Sigarayı bırakalı uzun yıllar oldu. Ben diyeyim on sene, siz deyin onbeş sene, yok, yok demeyin onyedi sene olmuş dile kolay... Tabi ki kimselere tavsiye etmiyorum, hele de gençlere... Çocuklarım içmiyor çok şükür bu da benim büyük tesellim aslında... Ne mutlu bana...

Eşimden dostumdan, arkadaşlarımdan da içen varsa, onlara da baskı demeyelim de duygu sömürüsü yapıyorum. Hem de bayağı bir yapıyorum. Kimi gerçek kimi sallamasyon...

- Bak birader, Hikmetim, hani içtiğin pahalı sigaranın üstünde ki ciğer var ya, inan olsun o ciğer bizim rahmetli Selahattin Ağabeyin ciğeri, baksana ne şekle girmiş sigaradan dolayı, yapma etme kuzum. Yol yakınken dön bu yanlıştan, Sigara seni bırakmadan sen sigarayı bırak...

O da ne dese beğenirsin...

- Benimki keyfe keder. Çok içmiyorum ki...

- Ya oğlum bunun azı çoğu yok. Beş dakikada kanser olursun iki ay yatarsın hastanede, üçüncü ay mortingen, mortu çekersin, diyeyim sana...

- Bana bir şey olmaz ben şerbetliyimdir...

- Sen öyle san. Sigara vücuda girdi mi şerbet merbet dinlemez oğlum... İmam seni musallaya yatırıp da er kişi niyetine dedi mi, işin biter...

- Sen de içtin bu mereti şimdi bana gücün yetiyor...

- Keşke hiç içmeseymişim, bıraktım ya sen ona bak...

Başka bir gün başka biri ile teşrik-i mesaimiz yine sigara üstüne...

- Bacım gel bırak şu sigara denen mereti de sağlığını kazan.

- Bırakacağım da doğru zamanı bekliyorum.

- En doğru zaman şimdi bacım. Lamı cimi yok. Ya da lamı var cimi yok da olabilir. Hatta ve hatta lamı yok cimi var da denilebilir... Böyle değişik kombinasyonlar yaptım sana bak sigara denen mereti bırakman için, bunu da herkese yapmam...

- Abi çay ile kahve ile bir de yemeklerden sonra çok iyi gidiyor yahu! Müthiş kafa yapıyor...

- Ama yavaş yavaş da ölüyorsun. Hem sen bilmiyor musun, bunun bir adı da tabut çivisidir. Hemen öldürmez de sürüm sürüm süründürür...

- Zaten ölüm bize var her zaman.

- Tamam da bir normal ölüm var bir de sürünerek ölmek var bacım.

- Zaten sürünüyoruz ağabey şu ortamda. Bir de sigaradan sürünelim.

- Gel bırak şunu zaten bütün sigara şirketleri bizden çıktı, hepsi yabancıların.

- Serbest pazar abi onlarda kazanacak.

- Onlarda kazanacak da gel sen şu ağabeyini dinle sen de sağlığını kazan...

- Bırakacağım bırakacağım da zamanı var.

- Menapoza bile erken girersin diyeyim sana...

- Deme be!

- Dedim ki hem de yüksek sesle...

Yine başka bir gün. Halı saha maçından sonra. Arkadaşlarla...

- Hemen yaktınız ha maçtan sonra şu sigarayı...

- Bir saat içmemişiz ağabey fena mı?

- Fena tabi fena hem spor yapın hem de sigara için hiç olur mu?

- Maçtan önce ve sonra nefes açıyor ağabey...

- Halt etmişsin sen, ölüme doğru sen yelken açıyorsun aslında...

- Yapma ağabey bir tane sigara işte...

- Geçenlerde benim komşumun sigaradan sağ ayağını bilekten kestiler...

- Yapma yahu! Bizim de keserler mi?

- Siz de adaysınız işte haliyle...

- Bak şimdi elim ayağım boşaldı...

- Sol ayağı da tehlikede imiş...

- Vah vah vah!

- Vah vah da içmeyin işte oğlum, bunları görünce...

- iyice düşünmeye başladım şimdi ha bırakmayı...

- Düşünceden eyleme geç bence hem de en kısa zamanda...

Başka bir gün de lise talebelerini yakaladım...

- Delikanlılar maşallah hepiniz yakmışsınız bir tane...

- İçiyoruz işte amca ara sıra...

- Oğlum önce tek tek ara sıra içersiniz. Sonra paket taşımaya başlarsınız, o da yetmez üç beş pakete çıkar sonrada kırkına varmadan ya kalp krizinden ya da kanserden göçer gidersiniz...

- Sen hiç içmedin mi sanki amca?

- İçtim, içtim de bıraktım, kötülüklerini bildiğim için sizi uyarıyorum.

- Biz de bırakırız be amca...

- Gelin şimdi bırakın

- Biraz tadını çıkartalım amca, kızlar da erkeklerde aralarına almıyorlar sonra...

- Haaa kızlar erkekler yeter ki aralarına alsınlar öyle mi? Devam ederseniz Azrail de alacak sizi ölülerin aralarına...

- Yapma be amca...

- Bu kanser hastalığı, gence yaşlıya bakmıyor diyeyim size...

- Bize bir şey olmaz...

- Geçen gün komşumuzun Lise son sınıfta ki oğlu kalp krizinden küt diye gitti...

- Deme be amca, moral sıfır oldu şimdi...

- Yazık oğlum yazık size de ailenize de ...

- Bıraksak mı lan Semih, Burak, ne dersiniz? Amca haklı galiba...

İşte böyle kimi zaman arkadaşlarımla, kimi zaman gençler ile sigara üstüne muhabbetlerim. Bırakmalarını şiddetle arzu ediyorum. Bırakmaya da yanaşmadıkları zaman. Gerçek ve yaşanmış olaylar ile harmanlayarak durumu, başına gelecekleri onlara anlatmaya çalışıyorum. Hayatı seven insanların kendilerine yapacağı en büyük iyilik sigarayı bırakmak, ondan daha büyük bir iyilik ise hiç başlamamış olmak...