"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
?-Gitmen gerekiyor,lütfen,,, X-Seni korkutan şeyi biliyorum,,, ?-Lütfen böyle konuşma,sadece git,sadece git,,, X-Bu seni rahatlatacakmı peki,,, ?-Evet neden anlamak istemiyorsun,görmüyormusun sana ne kadar çok bağlandığımı,,, X-Öyleyse ben ne yapayım,yaşarken canlı canlı beni dar ağacına gönderiyorsun adeta üstelik nefesim bile yetersiz gelir iken bana,yapma,bırakma,kopma,gidelim buralardan,,, ?-Bu mümkün değil,ben evli bir kadınım bunu biliyorsun,,, X-Ruhun bana ait ama seni çılgınlar gibi seviyorum üstelik,bu herhangi birşeye duyulan aşk yada sevgi değil bu bu bambaşka bir şey,sensiz tükeniyorum,seni göremeyeceğim bir anı bile düşünemiyorum,bunu benden isteme,canlı canlı tüm uzuvlarımı koparıyorlar sanki, sözlerin bir ok gibi bağrıma saplanıp deliyor adeta benden canımı iste ama beni beni sensiz bırakma,ve beni yaşarken ölüme mahkum bırakma,,, ?-Günden güne sana daha çok bağlanıyorum,her anını gözümde canlandırıp adeta yaşatıyorum seni düşlemediğim bir an bile yok,varlığını var olmanı seviyorum,üstelik sana hiç bir şekilde sahip bile olamamışken henüz,bu kadarı bile beni öldürmeye yetiyor anlıyormusun,bu oyuna artık daha fazla devam edemeyiz,beni düşünmekten vazgeç,çünkü bende öyle yapmaya çalışıyor olacağım, x-Ruhunu seviyorum,bedenin çok daha ötesinde kalıyor onun,neye değer verdiğimi biliyorsun üstelik tek bir gülüşüne,gölgene,parka doğru o her sabah uzaktan uzağa birbirimize bakıp gözlerimizle konuştuğumuz yere doğru yürümene,rüzgara karşı koyamayan ve onunla özgürce dalgalanan saçlarına,,, ?-içim huzurla dolmuyormuydu sanıyorsun,gözlerine uzaktanda olsa bakınca,sadece o bankta seninle bir ömür geçirebileceğime inanırken üstelik,,,,Bu hiç gerçekleşmeyecek birşey hiç gerçekleşmeyek,,, Hiç gerçekleşmeyecek hiç kavuşamayacak hiç bir araya gelemeyecek aşklar vardır,herşey uzaktan ve kısıtlıdır onlara göre,çünkü onlar hata yapmadan ilerleme hedefini seçmişlerdir hayatlarında,evet kolay kolay sevmemiş kolay kolay aşık olmamışlardır,sadece bir seçim yapmak zorunda oldukları için o seçimleri yapmışlardır, bir ruhu size yakın gelebileceğiniz bir ruhu tüm kalbinizle görmek isterseniz şayet görebilirsiniz buna inanın.Evli bir kadın üstelik eşi onunla ilgilenemiyor yeterince, istediği biraz şefkatti kimbilir belkide,ve hayatına büyük yalnızlıklar sığdırmış bunca zaman bilgelik aşkıyla yaşamış bir adamın hikayesi bu,elinde kalan sadece giden zamanın biten gençliğinin ona bıraktığı acıları olmuş, her sabah elinde kitabıyla yine hayatı sorgulayıp anlamaya çalışırken kalbine ve yalnızlığına bir parçada olsa ses olmasını umduğu o çocuk parkına gelir en kıyıda en köşede ve en yalnız olan bank'ı kendine mesken edinir ve kitabını okurdu,günlerden yine birgün her sabah gördüğü ama yanından geçer iken ilk kez ona bir kadının bu kadar samimi ve içten gülümsemesini farkettiğinde işte,buzla kaplı tüm kalbinin o an eridiğini ve bunca zaman aşktan boşuna saklandığını farketti,,,Uzaktan bakışmalar böylece bir kaç ay devam etti,ikiside oldukça utanıyor ve yaptıklarının küçük düşürücü olduğunu sanıyor fakat buna ikiside ara veremiyordu,,, Kadın her sabah büyük