İki Mum
bugün bir bez bebek aldım senin için / saçlarını taradım, gözlerinde senden izler
bugün bir bez bebek aldım senin için / saçlarını taradım, gözlerinde senden izler
Huysuzluğuyla depreştiğim şımarık ve lacivert bir gecenin kollarındayım / Her yanımdan tuzu biberi
GELDİM / Geldim ! tüm yaprakları kurtarıp hazanın şerrinden /
‘’Önce dokun yaprağa / Parmak uçlarındaki sızıyı taşısın toprağa’’L.S /
Önümde uzayıp giden bu kaldırım taşları / Bu gölgeli yüz, utancımı isterikleştiren bu
Kaç iklim böyle hazan / Kaç iklim saçlarımda beyaz /
Bıraktığım bütün hatıraları topla teninden / Karanlık güz vakitlerinde /
Mutlak zaman / Beni benden eden bir kehanet türküsü /
Hangi mezardan çıktı bu GİT.. / Hangi çıyana sürdün dilini de zehir olup
Bu gece bir feryadın üzerini çiziyorum / Bütün köprülerde bıraktığım sen
biraz yaklaşmak lazım düşlere / biraz çocuk olmak ! beş taşta
Eski bir zamanın içindeyim / Peşime düşmüş katil yağmurlar /
karmaşık çizgilerle çiziyorum geceyi / tel tel hasretimi ekiyorum şakaklarımın nadasına
ağlamak biraz hüzzamsa / ve ıslaksa biraz tılsımı kemanın /
\_sarıl bana / bende unuttuğun ne varsa, getirdim sana- /
derdimi öpüyor gece / mahrem bir aydınlıkta / utancını yere
yaralıyım anne yaralı! / güneşin bağrından çirkef parmaklarla çekilerek /
sonradan mı acılar hissedilir / hep sonradan mı değer kirpiğe gözyaşı
şarap gibi kırmızı yaşacaksın hayatı / kesik olacak ceplerin /
Sakin bir sahil kentinde doğrularını arayan biri
..
..
.........
............
..