..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Değişim dışında hiçbir şey sürekli değildir. -Heraklitos
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zeytinci




18 Ekim 2018
Abur ve Cubur  
Ahmet Zeytinci
Çok iyi iki dosttular. Kılıktan kılığa ve şekilden şekle girmek ise onların en büyük özelliği ve meziyetlerinden biri idi... Kimi zaman sarı leblebi olarak çıkarlardı insanların karşısına, kimi zaman patates cipsi, kimi zaman sütlü çikolata, bazı bazı ekmek arası kaşar ya da ikindi vakti okuldan dönen çocukların ekmek üzerine sürdüğü krem peynir olurlardı bu Abur ile Cubur... Sizin anlayacağımız Teksas Tommiks çizgi romanlarında ki karakterlerden bin bir surat gibi şekil değiştirme yetenekleri inanılmaz derecede fazlaydı... Ha bir de eskilerin çizgi filmlerinden Tonton vardı hatırlarsınız ''Hop hop değiş Tonton.'' dendi mi hemen şekil değiştirirdi. Kimileri de Abur ile Cuburu o çizgi filimde ki Tontona benzetirdi...


:AJDE:
Çok iyi iki dosttular. Kılıktan kılığa ve şekilden şekle girmek ise onların en büyük özelliği ve meziyetlerinden biri idi... Kimi zaman sarı leblebi olarak çıkarlardı insanların karşısına, kimi zaman patates cipsi, kimi zaman sütlü çikolata, bazı bazı ekmek arası kaşar ya da ikindi vakti okuldan dönen çocukların ekmek üzerine sürdüğü krem peynir olurlardı bu Abur ile Cubur... Sizin anlayacağımız Teksas Tommiks çizgi romanlarında ki karakterlerden bin bir surat gibi şekil değiştirme yetenekleri inanılmaz derecede fazlaydı... Ha bir de eskilerin çizgi filmlerinden Tonton vardı hatırlarsınız ''Hop hop değiş Tonton.'' dendi mi hemen şekil değiştirirdi. Kimileri de Abur ile Cuburu o çizgi filimde ki Tontona benzetirdi...



Çocuklar ah bu çocuklar, sade çocuklar mı zaman zaman büyüklerde onların büyülü, ambalajlı güzelliklerine kanar ve parasını verip midelerine cumburlop yaparlardı. Sonrada o midelere yapılan cumburloplar kişilere tabi ki yol, su elektrik değil de, kilo, tansiyon, kalp sıkışması, diyetisyen ve zorunlu diyet olarak geri dönerdi hem de ne dönme, belini bükerdi insanların epeyce...



Patates cipsi, ne de güzeldi çocuklara ya çikolata. Sevmeyen çocuk belki binde ya da on binde bir çıkar. Hele o boyalı sakızlar ve şekerlemeler. Sonra gelsin daha beş altı yaşında diş çürümeleri. Abur ile Cubur da kıyıdan köşeden kıs kıs gülsünler o dişleri çürüyen çocuklara. Kızıyorum Abura da Cubura da ''Yeter ya yeter bu kadar sağlıksız beslenmesine aracı oluyorsunuz insanların hem de paralarını alıyorsunuz çok kafamı bozuyorsunuz Abur bey ile Cubur bey.'' Sonra düşündüm kendi kendime. Hiç kimse zorla almıyordu bu Abur Cuburları. Piyasanın içinde onlar da bir oyuncu ve elemandı. Fabrikalar üretiyor, sonra reklamını yapıyor, insanlarda paralarına kıyıp onları güzelce evlerine götürüveriyorlardı. Aslında her şeyin aşırı tüketimi insana her zaman için zararlıydı...



Abur ve Cubur zaman zaman geçici olarak da olsa tatil yapıyorlardı. Ne zaman mı? Tatil yaptıkları en güzel zaman dilimi Ramazan ayı idi. Ramazan Ayında insanlar İslam Dini gereği oruç tuttuklarından gündüz hiç bir şey yemiyor ve içmiyorlardı. Hem mideleri dinleniyor hem de ruhları huzur buluyordu haliyle. Otuz gün sonra Ramazan Ayı bittiğinde ise insanların bir çoğu Abur ve Cubur ile yeniden haşır neşir oluyor ve Abur ve Cubur'un saltanatı yeniden başlıyordu...