yalnızlığını üzerin e giyinerek oğlunu parka getiriyor ve onunla ilgileniyordu,ve belkide farketmemesi gereken şeyi farketti,kafasını çevirdiğinde adamın okuduğu kitabın kendisinide baş ucu kitabı olduğunu görmesi ve farketmesiydi,bu yüzden gülümsemişti ona, ve yanından öylece çekip gitmişti,,, içinde bir ürperti oluşmuştu ama bu sıcak bir ürpertiydi,sanki mutluluğun yanından öylece geçip gitmişti gibi olmuştu,,,Adam ise ona baka kalıp kalbindeki buzları eriten o gülümsemenin gizeminde ateşinde öylece durduğu yerde çırpınmasına tanıklık etmişti. Sanırım artık yapacak bir şey yoktu,bunca zaman koruduğu kalbin kilidi çoktan açılmış ve anahtarı bir başkasının eline geçmişti,, Büyük heyecanla gecenin bitip sabaha ulaşması için Tanrıya kaç kere dua etti kimbilir,her sabah görmeyi umduğu o kadını böylelikle bir kez daha görmüş olacaktı, aklına hiç birşey girmiyordu o cocuğuyla parkta hemen yanıbaşında oynar iken,kendini tutamıyor ve içinden onunla konuşan ve bu duruma mantık arayan kalbine söz geçirmeyi deniyordu.oysa bir kez bile merhaba dememişti her ikiside, kadına bakmaktan ve onu takip etmekten alamıyordu kendisini bu günden güne dahada acı veriyordu ona üstelik etrafında onunla konuşmak isteyen başka kadınlar durur iken, Ve eli uzun zamandır ilk kez kaleme uzanma ihtiyacı duydu,,, ve kağıda şöyle yazdı... Ruhumun kapıldığı bu durumu anlayamıyorum,sizi uzun zamandır izliyorum ve sizinde beni gördüğünüzden eminim, bu yaptığım, yalvarırım size ahlaksızca gelmesin,bunu yapıyorum şuan yazıyorum ama bilinizki utancımdan yerin dibine giriyorum adeta, anlam veremiyorum,bir merhaba bile dememişken üstelik,ruhunuza kapıldığımı ve ona aşık oduğumu biliyorum, sizi düşünmediğim bir an bile yok,ellerinizi anımsıyorum yoğun duygular içerisinde sigaranızı içiyorsunuz, bense şöyle yalvarıyorum Tanrıya ne kadarda şanslı o sigara onun o,onun o uğrunda ölünesi ellerinde,çıkan dumana bakıyorum sizinle temas halinde,bunu nasıl söyleyebilirim daha önce bir kadına hiç böyle şeyler hissetmedim,kalbimin bu denli çarpmasına şahitlik etmedim,ben zavallı biriyim Özür dilerim,ve ben kimimki hiç birşeyim yok,ve siz evlisiniz üstelik,size mutsuzluktan başka birşey veremem sanırım bu düşüncelerimle yalnızlığımla yaşayıp bir kaç insanın karnını doyurmaktan başka bir şey yaptığım yok üstelik bunca zaman hayatımı yıllarımı sevemeden ve hayatı anlamaya çalışarak geçirmeye çalıştım,gözlerim kapalı ve kördü adeta taki sizin bana bugünkü gülümsemenizi farkedene kadar yanımdan öyle bir geçişiniz vardıki sigaranızı içerken takındığınız o bunalmış hayatınızdan sanki birinin sizi çekip çıkartmasını kurtarmasını diliyormuşsunuz gibi geldi bana,özür dilerim eğer tüm bunlar benim hayal ürünümse ve siz gerçekten çok mutlu bir insansanız hayatınızda, Ben ne diyeceğimi bilemiyorum, Sanırım sizi deliler gibi seviyorum... Başlangış noktası ve bitiş çizgisi---Devam etmeyi düşünüyorum yazmaya ama şuan bu kadarını ekliyorum,,, -YAZAN-EDİBE TOĞAÇ ...Devam edecek... Bana ilham vermeye devam eden adam MAX RİCHTER'e sonsuz Teşekkürler...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Edibe Toğaç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |