"Ne elbiseler gördüm, içinde adam yok, ne adamlar gördüm sırtında elbise yok." -Mevlana |
|
||||||||||
|
Ne bir kahramandı Ama eğil önünde: O bir insandı.'' Resul HAMZATOV İnsandı o Arakanda ki mazlumlar, kimsesizler... İnsandı Hak ve hukuk uğruna savaşırken ölenler... İnsandı, ülkelerinde bağımsız yaşayabilmek için Grozni'de Rus Tanklarına el bombaları ile direnenler... Biz neyiz ki? Biz kimiz ki? Yerde düşene bile dönüp bakmıyoruz da yine de kendimizi cennete layık kullar sanıyoruz... Eşimize, dostumuza, yakınlarımıza veya hiç tanımadıklarımıza bile hava atmayı pek bir beceriyoruz... Lafta en büyük biziz, en büyük bizim takımımız, en iyi biz severiz, en iyi biz yaşarız... Hani yıllar önce MFÖ'nün karizmatik bir şarkısında da vardı ya ''Peki peki anladık, en iyi dalgıç sensin, en güzel sen sörf yaparsın, en uzağa sen gittin, en çabuk da sen döndün.'' Peki yahu, he he he anladık... Dünya'da yaşayan yaklaşık sekiz milyar insanın büyük bir kısmı açlık, yoksulluk, susuzluk ile alçak sürünmeye devam ederken, çok büyük miktarda zenginliği olan her memleketten az sayıda insan dünyada ki kaynakların ve paraların yüzde seksenini elinde tutuyor... Onlarda insan... Var mı merhamet duygusu? Orası işte biraz tartışma konusu... Cesedi kıyıya vuran Suriyeli Ajlan Bebeğin de, Teröristlerce katledilen Mustafa Bedirhan Bebeğin ve daha nicelerinin de herkes kadar yaşamaya hakları vardı, keşke bu kindarların yürekleri bu kadar dar olmasaydı da, oraya da birazcık insan sevgisi ve Allah korkusu girseydi... İnsana saygı göstermiyorsun, sevmiyorsan hele de çocukları... Bir gecede Srebrenitza'da katlediyor isen sekiz binden fazla Müslüman Boşnak'ı ve kimseden çıt çıkmıyorsa sen önce insanlığını sorgula... Gidip de yok bilmem nerede balinalar karaya vurmuşmuş da onları kurtaralım, yok efendim Yeşil Barış adına gemilere tırmanalım, caretta carettalar aman iyi yumurtlasınlar da kıllarına zarar gelmesin... Hooop hemşehrim hoop! Orada dur biraz... Önce can, önce insan... Tamam onları da es geçmeyelim, onlarda ekosistemin bir parçası, ama bu taraftan da insanların canları gidiyor kalmıyor bir parçası... Eşrefi Mahlukat'sın sen Allah'ın diliyle söylersek... O zaman şerefli bir varlık nasıl hareket ediyorsa, sen de öyle davran... Hem cinslerine saldırmak, can almak da neyin nesi... Adem'in oğulları gibi hep birbirimize kin mi güdelim de sonrada üzerimize iki çentik atsınlar, biri mezara, biri hapse... Belki bilge olarak ün salamazsın, kahramanda olamazsın belki, ama insan ol, doğru yaşa, bunu da mı yapamazsın? Yaparsın gibi geliyor bana..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |