Yaşamın her anı hakkını ister. -Goethe |
|
||||||||||
|
Dürüstlük çok zor elde edilen erdemliliktir. Ne ahlaksızlar vardır. İşleri güçleri çalmak çarpmaktır. Hele her türlü pisliği yapıp, yaptıklarını dindar görünerek örtmek isteyenler yok mu? İnanın bu tip insanlara kahrolurum. Tanıdığım biri var. Adam hiçbir Cuma namazını kaçırmaz.. Böyle davranan birinin kaçak elektrik kullanmasına ne dersiniz. Kaçak elektriği nasıl kullanıyor mu? İnanın ben de hayretler içinde kaldım. Zira elektrik sayacını ters döndürerek bunu başarıyor. Yılların yetki belgeli elektrikçisiyim. Bin dokuz yüz elli altıdan beri. İnanın mühürlü bir sayaç nasıl ters döndürülür bilmiyorum. Cahil kalmamak için araştırıp öğreneceğim. Elektrik indeks memurları kaçak elektriği tespit ettiklerinde yasal işlem başlatacaklarına kullanıcıyla anlaşıp rüşvetlerini aldıktan sonra, hiç bir işlem yapmadan çekip gidiyorlardı. Yukarıda sözünü ettiğim Silivrili tiplerden biri yakalandığında Bedaş müdürünü yeminlerle kaçak elektrik kullanmadığına inandırmaya çalıştığını gördüğümde hiç şaşırmadım. Zira bu adamın evinde dört adet dört rezistanlı elektrik sobası kullandığını ve benden daha az elektrik faturası ödediğimi biliyordum. Silivri’nin yeni sayılacak Bedaş müdürü, kaçak elektrik kullananlara karşı ilk mücadeleyi indeks memurlarını değiştirerek başlatmıştı. Bu yöntemle kaçak elektrik kullananlara karşı büyük başarı elde etmişti. Peki Büyükçekmece’de kaçak elektrik kullanalar yok mu? Bedaş müdürlüğünce bunun tespiti çok kolay. Ana sayaçtaki rakamla tüketim faturalarının toplam rakamı birbirini tutmuyorsa kaçak elektrik olayı ortaya çıkar. Koca bir ilçede kaçak elektrik taramaları çok uzun sürer. Üstelik indeks memurları ile kaçak elektrik kullananların rüşvet karşılığında anlaşmaları olasılığı var. Bunun en kolay yöntemi her hatta sayaç konulması. En çok kaçak elektrik olan hatlarda tarama hemen başlatılır. Ya da kaçak elektrik taraması yapacak olan elemanların düzensiz aralıklarla kaçak taramaları yapmaları sağlanmalıdır. *** Yılların gazetecisiyim. Bu güne kadar emeğimin bedelini yalnızca Demokrat İzmir gazetesinden aldım. Eskilerin deyimiyle hep Hilaliahmer menfaatine, yani hep karşılıksız yazmayı sürdürdüm. Amacım hep suskun halkımızın söyleyemediklerini o suskun insanlar adına yazıp gündeme taşımaktır. Bu konularda elde edebildiğim başarılar beni vicdanen mutlu etmiştir. Eski film artisti Oya Akdoğan’ın devlet adına el konulmuş Star televizyonundan ve Star gazetesinden aylık olarak aldığı söylenen 150 artı 10 milyar, toplam yüz atmış milyon lirayı gazetemiz Manşet’te okuyunca inanın dudaklarım uçukladı. Bu durumlarda halkımızın ağzından şu sözler dökülür. “Sen neymişsin be abi” Ablamız abi olmadığından bu cümlede küçük bir değişiklik yapmak gerekir. Sen neymişsin be abla. Bu iki kuruluş devlet eline geçtiği için yapılan bu sorumsuzca ödemelerde saçı bitmemiş yetim hakkı vardır. Bu hakkı yerken Oya hanımın vicdanı rahatsa afiyet olsun demekten başka elden ne gelir. *** Yine deprem yine can kaybı. Böyle orta dereceli depremlerde bile evler yerle bir oluyorsa gerekli önlemleri almak için daha ne bekleniyor? Daha şiddetli bir depremin ne kadar büyük hasarlara ve can kaybına neden olacağı meydanda. Yetkililer ne zaman harekete geçip depreme dayanıksız yapıları belirleyip gereken önlemleri alacak? Yalnızca deprem sigortasıyla bu olumsuzlukların önüne geçmek olası mı? Depremin yıkacağı belli olan evlerin deprem yıkmadan ve can kaybına neden olmadan boşaltılması gerekmez mi? Deprem dedenin dediği gibi evleri deprem yıkmaz. Yapım hataları ve kontrolsüzlükler yıkar. Zemin etüdü yapılmayan, özellikle kolon betonları için iyi karıştırılmama yıkılmaya davetiyedir. Kolon betonlarının mutlaka bu konuda uzmanlaşmış olan beton şirketleri tarafından dökülmesi sağlanmalıdır. Kürekle karıştırılan harçlarda çimento eşit dağıtılamadığı için her zaman büyük risklere neden olmaktadır. Ey yöneticiler!!!! Deprem dedeye kulak verin. Harekete geçmek için daha fazla beklemeyin. Zira uzmanlara göre deprem davul zurna ile geliyor. Özcan Nevres
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Özcan Nevres, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |