..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Sevgi bilmekten doğar." -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zeytinci




8 Nisan 2018
Haydee Ateşiniz Burada  
Ahmet Zeytinci
Güzel bir yaz günüydü... Ali İsmail iki can kardeştiler... Ali İsmail'den iki yaş büyük olduğu için her zaman kardeşinin koruyucusu idi... İkisi de uyanık çocuklardı... Yokluk içinde büyümüşler ve bir işte de çalışmalarına rağmen, zaman zaman ek işler de yapıyorlardı...


:AJJJ:
Güzel bir yaz günüydü... Ali İsmail iki can kardeştiler... Ali İsmail'den iki yaş büyük olduğu için her zaman kardeşinin koruyucusu idi... İkisi de uyanık çocuklardı... Yokluk içinde büyümüşler ve bir işte de çalışmalarına rağmen, zaman zaman ek işler de yapıyorlardı...

- İsmail kalktın mı?
- Kalktım Abi
- Bu gün günlerden ne?
- Bana mı soruyorsun Abi, sen bilmiyor musun?
- Biliyorum tabi ki oğlum da bir şey var bu gün.
- Ne var abi benim bilmediğim, önemli biri mi ölmüş, onun cenazesi mi var?
- Yok, oğlum yok iyi düşün bakalım.
- Düşünüyorum Abi
- Bak söyleyeceğim şimdi yaaaa diyeceksin...
- Çatlatma adamı meraktan da söyle be Abicim.
- Oğlum bu gün pazar değil mi?Hipodrom da konser yok mu? Hem de gece konseri...
- Eveeet tüh unutmuşum yahu!
- En başta Zülfü Livaneli, sonrada daha bir dolu sanatçı var konserde...
- Çok iş yaparız bu gün abi be...

İkisi de yüzlerini yıkadıktan sonra kahvaltı etmek için sofraya otururlar... Bir yandan çaylarını yudumlayıp zeytin peynir ekmek yerken sohbet devam eder...

- Hazırladın mı çakmaklara gaz dolduracağımız tüpleri...
- Hazırlamam mı? Ta akşamdan hallettim ben o işleri ağabey...
- Afferin ulan kerata sana, gözüme saman çöpü gibi girdin...
- Tezahürata gerek yok Abim...
- Kaç tane tüp aldın yanına...
- Var ağabey işte epeyce...
- Bak geçen sefer az almıştın sonra bir çok kişinin çakmaklarını dolduramadık da bir sürü paradan olduk...
- Yok yok bu sefer daha tedbirliyim. Hiç sekmez vallahi...
- Tamam tamam...
- Peki sıfır çakmak aldın mı on beş yirmi tane...
- Onu da aldım Abi merak etme sen...
- Bazılarında çakmak olmuyor sigara içmedikleri için, bazısı da ev de unutmuş oluyor. İlla ki onlara da hizmet vermemiz lazım canım kardeşim...
- Hizmet bizim işimiz ateşi olmayanlara da, gazı olmayanlara da... Ateşini de yükseltiriz, gazını da veririz evvel Allah...

Akşam saati yavaş yavaş yaklaşmaktadır... İki kardeş malzemelerini bir torbaya koyup hipodrom da ki konser alanına doğru yola koyulurlar...

Hava kararmak üzeredir. Güneş batmış ay da hafiften yüzünü göstermiştir hilal şeklinde...

- İsmail konser başladı mı hemen harekete geçiyoruz. Çakmakları yakıyoruz birader.
- Tamam ağabey hazırım ben...

Sahneye bir sanatçı çıkar ve şarkısını söylemeye başlar... O anda İsmail ve Ali de hemen çakmaklarını yakarlar... Onları gören seyirciler de hem sahnede söylenen şarkıya eşlik etmekte hem de çakmaklarını yakmaktadırlar...

Seyyar satıcılarda konser alanının doldurmuşlardır. Simitçisinden, baloncusuna, koz helvacısına, cigercisine kadar her türlü seyyar da konser alanında yerini almıştır...

Yavaş yavaş yanan çakmaklarda ki gaz da tükenmektedir... İki kardeş Ali ile İsmail devreye girerler tok ve gür sesleri ile...

- Haydee vatandaş geeeeeel geeeeeel biten çakmaklara en halis gazlar burada. Bu gaz başka gaz. Doldur çakmağını sanatçıya ışık ol sendeeee!

Çakmağının gazı biten vatandaş. Yavaş yavaş Ali ile İsmail'e yanaşmaktadır...

Finalde değerli sanatçımız Zülfi Livaneli sahnededir... O gümbür gümbür davudi sesiyle hipodromu inletmekte halk da ona eşlik etmektedir.

''Şu sılaaaaanın ufaaaaak tefeeeeek yollarıııııııı ağrıdan sızıdaaaaaan tutmaaaaaz elleriiiiiii, tepeden tırnağaaaaaaa şiir gülleeeriiiiiiii yiğidim aslaaaaaaanım burdaaaaa yatıyoooooooor.''

Halk da hep bir ağızdan tekrarlar coşkuyla...

''Yiğidim aslaaaaanım burdaaaaa yatıyoooooor.''

Çakmaklar da daha bir fazlalaşmıştır O sahneye çıkınca...

- Sayın vatandaş sayın abim ablam, genç biraderim. Çakmağının gazı bitti gel. Çakmağın yok, düşürdün kaybettin yine gel. Sıfır çakmak da var. Sakın üzülme Zülfü Abime, Sıla Ablama, Yeni Türkü'ye ışık olamadım diye sakın dert etme. Yok böyle bir hizmet, yok böyle bir muhabbet... Hayddeee ateşiniz burada... Çakmağınızı biz verelim düğmesine siz basın... Çakar çakmaz çakan çakmak bunlaaaaar...

Gece sonunda İsmail ile Ali epeyce yüklerini tutmuşlardır. Tabi gece konserini düzenleyenlere de bolca dua etmektedirler evlerinin yolunu tutarken...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonra Bir Gün
İtinayla Kahve Falına Bakılmaz
Muz Kabuğu ve Merdiven
Onunla Çok Güzel Günlerimiz Geçti
Buradan Sesleniyorum
Böyle İdam Görülmedi
Nenişti O Bizim Gözümüzde Senelerce
Patlıcan Oturtma
Gece Kuşu
Geel Geel Geel

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir İki Gazete
Yedi Paket Birinci
Ay Em Ef Biraderler
Karınca Kararınca
Biri Baharat mı Dedi
Çay Kaşıkları
Güzel Bir İnsan Patates Kızartması ve Gazoz
Ben de Saadet Zinciri Kuruyorum
Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı
Maaşını Soruyorum Söylemiyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]
Pazarola [Şiir]
9. 15 Şemsiyesi [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Bir Papatyaya [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.