Mermere sıkışmış bir melek gördüm ve onu özgürlüğüne kavuştuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo |
|
||||||||||
|
Nazlı, Eylül, Mihriban, Esra, Müzeyyen olarak okusa da severdim… Adım ne olursa olsun ismime aşık olurdum ki ben zaten bi kere… Herkes az çok sever ismini zaten; ama ben çookkk büyük tutkuyla seviyorum biliyorsun. Bir şey söyleyebilir miyim sevgili günlüğüm bak buradan anla ismime verdiğim önemi. Biri veya birileri mesaj yazarken küçük harflerle başlarsa ismimi yazmaya, kim olursa olsun cevap dahi vermem. Yazarken bir daha anladım ki ismime çok vurgunmuşum. Rahmetler olsun Babacığıma… Aşk işte; insanın ismine aşık olması büyük nimet, diğerlerini var sen düşün. İsimle başlıyor ya hayat, kulağına okunan ilk iki sesten biri ezan ve adın, bu çok büyük bir şey… Sen aşkı ne sanırsın sevgili günlüğüm✍🏻 ? Aşk insanın kendisidir… Kendinden başkasını sevmek diye düşünürsen aşkı eğer; kağıt mendilleri koli koli stokla koy baş ucuna… Kendi değerini, kendi bedeninde yitirirsin öncelikle..! Kendine en büyük saygısızlığı yaparsın haberin ola! İnsan hallerinden bahsettikçe ben, belki de sevgili günlüğüm ✍🏻 üç kere damağını çekip, akşam namazından sonra iki rekat şükür namazı kılarsın insan olarak doğmadığın için gibi hissiyat ulaştırdın duygularıma. Doğru mu hissettirdin? Konuyu değiştirmek gibi olmasın ama daha Kargı’yı yazacağım✍🏻 Palamutbükü Ovabükü Knidosu yazacağım yaaaa ay çok heyecanlandım verdin yine coşkuyu Hayıtbükünü de elbette dediğim gibi cumartesi günü sınavımız var Fransızca A 2 onu bitirelim hemen başlarız Hocamız ve değerli arkadaşlarımla olan fotoğraflar ile aradan zaman geçsede çoğu kereler yazmak istesem de, yazmadım! Sor niye diye! Sor sor sor sevgili günlüğüm✍🏻 yazmak öyle büyük bir durum ki yazarken ve yazdıktan sonra epeyce bir zaman çıkamıyorsun aralarına seni alan duygu durumundan… Uzun lafın kısası masada gramer kitapları bana bakarken ben ise yoğun duygulardan kolay kolay geçiş yapamıyorum un, une, des’ ler ve dönüşlü fiiller veya renklerin ülkelerin m, f, hallerine… Ve tüm bunlarla birlikte İstanbul Boğazı Seçme Elemelerine son dakika hazırlanmak! Bir de biliyorsun ki sürekli kulağım iltihaplanıyor hamdolsun halime, şikayetçi değilim Allahım. Evet ya gözlerim doldu bak yine geçen perşembe günü Kbb doktorum on gün yüzmemi yasakladı. Susuz kaldım sevgili günlüğüm✍🏻 anlıyor musun beni ? Kulaçsız, ayak vuruşsuz kaldım. Nefesim daralıyor her kulağımın rahatsızlığında ama neden ve niçin beni buldu demekten sakınıyorum Rabbimiz kalbimin ne denli üzgün olduğunu şüphesiz ki biliyor ve şüphesiz ki bunda hayırlar vardır benim için. Amenna Yarabbi… Verdiğin tüm nimetlerin yanında, vermediklerindir daha çok şükrünü ettiğim. Ve işte nasıl Datça esmesin duygularıma İstanbul’da akşam ezanı okununca az evvel Datça çınlattı kulaklarımı. Esti önce dalga dalga serinliği, sukuneti verdi yüreğime, o mavi o turkuaz o sevgi yolu o her sabah tanıdığına tanımadığına günaydın diyen sevgi dolu insanları nasıl özlemeyeyim hım sevgili günlüğüm söyle hadi; nasıl özlemeyeyim? Şezlongta ayaklarım toprağa basarken sıcaktan ortalıkta göremediğim karıncaları hayal ediyorum. Ekimde Allah kısmet ederse yine aynı otelde, yine aynı şezlongta yine ayaklarımı basacağım toprağa ve karıncaları bekleyeceğim. Karıncalar geçecek ayaklarımın üzerinden minik bedenleriyle, ayaklarımız aracılığıyla havadan sudan konuşacağız, baktım gelmiyorlar taze incir bulup buluşturup bırakacağım toprağa; yollarını gözleyeceğim havadan sudan sonra bugünün tarihini yaz bir kenara sevgili günlüğüm✍🏻 bugün Bulgurlu pazarında taze incirin kilosu ikiyüz elli liraymış😅 sormadan almış bulunduk, eh afiyet olsun… Efendim? Birini dondurucuda Ekime kadar sakla mı dedin! Haklısın, kalbimi okudun. Madem Datça dedim, madem Karınca ve gelmezlerse incir bırakırım toprağa dedim, birini onlar için atalım dondurucuya. Sevgili günlüğüm Ekim’de de dinleriz değil mi Desesperado’yu Datça sahilinde, sevgi yolunda? Kasım’da da Desesperado Aralık, Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve 11 Mayıs’ta Doğum günümde de dinleriz. Dört mevsim Datça ve Desesperado.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hülya Kırklaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |