İnsan gülümsemeyle gözyaşı arasında gidip gelen bir sarkaçtır. -Byron |
|
||||||||||
|
Televizyonda kanal kanal gezip patlamadan sonraki haberleri izliyorum. Patlamada ölen günahsız insanların cenaze törenlerini ve yakınlarının gözyaşlarını izlerken içim burkuluyor. Hani derler ya içim kan ağlıyor. Benimki de aynı şey. Gerçek anlamda insan olanın böyle bir vahşeti yaşatmaya vicdanı elverir mi? Ne yazık ki her iki ayağının üzerinde yürüyen gerçek insan olamıyor. Tarih boyunca dünya nice din savaşlarına sahne oldu. Anadolu Selçukluları az çekmedi Haçlı Seferlerinden. Tam sekiz kez Avrupa'nın neredeyse tüm ülkelerinin savaşçıları birlik olup yürüdüler Kudüs için Anadolu'nun üzerine. Sayı üstünlüğünün avantajıyla acımasızca: Nice insanlar canlarını yitirdiler o fanatizmin neden olduğu savaşlar yüzünden. Sonuç ne oldu. Bunca canların yitirilmesi uğruna ellerine ne geçti? İşte Kudüs orada. Yine din kavgaları yüzünden canlar yitiriliyor. İnsanların doyurulmasına, iş güç sahibi olmalarına yarayacak servetler silahlanmaya aktarılıyor. İnsanların fakirleşmesi kimin umurunda? O kutsal sayılan tüm şehirler din ırk renk ayırımı yapmadan insanlığa armağan edilemez mi? Amaç Tanrı'ya kulluksa bu din kavgaları niye? Tüm semavi dinlerde ilk insanın Adem ile Havva olduğu kabul edilmektedir. Bu durumda tüm insanların kardeş olduklarını kabul etmek gerekmez mi? Kardeşlerin kardeşlerine kendi inançlarına uymuyur diye yaşam hakkı tanımamalarının neresi doğru? Din farklılığı nedeniyle bu vahşetleri yaratanlar ve yaşatanlar insanlığın yüz karasıdır. Tarih onları af etmeyecektir. Bu Genç Partiye ne oluyor? Boyalı basın her gün nerdeyse tam sayfa Uzan'ların üzerine gittikçe Cem Uzan'ın genç Parti'sinin gücüne güç katıyor. Son olarak Antalya'da çeşitli partilerden kopan bin beş yüz kişi Genç Partiye girmişler. Geçmişte boyalı basın bir mazlum yaratmıştı. İşte o yaratılan mahzun kişi Demokrat Parti'den sonraki yılların en büyük başarısına imzasını attı. Her ne kadar oy oranı ANAP'ın aldığından düşükse de milletvekili sayısına göre en büyük payı aldı. Cem Uzan'a yapılan saldırılar da yeni bir mazlum yaratılmasına neden oldu. Eğer açılan davalar Cem Uzan lehine sonuçlanırsa kim Tutabilir Cem Uzan'ı. Görünen o ki geçen seçimdeki gibi en büyük sürprizi yine Cem Uzan'ın partisi Genç Parti yapacak. Hele Türkiye'nin kalbi Ankara'nın Büyükşehir Belediye seçimlerini kazanırsa, AKP nin vay haline. Sayın Manşet okurları. Turizm bacasız fabrikadır. Ne yazık ki bölgemizde turizmin değeri yeterince anlaşılamamış ve anlatılamamıştır. Konuştuğum bazı kişiler bölgemizde turistlerin ilgisini çekecek hiç bir antik yerimiz yok diyorlar. Geçmişte Menemen'de de turistlerin ilgisini çekecek yer yok sanılıyordu. Araştırmalara başladım. İşe önce Arkoloji Müzesi Müdürlüğünden başladım. Müzenin müdürü rahmetli Hakkı Gültekin babamın kadeh arkadaşıymış. Nevres Ahmet Kahyanın oğlu olduğumu öğrendiğinde bana daha çok itibar etti. Görevli olan arkeologlara bana yardımcı olmalarını söyledi. Her sıkıştığımda müzeye gider ve arkeologlardan istediğim bilgileri alırdım. EOLİ federasyonunun kurduğu on dört site devletinden on tanesinin Menemen'de (Aliağa'nın Menemen'e bağlı bir nahiye olduğu dönemde) olduğunu öğrendim. Baş devlet Larissa'da çektiğim çok güzel bir resmi kartpostal büyüklüğünde tab ettirerek İzmir Millet vekillerine parti farkı gözetmeksizin bayram tebriği olarak üzerine bir not düşerek gönderdim. Buruncuk dağı üzerindeki tarih hazinesi Larissa sizlerin ilgisini bekliyor. Diğer bayramda ise Ege'ni Abant'ı olarak nitelenen Karagöl'ün bir resmini Egenin Abant'ı Karagöl sizlerin ilgisini bekliyor diye gönderdim. Çok etkili olmuştu. Sonunda Menemen üçüncü sınıf turistik yerler listesine alındı. Bunun sonucunda Menemen'in en önemli tarihi eseri Taş Han büyük bir titizlikle restore edildi. Sırada Bedesten var. Evimdeki işler yakında bitecek. Bittikten sonra da çevremizin antik eserleri hakkında araştırmalara başlayacağım. Bu konuda bana yardımcı olacaklara bu sütunlarda şimdiden teşekkür ederim. Özcan Nevres ozcannevres@portakalofis.com
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Özcan Nevres, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |