..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilgi sakalla ölçülmez. -Moliere
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Bireysel > Duran Çetin




13 Nisan 2002
Vuslat  
Duran Çetin
O da ne? Her şey birdenbire değişti. Yine güzellikler yaşandı an be an. Mutluluk çığlıkları kapladı etrafı. Sevinç titreşimleri sarmaladı ulaşılmaz mekanları.


:CAHH:
           VUSLAT


     Akşamın ilk karanlığı, bulanık havanın etkisiyle daha kurşuni, daha flu, daha ufuksuzdu. Güneşin son kırıntılarıyla buluşan bulut parçacıklarının renkten renge geçişini, utangaç bir genç kızın yaşadıklarını düşünerek seyretmek güzeldi. Bir an sonra bu güzellikler yok oldu. Bulutlar tekrar yoğunlaştı.
Tülün arkasından dışarıya baktım. Çok net görünmüyordu. Ağacın dalları bir o yana bir bu yana nazlı bir gelin gibi hafifçe salınıyordu.               
     Düşen yağmur damlaları, incecik yapraklara bir müfettiş edasıyla uğradığında, hafifçe sallanıyor; uçları aşağı doğru iniyor. Sanki gökten inen taneciklere hürmette kusur etmemek için, eğilerek selam veriyor. Belki de inen rahmetle olan sevinç raksı bu...     
Yağmur damlası, kadife bir dokunuşla ziyaret ettiği yapraktan kayıyor bir aşağıdakine, oradan da bir aşağıdakine...Toprağa düşünceye kadar aceleci tavırla yolculuğuna devam ediyor...                
Bu aceleci tavır sebebiyle olsa gerek, mahcup ve telaşlı bir görüntü yayıyor çevresine. Buluşmak, sevgilisine kavuşmak; onunla kucaklaşmak... Bunun tatlı mahcupluğu gözden kaçmıyordu.
     Hedefine ulaşmak için, o kadar samimi; içtenlikle kayıyor ki saf, berrak ve temizliğini gururla sergiliyor.
     Bu yolda yürümek kolay değil elbet. Sıkıntılar, engeller, çeşitli hileler, aldanış ve aldatmalar söz konusu. Elini kolunu sallaya, sallaya vuslatı gerçekleştirmek çok kolay olmasa gerek. Bu yol zorlu; meşakkatli, dikenli, sıkıntılı... Bu yolda görünür ve görünmez düşmanlar var. Dost görünen yanlışlıklar var...
     Şuraya bir bakar mısınız? Aman Allah’ım! Vuslat yolunda bunun ne işi var? Birden geliveren nerden çıktığı anlaşılamayan rüzgar, dalları hınçla, hırçınlıkla salladı, salladı...Yapraklar birbirine çarptı; karıştı, iç içe girdi. Damlacıklar hedefini şaşırmış gibi, oraya buraya savruldu. Az önce nazenin salınıştan eser kalmadı. Gelinliği, saçı başı dağılmış, çaresizlik içinde bocalayan bir gelinin olanlara bir anlam veremeyen bakışları gibi anlamsız, ne yapacağını bilemeyenin davranışları gibi telaşlı bir şekilde, olan biteni anlamaya çalıştı.
     İki sevgilinin buluşmaya doğru giden yolları üzerindeki güzellikleri seyretmeye tahammül edemeyip kıskanan deli rüzgarın yaptığı hiç anlaşılır gibi değildi.
“Madem benim olmadı, başkasının da olmasın” diye, uzaktan izlediği vuslatın güzelliğine, gizemine mi engel olmak istedi.
Yoksa kendisinin kucağında alıp getirdiği damlacıkları başkalarıyla paylaşamayacak kadar kıskançlık histerisine mi tutuldu.Durun hele! Benim izin verdiğim kadar vuslat mı, demek istedi.
Öyle yada böyle, bu deli rüzgarın yaptığı da makul karşılanamazdı doğrusu. Bu işe herkes çok bozuldu: yapraklar, damlalar, bulutlar ve en önemlisi kucağını sonuna kadar açmış bekleyen toprak.
O da ne? Her şey birdenbire değişti. Yine güzellikler yaşandı an be an. Mutluluk çığlıkları kapladı etrafı. Sevinç titreşimleri sarmaladı ulaşılmaz mekanları.
Deli rüzgar, yorgun bir savaşçı gibi sakinleşti.Yaptığının yanlış olduğunu anladığından mıdır, yoksa utandığından mıdır? Yaptıklarından vazgeçip, doyumsuz güzelliği seyretmeye çekildi. Belki de hasretini içine atıp, büyük vuslatın dayanılmaz güzelliğiyle avundu.
Büyük vuslat; buluşma: rahmet ve toprak.


          




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın bireysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
umutların bittiği yer
Öte Dünya
Bir Garip Yolcu
Sel
Komseri yolla
Honça
Çayın Parasınıı Ver

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Küp İçinde Küp
Çerçi
Ay Tutulması
İhtiyaç Anında Kırınız
Ocak
Sorgulama
Yağ desen yağ değil
Konya Dönüşü
Son
Tartalım Abi!

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ölüm [Şiir]
Özgür Çocukluğumuz [Şiir]


Duran Çetin kimdir?

1964 Konya doğumlu, öğretmenlik yapıyor. Hikaye ve roman çalışmaları devam ediyor. Yayımlanan kitapları: 1. Bir Kucak Sevgi, Öykü, Beka Yayınları (2. baskı) 2. Güller Solmasın, Öykü, Beka Yayınları (2. baskı) 3. Bir Adım Ötesi, Roman, Beka Yayınları 4. Kırmızı Kardelenler, Öykü, Beka Yayınları (2. baskı) 5. Yolun Sonu, Roman, Beka Yayınları 6. Portakal Kızım, Roman, Beka Yayınları, (2. baskı) 7. Sana Bir Müjdem Var, Öykü, Beka Yayınları 8. Gözlerdeki Mutluluk, Öykü, Beka Yayınları 9. Toprak Gönüllüler Roman, Beka Yayınları

Etkilendiği Yazarlar:
Ömer Lekesiz, Mustafa Kutlu, Necdet Ekici


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Duran Çetin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.