..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hata! Klavye bağlı değil. Devam etmek için F11'e basın...
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zeytinci




1 Haziran 2018
Karpuzu Kim Kesecek  
Ahmet Zeytinci
O gün de eve irice bir karpuz alıp gelmiştim. Sevmeye severim de karpuzu, sadece yemesini, kesmesine karışmam, elimi bile sürmem, böyle olunca da hanım beni tembellikle suçlarken lafını da yapıştırır ''Armut piş ağzıma düş, biz keselim sen ye.'' der.


:HIB:
Yaz geldiği zaman favori meyvelerimizden birisidir karpuz, hanımın, benim ve çocukların... Sudur büyük bir bölümü karpuzun. Şeker hastalığı olanlara pek de tavsiye etmezler... Çok fazla yeyip de yattınız mı gece çok tuvalete kalkarsınız... Ah bir de şu çekirdekleri olmasa... Ama ne yaparsınız gülü seven dikenine katlanır, o kadar kusur kadı kızında da olur... Ağza verdiği lezzet her şeye değer...

O gün de eve irice bir karpuz alıp gelmiştim. Sevmeye severim de karpuzu, sadece yemesini, kesmesine karışmam, elimi bile sürmem, böyle olunca da hanım beni tembellikle suçlarken lafını da yapıştırır ''Armut piş ağzıma düş, biz keselim sen ye.'' der.

O gün nasıl olduysa kimseler karpuzu kesmeye yanaşmıyordu bir türlü... Hanım bana dönerek ''Hadi Ahmet beni yanılt bu gün de karpuzu sen kesiver.'' Ben de o sırada kitap okuyorum, gazete de makalelere göz gezdiriyorum. Ne yalan atsam ki şimdi? ''Ya hatun bileğim sakat, ben keserdim ama zevkle, işte öyle durumlar var.'' Sizce hanım yer mi bu numarayı? ''Demin iyi idi birden mi sakatlandı bileğin?'' Yemeyecek gibi öfff! ''Aslan oğlum bir karpuz keser ki canavar o canavar.'' Oğlanın kulağında kulaklık hem müzik dinleyip hem de ders çalışmaktadır... Dürtelim biraz... Kulaklığını çıkartır ''Oğluuuum cum şu karpuzu bir kessen nasıl olur?'' mırın ve kırınlar hemen uçarak ağızdan dışarı çıkarlar. ''Ya baba görüyorsun ders çalışıyorum, sınavım var.'' Ehemmmm kem küm' ''Anladık oğlum benim de sınavım var ben hiç mırın ve kırın etmiyorum.'' Şaşırır oğlan ''Senin ne sınavın olacak sen öğrenci misin ki?'' Ne sıksam şimdi ben buna?'' Evet okulda okumuyorum ama ben de hayat okulunun öğrencisiyim yavrum. Hayat da büyük bir sınav zaten''

Biz laf kalabalığı yaparken garibim karpuz da kesilmek için sırasını beklemektedir... Uzaktan bakınca sanki bana bir şeyler söylüyormuş gibi de geliyor bir an. ''Hadi ya abi bak dışım yeşil ama içim kan kırmızı al bıçağı eline de işimi bitir ben de bir işe yaradığımı midenize girince bileyim.'' Karpuz mu diyor bunları yahu!

Hanıma yalvaran bir dille seslenirim. ''Hanım hanım, bu zamana kadar hep sen keserdin karpuzu ya, hadi aslan karım benim, dişi aslan tabi ki, kesiver de şu karpuzu bizi ve tüm aileyi mutlu et.'' Kesmeye kesecek de acaba tezahürat mı istiyor biraz daha bu bizim Hatun? Aklıma neler geliyor neler? Ya Allah'ım karpuzun içi aynı kalaydı da şu dışı kayısı gibi olsaydı mesela, biz de içine ulaşmak için dışını kesmeseydik ne güzel olurdu... Bazılarının kabuğu da o kadar sert o kadar sert ki neredeyse bıçak eğilecek gibi oluyor...

Tartışma mutfakta son hızı ile devam etmektedir. ''Hanım ya, eve karpuz aldığımız zaman bir tane de kesmek için para ile adam tutup getirsem nasıl olur?'' He he he he he he! ''Ben de az değilim ha her tarafımdan muzurluk akıyor.'' Hanım da esprili , eee Hocası kim? ''Tamam parayla adam tut getir o karpuzu iyi keserse ben de seni boşayıp onu alırım o zaman.'' Yok devenin bale patikleri...

Hinlik ve de cinlik dolu fikirler kafamda dolanıp durur. ''Hanım var mısın karpuzu kesmek için yazı tura atalım?'' Şimdiye bu kadar laf kalabalığı yapmasak vallahi de kesip yemiştik be bu karpuzu... ''Olur iki dilim karpuz yiyeceğiz diye bizi kumarbaz da yap Ahmet.'' İş bölümü mü yapsak yoksa? ''Tamam o zaman Hatun Kişi, ben keseyim karpuzu sen de çekirdeklerini bir bir temizle.'' Hanım elini alnına götürür ''Bir düşüneyim bakayım.'' İş bölümü bölümü de nasıl olacak ''Ya Hatun hiç düşünme en iyisi kes bir de çekirdeklerini temizle eline yapışmaz ya'' Alaaaaah bu senenin ilk karpuzu ki bir de kan kırımızı çıkarsa değmeyin keyfimize...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonra Bir Gün
İtinayla Kahve Falına Bakılmaz
Muz Kabuğu ve Merdiven
Onunla Çok Güzel Günlerimiz Geçti
Buradan Sesleniyorum
Böyle İdam Görülmedi
Nenişti O Bizim Gözümüzde Senelerce
Patlıcan Oturtma
Gece Kuşu
Geel Geel Geel

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir İki Gazete
Yedi Paket Birinci
Ay Em Ef Biraderler
Karınca Kararınca
Biri Baharat mı Dedi
Çay Kaşıkları
Güzel Bir İnsan Patates Kızartması ve Gazoz
Ben de Saadet Zinciri Kuruyorum
Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı
Maaşını Soruyorum Söylemiyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]
Pazarola [Şiir]
9. 15 Şemsiyesi [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Bir Papatyaya [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.