..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Aşkın aldı benden beni. -Yunus Emre
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Toplum ve Birey > Ahmet Zeytinci




28 Nisan 2021
Başınızın Etini Yiyenler Ara Sıra Perhiz Yapsa  
Ahmet Zeytinci
Kimi zaman çok yakınındaki insanlar yer insanın başını... Kimi hanımı, kimi zaman çocukları, kimi zaman anası, babası ya da yakın akrabaları yer insanın başının etini... Bunalırsınız, sıkılırsınız, sıkıldığınızı da kimselere anlatamazsınız, başınızdakileri de atlatamazsınız...


:FFD:
Çok mu sizin de başınızın etlerini yiyenler... Hayır o güzelim yemekler varken, salatalar varken, tatlılar, içecekler varken niye başınızın etlerine dadanır bir sürü insan? Yoksa, yoksa siz de birilerinin başının etini yiyorsunuz da sonra onlarda sizin başınızın etini mi yiyor... Böyleyken böyle mi oluyor?

Kimi zaman çok yakınındaki insanlar yer insanın başını... Kimi hanımı, kimi zaman çocukları, kimi zaman anası, babası ya da yakın akrabaları yer insanın başının etini... Bunalırsınız, sıkılırsınız, sıkıldığınızı da kimselere anlatamazsınız, başınızdakileri de atlatamazsınız...

Bazı zaman çalıştığınız iş yerinde patronunuz başınızın etini yer... ''Oğlum bu gün yine iki dakika yirmi iki saniye geç kaldın, gözüm üzerinde bilmiş ol.'' Halbuki bilmez ki ya da bilir bilmemezlikten gelir, iki dakika geç gelirken akşam yirmi dakika geç çıkmışsınızdır...

Başımızın etlerini yiyenlere sesleniyorum ''Ara sıra perhiz yapsanız başımızın etini yemek yerine güzel güzel kuru fasulye pilav yeseniz mesela ya da patates kızartması veya köfte yeseniz ne bileyim yanında sütlaç, hanım göbeği, dilber dudağı filan yeseniz.'' nasıl olur?

Bir de şu siyasiler çok sık televizyonlarda görünüp de bütün milletimizin başının etini yemeseler ne güzel olur aslında değil mi? Meşhur atasözüdür ''Çok muhabbet tez ayrılık getirir.'' demiş atalarımız. Hangi atalarımız mı? Onu da siz bulun canım bir zahmet...

Koyun eti var, dana eti var, tavuk eti var, var da var... Ne gerek milletin başının etini yemeye arkadaşım. Hem de koyun etine, dana etine, tavuk etine karabiber, pul biber, tuz, zencefil her şeyi katarsınız baharat olarak. Milletin başının etini yerken ne baharat ne de başka bir şey eklenir, öyle sadece aramız iyiden iyiye bozulsun diye beklenir de beklenir...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum ve birey kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sizi de Beşikteyeken Kerttiler mi
Biyolojik Çöp Olmayın
Kıroloji Biliminin İncelikleri
Gerçekleri Tarih Yazar Tarihide
Sıkıyor ve Yoruyor Bu İnsanlar Bizi
Ey Türk Esnaf ve Zanaatkârı
Bu Devirde Ne Kaldı
Yapmayın İnsanı Yalnızlaştırmayın
Zahmetli İşler Bunlar
Bu Yazıda Dayak Yerleştirme Bulunmaktadır

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bilgisayar Oyunlarının Gerçek Amacı
Ramazan Kolisi ve Volisi
Karalahana Çorbası Gururumuzdur
Kamera Şakası Şaklabanlıkları
Sosyal Medya Fenamenleri
Dünyada ki Bütün Karışıklıklar Emperyalizme Yarar
İnsanları Yazalım Biraz
Bekle Bizi Mars Sıra Sende
Sam Amcaya Popomla Gülüyorum
Nolcek Bu Fenerbahçenin Hali

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Papatyaya [Şiir]
Babam Eve Her Döndüğünde [Şiir]
O Zamanda Bir Leştiniz [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.