..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her şey ancak sevgiyle satın alınabilmelidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zeytinci




24 Ocak 2018
Benim Darbeyle Marbeyle Uzaktan Yakından Alakam Yok  
Ahmet Zeytinci
Darbecilere biraz da gülmece tarzı bir yaklaşım...


:AJJG:
Öyle toz duman olmuştu ki ortalık. Kimin eli kimin cebinde, kimin silahı kimin ensesinde, ensesi kalınlar ne kadar destek verdi bu toz duman olup da ortalık karışırken, bunları bir araştıralım dedik enine boyuna. bakalım ne sonuca varacağız...



Bulundukları cezaevi müdürlüğünden izin alarak darbeci bir vatandaş ile görüşeceğiz. Bakalım bize neler neler anlatacak... Buradan cezaevi yönetimine teşekkür ediyoruz bize zorluk çıkartmadıkları için, sağ olsunlar var olsunlar...



Hah! işte tam karşıdan, bizle görüşmeyi kabul eden bir darbeci hem de aynı zamanda da sivil imammış, darbeye de kıyısından köşesinden katılmış, destek vermiş bir vatandaş geliyor, hemen mikrofonumuzu uzatıyoruz kendisine... Söylemiş bakalım ne söylemiş...



- Merhaba Sayın Zikrettin Darbeder...
- Merhaba merhaba da benim soy adım Darbeder değil Derbeder bir kere...
- Özür dileriz dil sürçmesi olarak kabul edin.
- Kabul ettik bakalım.
- Siz de darbeye destek vermişsiniz doğru mu?
- Yok efendim yok ne darbeye destek vermesi, benim alakam yok bu işler ile... O gün o hava üssünde idim doğrudur, hava almaya gitmiştim, hava üssünde başka ne yapılır ki ama ben o komutanların pantolonlarını ütülüyordum sadece, sorarım size bu darbeye destek vermek midir? Suçsuz yere beni de aldılar...
- Ütü yaptıysanız sadece pek de destek sayılmaz...
- Ütü ütü sadece...
- Bir de silahları alıp ellerine vermişsiniz...
- Yok, yok kuru iftira ne silahı, silahları zaten bellerinde idi, ben sadece bellerinde ki kılıflarında silahlarını kontrol ediyordum, bilmeden konuşmasınlar...
- Tanklara mermi yüklerken de yardım ettiğiniz söyleniyor. Buna ne diyeceksiniz...
- Yardım mı yok canıııım ne mermisi, tankların sağını solunu kontrol ediyordum ben, bir de camlarını sildim, kar buz varsa diye camlarında...
- Ne karı ne buzu Zikrettin Bey aylardan Temmuz idi...
- Hadi ya öyle miydi? Hiç farkında değilim...



Bir müddet sessizlik olur...



- Sizin bir de sivil imamlardan biri olduğunuz söyleniyor doğru mu?
- Yok vallahi iftira bizim sülalede hiç imam yoktur, iki göbek geriye gitsen bile...
- Sivil İmam değilsiniz yani?
- Olur mu öyle şey bana dinden sorsanız üç kulhuvallah bir de elhamı bilirim de başka da bir şey bilmem dinime imanıma...
- Pensilvanyada ki imama mı tabisiniz?
- Yok canım ne Pensilvanyası ne imamı orası Amerika orada imam ne arasın, varsa varsa orada papaz vardır değil mi?
- Hakikaten imam kılıklı bir papaz o galiba...



Zikrettin Bey sağını solunu kaşımakta, yavaş yavaş sinirlenmektedir...



- Peki Zikrettin Bey banka hesaplarınızda yüklü miktarda dolar ve eyronuz varmış.
- Ehemmm kem küm var var da kayınpederimin mirasından geldi onlar ...
- Allah Allah çok mu zengindi kayın pederiniz?
- Bakkal dükkanı vardı...
- Nasıl ya bakkal dükkanından milyon dolarları nasıl yaptınız?
- Canım bakkal dedi isek bakkallar zinciri diyelim işte... Yirmi otuz bakkal...



Heyecan gitgide artmakta konuşmalar hararetlenmektedir...



