..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ölümden önce yaşam var mı? -Duvaryazısı
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Gelecek > Haydar Köprülüoğlu




5 Ekim 2011
Suç da İşler Güçlüsü  
Haydar Köprülüoğlu
Yazımda da belirttiğim gibi Atatürk'ün eli çok güçlü değildi. Tek parlili bir siyasi yapı, mümeyyizli, çift dereceli seçim,bugünkü anlayışımıza göre bir lideri , siyasi yönde güçlü yapamazdı. Onun önderliğinde kurulan Cumhuriyet, devrimler ve lider Atatürk,Türk toplumu tarafından büyük kabul görüyordu. Olayları önceden sezme gücü vardı. 1. Dünya Savaşını Osmanlı İmparatorluğu'nun kaybedeceğini önceden söylemişti. Mustafa Kemal, rütbece kendinden büyük muhatabına bir hareketi sebebiyle karşı çıkınca, işimize karışma Kemal cevabıyla karşılaşmıştı. Atatürk Falih Rıfkı Atay'a anlattığı bir anısında o muhatabına şunları söyler : "...Evet çok şey yapacaksınız, fakat yapacağınız şeyler korkarım ki memleketi içinden çıkılmaz bir girdaba sokmaktan başka bir şeye yaramayacaktır. Eğer ben ve benim gibi düşünenler, o gün hayatta bulunursak, sizin bugünkü sözlerinizi takdirle yad etmeyeceğiz. Temenni ederim ki, bizi çıkılmaz müşkülat içinde terketmeyeseniz" demiştir. Saygılar.


:BBDH:
Suç da işler güçlüsü

Özdeyimdir bilinir her işçiye bir başçı
Baştaki doğrusuydu sonrakiler suçlusu
Geç de olsa inanır, görerek yanlışını,
Felsefi olasılık, ‘Suç da işler güçlüsü’.

Altındağ'dan seyretmiştim Ankara’yı, demokrasiyi, demokrasi özgürlüklerini; özgürlükler yeni fikirleri; yeni fikirlerse tartışma ortamları yaratmıştı.

Ülke sorunları bir okul panelindeki benzer fikirlerle yönetilemez. Alternatif karşı fikirler geliştirilmelidir. Bu şekilde gelişme gösteren karşı görüşler, kalıcı gündemler yaratarak, ülkedeki siyasi partilerin sayısını azaltabiliriz. Bu ülke kalıcı fikirlerle büyük mesafeler alabilir. .

Atatürk tek başına, çoğulcu demokrasiye gerek duymadan özgürce, milli iradeyi, laik ülke bütünlüğünü sağlamıştı. Bugünkü hükümet yapımıza göre, Atatürk ‘ün eli Adalet ve Kalkınma Partisi kadar güçlü değildi.
Atatürk'ün, düşüncelerinin, devrimlerinin büyüklüğü buradadır.

Ülke bağımsızlığını, toplumun milli iradesini, ülke hükümranlığını cumhuriyeti ilan ederek, devrimler yaparak, hurafelerle yönetilen halkın dini inançlarına da, sahip çıkarak, bir takım yobazların elinden kurtarmıştı. Laiklik kavramı kalkınmanın en büyük teminatıdır.

‘Öğün, çalış, güven’ sloganıyla sağlam bir düzlüğe oturan ülke, geri kalan devlet olma unsurlarını birer birer elde etmişti. Başta ekonomi olmak üzere, sosyal ve yönetim kurumları çığ gibi büyümüştü.

Atatürk ülkeyi bir bütün olarak ele almış, dini konumları, sosyal konumlardan ayırmamıştı. Örneğin emir vererek Ayasofya'da çağın araç ve gereçlerinden yararlanarak ilk defa halkına mevlit okutarak, o ilahi musikiyi dinletmiştir.

Bir örnek de trenle bir seyahatleri sırasında, bir milletvekilinin kompartımanına gelerek, Atatürk'e, bir arkadaşlarının laiklik dışı harekette bulunduğunu söylemiştir. Bunun üzerine söylenen kompartımana gidildiğinde, bir milletvekilinin oturduğu tren kanepesinde namaz kıldığını görür. Atatürk hiddetlenerek, "Bunun neresi laiklik dışı, adam namazını kılıyor" diyerek bu milletvekilini azarlamış, tren görevlilerine de ilk istasyonda,"indirin bu adamı trenden" demiş, bundan sonra gelen seçimlerde de adaylık verdirmemişti.

Aynı Atatürk, İstanbul'da, Bebek koyunda halkla iç içe olduğu bir gün, bira bardağını halkına kaldırarak, tanıtmak istemesi de sosyal görüşünün bir fotoğrafıdır.

Başına taktığı panama şapkasıyla, şehir şehir dolaşarak çağın gereğini tanıtması, okuyup, yazmayan kalmasın diye milli eğitim seferberliği, mahalle mektepleri açması, soyadı kanunu çıkartarak kişilik kazandırması, kadınlara oy hakkı tanıyarak, medeni haklarını kazandırması, başlı başına birer devrimdir.








Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gelecek kümesinde bulunan diğer yazıları...
Çık Git Artık Ey İklim

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şiir Niçin Yazılır
Nazım Hikmet ve Soyağacı
Akba Kitap ve Yayınevi
Şair ve Şiir
Gün Aşımı
Atatürk Diktatör Müydü?
Yılanın Başı Küçükken Ezilmeliydi
Hak Verilmez Alınır ve Şike
Zamanın Ankara'sında Cumhuriyet Bayramı
Ankara'da Eski Ramazanlar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aşık Veysel ve Necip'in Öyküsü [Şiir]
Ömer Hayyam [Şiir]
Nostalji [Şiir]
Hikaye-i Osmaniye [Şiir]
Bakın Ne Diyor Eyyam [Şiir]
Volga Mahkumu [Şiir]
Gönül Ağrısı [Şiir]
Mührü Hümayun [Şiir]
Yiğidi Öldür Hakkını Yeme [Şiir]
Millete Atılan Goooool! [Şiir]


Haydar Köprülüoğlu kimdir?

İlerleyen yaşımdan dolayı kısa yol tabiriyle, konularımı daha çok nazım olarak ifade etmeye çalışıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Yaşadığı çağın çarpık düzenini sergileyen yazar veya kişiler.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Haydar Köprülüoğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.