d/olmayan.. belki de.. hani belki.. olmaz da belki işte.. yok ama! bil(m)iyorum.. ardında sanık kalır her şey.. gemileri döndürür tek bir kelimen.. hadi bir “belkim” ol! kimse bilmiyor zaten.. ve sen, zatı en! tamam hadi git, yıldızları da bekletme.. karanlığın kalsın görünmez o zaman yaramdan akan düş kırıklıkları.. git.. üç harf.. aşk gibi.. ana gibi.. söz gibi.. sen gibi.. ben gibi.. gam.. acı.. yok.. kalsın..yokluğun kalsın.. sen git.. bir yıldız öyküsü daha vur/ulsun.. git.. dur/ma.. bak/ma.. ağır olur canın, yani canım, yanmasın.. bütün yanmalar bana kalsın.. külden yapılan hisarıma adını verirler.. sonra yıldızlar döner bakarsın.. kim bilir belki sen de.. sen de adımı sayıklarsın.. ve bir çocuk doğar yeryüzünde, biraz sen kokar.. yetim kokar yüreğinden.. belki “belki/im” olursun.. kendini vurduğun gibi dönüp beni de vurursun.. asi & stan...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © asivemavi36, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |