..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeşçesine...
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > Esin ARDIÇ




3 Ağustos 2006
Öylesine Bir Akşamüstü  
Esin ARDIÇ
durağan bir günde hiç bir şeye "sahip" olamamışsam da , saydığım sayamadığım yada beynimde netleştiremediğim bir milyon soru işaretinin "sahibe"si olarak evime döndüm yürüyüşten.


:BEBD:



Durağan bir gündü, sahilde uzun bir yürüyüş yapmış, havanın nerdeyse kararmaya yüz tuttuğu saatlerde Bakırköy meydanından sahile doğru inen cadde üzerindeki çiçekliklerin kıyısına oturmuş sigara içiyordum. Hafta sonuydu ve oldukça kalabalıktı. Birden yoldan gelip geçenler durup, çevremde toplanmaya başladı. İzleyicilerin bakış noktası tam da arkamda bir yerlerde sabitlendiği için dönüp bakmakla bakmamak arası bir tereddüt yaşarken yanıma diz çöküp oturan genç elindeki telefonu gösterip:

"Bakışlarını kaçırıyor şımarık,çekemedim "dedi.

Merakım katmerlendi, dönüp baktım. Çimlerin ortasında iri yarı ve birbirinden gösterişli, cinslerini daha önce görmediğim ve bilmediğim iki köpek sahiplerinin yanında, doğal ihtiyaçlarını
giderecek alan belirlemeye çalışıyorlardı. Bir tanesi köpekten çok orta boy bir aslanı andıran heybette ve çalımdaydı. Onca kalabalık onları umur etmiş izlerken ne bay "sahip", ne de köpekler toplanan kalabalığı umursamıyor, herhangi bir tedirginlik ifadesi arzetmiyorlardı ama ben izleyen kalabalığın içinde olmak düşüncesinden rahatsız olup, kalktım yürümeye başladım yeniden.

Bir kaç mağaza vitrinine takıldım. Şu bir kaç günki sıcak dışında sezondan ben bir şey anlamasam da, yaz sezonu bitmiş, sezon sonu indirimleri başlamıştı. O vitrin, yok şu vitrin bakınıp giderken az ilerde bir kalabalık gördüm. Herkes toplanmış merakla ortadaki bir "şey" e bakıyorlardı. Ayılan bayılan mı var, ne de olsa sıcak ah vah diye düşünüp yaklaşırken bir baktım az önceki bay "sahip" ve köpekleri.

Bir düşüncedir aldı beni. Garip olan ben miydim,izleyici kalabalığı mı yoksa bay "sahip" mi? Diğerleri ne de olsa hayvandı ve o yüzden bu ikilemin dışında kalıyorlardı.

Düşünce boyutu bir: Bay "sahip", gezdirdiği iki hayvanın izlenme oranının yüksek oluşundan ve bu izlenme oranından pay edinebildiği için, daha açık ifadeyle, egosunu tatmin için mi o iki hayvancığı bu kadar kalabalık bir caddede gezdirmekteydi?

Düşünce boyutu iki: Bay "sahip" ilginç iki köpek yanında bir de yeterince tatmin olmuş bir egoya sahip olduğu için mi yol boyunca onu izleyen bu kalabalıktan rahatsızlık ve tedirginlik duymamaktaydı?

Düşünce boyutu üç: Bay "sahip" konumunda olmak, yani bir izlence olmak düşüncesi bendeki hangi duygu nedeniyle bana rahatsızlık vermekteydi?

Düşünce boyutu dört: Benim gözümle bakıldığında altı üstü doğal ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan iki hayvanla bay"sahip" olarak görülen bu olayda benim dikkatimden kaçan ama insanları bu kadar cezbeden, olayı bir izlence haline dönüştüren nokta neydi?

Düşünce boyutu beş: Yoksa benim dışımda herkes çok derinlerden hayvan sevgisiyle yoğrulmuştu da ben bir sevgisizlik abidesi miydim?

Sonuç olarak; durağan bir günde hiç bir şeye "sahip" olamamışsam da , saydığım sayamadığım yada beynimde netleştiremediğim bir milyon soru işaretinin "sahibe"si olarak evime döndüm yürüyüşten.







Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın anılar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gidiyorum...
Bekliyorken...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ermiş, Sörfçü, Patron, O ve Ben
Susmak Üstüne...
Daha mı Kolay Hüznü Anlatmak?
Kırılma Noktası
Yine De...
Şimdi Neye Yarar ki Sitem...
Söyleyemedim
Yağmura Teslim Zamanlar
Bir Hayat Kayar Ellerinizden
Her Şey Çok Uzaktı...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kınında Saklı [Şiir]
İzi Kalıyor [Şiir]
Yalnız [Şiir]
Uzak Uçurumlar [Öykü]
Garip Bir Öykü [Öykü]


Esin ARDIÇ kimdir?

Deniyorum. . . Yokuşlara rağmen yürüyebilmeyi. . . Tökezlemelere rağmen ayakta durabilmeyi. . . Gidenlere rağmen kalabilmeyi. . . Herşeye rağmen sevebilmeyi. . . Bu arada bir de yazabilmeyi deniyorum. . . .

Etkilendiği Yazarlar:
Aslında her birimiz tanıdığımız,okuduğumuz herkesten topladıklarımızın farklı bir yorumu değil miyiz?


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Esin ARDIÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.