- Zikrettin Bey telefonunuzda da Baylock çıkmış doğru mu?
- Yaaani benim oğlan yanlışlıkla cep ile oynarken yüklemiş işte... İlk mahkemede de söyledim bunu zaten hakime...
- Nasıl öyle sizin çocuk Baylocku yükleyebiliyor mu? Bildiğim kadarı ile şifreli mifreli öyle sıradan insanlar giremez ki?
- Canım siz bakmayın o laflara benim oğlan bilgisayar dahisidir, istesin CİA'nın KGB'nin MOSSAD'ın sitesini bile çökertir, yeter ki istesin...
- Çok zeki demek ki oğlan da sizin gibi, onun da imamlığı var mı sivil olarak...
- Yok, yok biz de öyle imamlık...



Konuşmalar hararet ile devam edecektir diyalog halinde...



- Sık sık Pensilvanya'ya gidip o zatı muht... pardon zatı zibidi ile görüşmeye gitmişsiniz?
- Gittim gittim ama sor bir niye gittim?
- Sordum zaten demin, şimdi yine soruyorum niye gittiniz?
- Turistik gezi idi benim ki Pensilvanya'da çok güzel tarihi ve turistik yerleri varmış bizim hanım ucuz bir tur bulmuş atladık gittik işte...
- İyi gezdiniz mi turistik ve tarihi yerleri?
- Gezdik gezdik de bitiremedik.
- Ama sizi o zatın evine, şatosuna girerken de görmüşler?
- Kim görmüş, iftiranın daniskası, ben bir kere arka kapıdan giriyordu... Pardon tüh! Arka kapıya kadar gittim, bahçeye köpeğim girmişti onu aldım çıkardım...
- Ha anladım içeri girmediniz yani... Girdiğiniz de görüntülenmiş ama...
- Yok yahu! Onuda mı tespit ettiniz? Girdim girdim de küçük abdeste sıkışmıştım, içeri girdim çişimi yaptım çıktım, sebebi odur, başka bir şey değil...



Size darbeci desek, darbe sever desek, vatan haini desek nasıl hissedersiniz kendinizi, bu adamın kılı bile kıpırdamıyor şaştım kaldım... Tahliye olacağının hayalini kuruyor...



- Bir de üst rütbeli subaylardan biri sizi orada selamlıyor baş ile onu da kaydetmiş kameralara ona ne diyeceksiniz?
- Yok canım ne selamlaması o zat binbaşı mıydı, yarbay mıydı boynu ağrıyormuş, boyun fıtığı olmuş o sebep ile başını sağa sola aşağı yukarı oynatıyordu siz de bana selam veriyor mu zannettiniz... Pöh! hiç alakası yok selamlama ile...
- Komutanları derdest ederken de yardım etmişsiniz darbeci askerlere...
- Yalan kuru iftira, yapmayın bunları komutanlarımıza yalvardım beni dinlemediler...
- Kabahat samur kürk olsa zaten kimse lütfedip de üstüne almaz. Ben de içeri girip de suçluyum diyeni çok görmedim ki şimdiye kadar...
- Yaktı bizi papaz devirseydik hükumeti Çemişgezek de ya belediye başkanıydım ya da kaymakamdım ben şimdi, burada ne işim vardı yahu!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonra Bir Gün
İtinayla Kahve Falına Bakılmaz
Muz Kabuğu ve Merdiven
Onunla Çok Güzel Günlerimiz Geçti
Buradan Sesleniyorum
Böyle İdam Görülmedi
Nenişti O Bizim Gözümüzde Senelerce
Patlıcan Oturtma
Gece Kuşu
Geel Geel Geel

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir İki Gazete
Yedi Paket Birinci
Ay Em Ef Biraderler
Karınca Kararınca
Biri Baharat mı Dedi
Çay Kaşıkları
Güzel Bir İnsan Patates Kızartması ve Gazoz
Ben de Saadet Zinciri Kuruyorum
Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı
Maaşını Soruyorum Söylemiyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]
Pazarola [Şiir]
9. 15 Şemsiyesi [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Bir Papatyaya [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.