Neredeyse bir yıla yaklaşmıştı küresel salgın dedikleri bir adı da pandemi olan illet. Maskeler üretiliyor ve büyük bir hızla da tüketiliyordu. Her ne kadar bazıları takmamakta dirense de insanlar büyük çoğunlukla kurallara uyuyorlardı.

Sinem hanım da o gün makyajını yapmış, süslenmiş püslenmiş dışarı çıkacaktı. O da bir çokları gibi maske kullanmayı sevmiyordu. Apartmandan çıkana kadar maskeyi taktı, öyle ya komşular maskesiz görmemeliydi, koronaya ayıp olmasa da, komşulara ayıp olurdu. Sokağa attı mı kendini nasılsa koluma takarım diye düşündü... Dışarı çıkınca öyle de yaptı...

Maske artık bilekteydi... Amaaan ne olacak canım, pandemi mandemi hikayeydi, rivayet idi onun için. Maske bileğe geçince bilek rahatsız olmuştu haliyle... Parmaklara döndü bilek ''Bakın şu salak kadına yine ısrar ile benim ve sizin üstünüze taktı bu maskeyi.'' dedi... Parmaklardan serçe olanı ''Anlamıyor anlamıyor yüz defa anlatsan da anlamıyor bu, arkadaşım, bu meret covit midir cavit midir parmaktan girmiyor ki ne salak kadın bu yahu, anlayabilene aşk olsun.'' dedi... Diğer parmaklarda ona hak verdiler...

O sırada uzaktan gelmekte olan polisleri gören Sinem Hanım çaktırmadan hemen maskeyi yüzüne taktı. Allah'tan polisler görmediler, diye de içinden geçirdi, yoksa halim haraptı, dedi kendi kendine. Sonra çıkardı yine bileğine taktı. Bilek parmaklara dönerek ''Yani şimdi bu salağın yaptığı ne sizce, dostlar alışverişte görsün, kendin için takacaksın canım kardeşim kendin için, polisleri görünce tak sonra çıkar, kendini kandır dur.'' dedi... Parmaklarda hak verdiler bileğin söylediklerine...

Artık rahattı Sinem Hanım maskesi bilekteydi. Hem canım ''Ben çok temiz insanım onlar gibi evinde su olmayanlar, akmayanlar gibi haftada bir kere yıkanmam ki ben, günde üç kere banyoya girerim, bana ne yapabilir ki covit denen zibidi, baktım olmadı günde beşe çıkartırım banyoya girmeyi, covit de avucunu yalar.'' diye söylendi kendi kendine...

Bilim Kurulu üyesi değerli profesör ise televizyonda açıklamalar yapıyordu. ''Sayın ve de pek muhterem vatandaşlarımızı maske kullanımı konusunda daha duyarlı olmaya davet ediyorum, hatta çoğu zaman iki maskeyi de üst üste kullanmakta tereddüt göstermesinler.'' diye devam etti... İşte bu haber Sinem Hanımın iyice moralini bozmuştu... Durdu durdu ''Ne yapalım bileğimiz biraz rahatsız olacak çift maskeyle amma artık buna da katlanacağız, polislerde görevlilerde maske kontrolüne geldiler mi koyarım ceplerine üç beş cep harçlığı geçer giderim.'' diye düşünmeden edemedi. Öyle ya çuvalla parası vardı...