İste, sana verilecektir; Ara, bulacaksındır; Çal ve kapı sana açılacaktır -İncil |
|
||||||||||
|
Orada neler oluyor diye merak edenler var şimdi. Ben gayet iyiyim ama genelden bahsediyorsak maalesef hiç iyi şeyler olmuyor. Binlerce insan bir ülkenin bir meydanında toplanıp Müslümanları istemiyoruz diye haykırırken başka bir ülkede üç terörist çıkıp bir dergi dolusu çizeri katlediyor. Bu olanları beklemiyor değildik ama asıl acı olan ne biliyor musunuz? Charlie Hebdo olayı haberlerde son dakika geçerken adamın biri "Kahramanları gördün mü hocam?" diye işaret ediyor televizyonu, ve bu adamdan günde onlarcasını görüyorum. Biraz daha akil olanlar ise en azından "Müslümanlık bu değil," diyebiliyorlar çok şükür. 8 yıl önce " Okyanus Balığıyla Röportaj"ı yazdığımda vatanını benim kadar sevdiklerinden şüphe ettiğim pek vatansever arkadaşlardan çok yapıcı(?) eleştiriler almıştım. O zaman söylediklerimi aynen tekrarlıyorum. İster Müslüman olsun, ister Yahudi, isterse krem peynire tapsın; fikirlerini savunmak için kalemden başka silahı olmayan insanları öldürmek, korkaklıktan, acizlikten başka bir şey değildir. Benim bildiğim kahramanlar Çanakkale'yi savunurken şehit düşenlerdir, Offenbach'ta taciz edilen iki Alman kızı korurken öldürülen Tuğçe'dir, kömür şirketine satsalar daha çok para kazanabilecekleri zeytinliklerini savunan köylülerdir. Kimse bu yazıdan söz konusu karikatürleri savunduğum anlamını çıkarmasın. Ama her terbiyesizliğin cezasının ölüm olduğu bir dünyada yaşamayı hiçbirimiz istemeyiz herhalde. Mesela otoparkta döne döne yer ararken engellilere ayrılmış alana pişkin pişkin sırıtarak park eden arkadaşı iki kaşının ortasından vurmaktansa şöyle sağlam bir ceza verdirebilmeyi tercih ederim. Ya da daha ağzını toplamayı beceremezken televizyonlara çıkıp, benim kahramanım olan insana "Yeaww ayyaştı o!" diyebilen adamın kafasını kesmek de geçmez aklımdan. Ülkenin yoksa Allah'ın adaleti vardır derim,üç beş yıl sonra izdivaç programlarında görürüm zaten sürüngeni. Neye inanıyorsanız inanın, bir yerlerde adalet mutlaka vardır ve siz adaleti kendiniz sağlamaya çalışırsanız farkına bile varmadan zalimin ta kendisi olur çıkarsınız. "Müslümanlık bu değil," demekten başka bir şeyler de yapmak lazım. Müslümanlığın ne olduğunu anlatmakla başlayabiliriz mesela. Biraz daha inanarak söyleyebiliriz belki aynı cümleyi. Teröristin teki halifeliğini ilan ederken de hep bir ağızdan "Biz bu adamı tanımıyoruz." diyebiliriz. Sözlü tartışmada verecek cevap bulamayınca Osmanlı tokadına bağlamayla olmuyor işte bu işler. Fikrini sağlam temellere dayandırarak, hırçınlaşmadan savunan Müslümanlar da tanıyorum. Böyle Müslümanlar çoğunlukta olsaydı emin olun şu an keşke yaşasaydılar diyeceğimiz daha az yazar-çizer olacaktı (Madımak mesela). Teröristi dışlamakla kalmayın, gerçekten samimiyseniz onu kahraman ilan edeni de dışlayın. Üç semavi dinin en büyük günahlarındandır cinayet. Her cinayeti cihada bağlarsanız, gün gelir cihadın bir anlamı kalmaz, aklınızda bulunsun. Son olarak, "Onlar da hak etti ama," diyen varsa lütfen o yoldan acilen geri dönsün. Kimin ölümü, kimin yaşamı hak ettiğine karar vermek hiçbirimize düşmez. Kesin biliyorsunuzdur ama ben yine de hatırlatayım: "Aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmez."(VAKİ'A/60)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ersen Yoldaç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |