..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsan özgür doğar, ama her yanı zincire vurulmuştur. -Rouesseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




21 Ekim 2022
İttifaklar Birer Referans Noktasıydılar 73  
Bayram Kaya
Kolektif alan; kolektif etki ile yardımlaşıcı inşa kalıbını kotarır bir alan-hacim yönlendiricisidir. Kolektif alan kolektif bağlaşımlı düzenlemeler üzerinde ve kolektif bağlaşım içinde enerjiye akış yaptırıcı bir etkidir.


:CFA:
Açlık yönelimine bağlı olgusal akışlar daima dışta doğanın ve başka tür hayatların şu veya bu nedence engelleriyle kesişirler. Yani açlığın olgusal eylemle kıldığı kişinin tutumları dıştan frenlenir. Böylece fren sürtünmesi nedenle oluşan enerji dönüşümleri nedeniyle özne enerjisi içinde kayıplar yaşandığı gibi özne enerjisine güç katılması da olur.

Yeryüzü bize boyun eğmediğinden olacak ki açlık yönelimi dıştan frenlenir. Fren enerjisi ısı gibi enerji kaybına neden olacağı gibi yan yana birlikte bağıl hareket etme gibi dönüşen bir bağ enerjisi ortaya koyan yönelim enerjisine de dönüşecektir.

Sizden çevresel etkiler üzerine bindirişler olduğu gibi, çevresel etkilerden de sizin açlık eylemleriniz üzerine bindirişler olur. Böylece çevresel etkiler açlık yöneliminizi daha bir biçimlerler. Çevresel biçimlenmeyi ortaya koyan etkiler içinde hemcinslerin de bir kolektif etki payları vardır.

Çevreden eklemli enerjiler ortak özellikler yöntemine tabi olacak bir seçme ayıklamaya dönüşürler. Ortak özelliğe bağlı seçme ayıklama durumları türlü biçimde ortaya çıkar. Maden filizleri gibi, tuz ya da su yatakları gibi ortak özellik bileşim ya da kümeleri vardır.
Bir arada küme ya da bileşim olmanın öznel ve fizik kimya gibi nesnel yasaları vardır.

Çevrenin kıt kaynakları nedenle bir arada küme olan tilkiler, yine bu ortak özellik nedenle birbirinde kavgalı şekilde ayrılırlar. Yine fizik kimya yasaları nedenle +nın, + yı itmesi gibi birbirini iten türden birçok çekme itmenin, seçme ayıklama standartları oluşur. Kolektif bileşim nasıl bir ortak özellikler seleksiyonudur?

Groteski mana anlamalı ortak özellikler seçilisi içinde sıklığı tekrar edilen duygudaşlık yinelemeleri öznelerin ortak tepkisel cevaplarına dönüşürler. Küçümsenip “madde mananın” önüne geçiyor denen türdeki söylemlerden bir olan “açlık-mide” ikilemi içinde nereden nerelere geliyoruz.

Oysaki açlık ta mana da birbirine dönüşlüdür. Somut, soyuta; soyut ta somuta dönüşür. Somut bir masa biçim ve işleviyle; nesne özellikleriyle sizde masa algılı bir mana anlayışına dönüşüp, soyutlaşır.

Masa algısını veren mana kafanızda üçayaklı masa, dört ayaklı, camdan, demirden balçıktan, yuvarlak, köşeli masa; laboratuvar masası gibi içince amaçlarla oluşan mana düşüncesi de müdür masası olarak uygulamaya konmasıyla da, soyut olan somutlaşmış olur.

Açlık eylemiyle kesişen fren etkili engeller, ortamın kaotikleri olsalar da bu kaotik enerjiler içinde kolektif hareket gibi soyut etkinin, kolektif eylem alanlı bileşim sel somut güzelliği de ortaya çıkar.

Kolektif alan yardımlaşan inşa kalıbı nedenle bir alan-hacim yönlendiricisidir. Kolektif alan, kolektif bağlaşım düzenli, kolektif polar bağ içindeki enerjiye akış yaptırıcı bir etkidir.

Kolektif sistemin içinde görevdeşlik dediğimiz sinerji etkisinin, kolektif birim zamandan kaynaklı bir elektrik sel geçiş akısı vardır. Görevdeş akının da sisteme manyetik alan yansıması vardır. Manyetik alan taşıyıcısı mana kişiler üzerinde elektriksel etkilerle (yansıma etkilerle) kişilerdeki kolektif özne bilincini oluşur.

Hayat için, mananın önüne geçiyor diye önemsemediğimiz açlıktan ötesi yoktur. Dahası açlığın dıştan sebep olduğu kolektif düzenletil kuralları da yepyeni bir mana anlayışıdır. Açlık organizma için bir mana iken, bu kez açlık etkisi dışta, açlığın yönelimleri olan saldırma, karnını tutma gibi somut olur.

Açlığın mana önüne geçmesini bırakın, aksine açlığın dışta yaptırdığı düzenleşimler, yepyeni bir mana anlayışına sebep olurlar. Ve mana açlıkla, açlık manayla eş anlı olarak vardır.

Yani hayatın düzeni insana göre "içince" bir mantıkla değildi. Meyve bizim için bitmediği gibi, yeryüzü de bize boyun eğmiyordu. Bu algıların nedeni bunların köleci bir anlatım dili olmalarıydı. Ve bu söylemlerin köleci düzene hizmet etmeleriydi.

Yeryüzü insana değil yasalara boyun eğiyordu. Kolektif akıl bu yasaların bilincine varıp; bu yasalar üzerinde kısmi bir kontrolü eline geçirir. Kolektif güç ele geçen kısımla bizim için olmayan yeryüzünün kısmi bir egemeni oluyordu. Egemence algımız da yanlış bir biçimde yeryüzünü “bizim için kılıyordu”.

İçince anlayış algısı enerji akışı yapan çekim (açlık) alanına tabiiydi. Açlık gibi çekim alanına tabiilik te zorunlu çekim alanı bağıntısıydı (manaydı). Çekim alanındaki mana bağıntı, zorunlu bir içinceci öznel bağlamlar yüklemesiydi. İşte bu bağlamlar zorunlu bir yansımanın köleci algılı anlatım biçimleriydi.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölçü 2
Ölçü 3
Ölçü 1
Ölçü 4
Hemcinslerin Tarihi 11
Hemcinslerin Tarihi 14
Hemcinslerin Tarihi 6
Hemcinslerin Tarihi 12
Hemcinslerin Tarihi 13
Hemcinslerin Tarihi 9

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bildin mi? III [Şiir]
Ayrılık Nedir? [Şiir]
Bildin mi? [Şiir]
Bildin mi? II [Şiir]
Bülbülü Öldürmek [Şiir]
Hata Yapmak [Şiir]
Asuman [Şiir]
Ne Devletsun Ne Devletlu [Şiir]
Köle 2 [Şiir]
İçimizdeki Yabancı [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eğitimci. 1950 Mucur / Kırşehir doğumlu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Bayram Kaya, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.