Abur döndü Cubura ''Geçenlerde Kamil beyin küçük oğlu Serkan bir girişti bizlere. Okuldan geldi kerata, önce annesinden yağlı ekmek istedi, annesi yaptı eline verdi. Sonra bir gazoz içti, peşine biraz cips yedi, arkasından sarı leblebi varmış dolapta onu götürdü, beş on dakika geçti geçmedi bir de küçük çikolatayı yolladı mideye.'' şaşırmıştı Cubur ve hatta hayretleri bir anda yükselen dolar gibi tavan yaptı. Gözlerini Abur'a dikti ''Bunları kısa sürede yiyen zaten hastalanır be kardeşim mide fesadı geçirir hiç bir şey olmasa bile.'' Cubur başı ile onayladı '' Ertesi gün zaten okulda sürekli tuvalete taşınmış durmuş kerata neredeyse doktora bile götüreceklermiş de sonra düzelir gibi olmuş eve gelince biraz.''



Cubur elini Abur'un omzuna koyarak ''Bak Abur'cum eskiler bu fazla ve lüzumsuz yemek yeme konusunda neler neler söylemiş biraz da onlara değinelim mi ne dersin?'' Abur'da başıyla onaylar ve sözü alır. ''Tabi ki bu konuda bilinçsiz insanları biraz düşündürsek bizden de soğurlar, biz de dinleniriz, belki de emekli bile oluruz.'' Bakalım kimler ne söylemiş. Franz Kafka ''Ağzınızda yemek olduğu an dünyanın tüm sırlarını çözmüşsünüz demektir.'' Fena değildi Cubur. Ünlü İspanyol yazarlarından Cervantes ne demiş.''Yeryüzünde ki hiç bir gıda açlık kadar lezzetli değildir.'' Ha bir de bizimkilerin sözlerine bakalım Hazreti Ali ra. Efendimiz de demiş ki ''Az yemek seni taşır çok yemeği sen taşırsın.'' işte böyle... Alman dostlarımızda kendilerine mal edilen bir söz de ''Göz mideden büyüktür.'' demişler. Hazreti Mevlana'da ''Açlık ilaçların padişahıdır. Açlığı canla gönülle benimse onu hor görme.'' İşte durumlar bu....



İşte böyle sıkı fıkı dost Abur ile Cubur'un hayat maceraları. İkisi de şunu söylüyor her zaman hem çocuklara hem de büyüklere. ''Yahu kardeşim insanlar patates cipsinden tut da leblebiye fındık fıstığa kadar her şeyi yiyecek ama kararında yesinler, yok yemezlerse bu seferde anneleri bize kötü gözle bakıyor sevmiyorlar bizi sonra da Abur Cubur zararlı diye adımız çıkıyor. Diyetisyenlerden de bir dolu fırça yiyoruz. Allah aşkına dengeli beslenin de bu diyetisyenler ile bizi muhatap etmeyin ne olur yahu.'' sonra eklediler hele bir de bu diyetisyenlerin bir Hocası piri var ki Canan Karatay Hoca onun diline düştük mü halimiz perişan ömrü billahi iflah olmayız...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonra Bir Gün
İtinayla Kahve Falına Bakılmaz
Muz Kabuğu ve Merdiven
Onunla Çok Güzel Günlerimiz Geçti
Buradan Sesleniyorum
Böyle İdam Görülmedi
Nenişti O Bizim Gözümüzde Senelerce
Patlıcan Oturtma
Gece Kuşu
Geel Geel Geel

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir İki Gazete
Yedi Paket Birinci
Ay Em Ef Biraderler
Karınca Kararınca
Biri Baharat mı Dedi
Çay Kaşıkları
Güzel Bir İnsan Patates Kızartması ve Gazoz
Ben de Saadet Zinciri Kuruyorum
Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı
Maaşını Soruyorum Söylemiyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]
Pazarola [Şiir]
9. 15 Şemsiyesi [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Bir Papatyaya [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.