Şehirlerarasında
(Serap Tan) 7 Eylül 2010 |
İlişkiler |
| |
Yola gidebilir, yoldan gelebilir insan. Şehirlerarasında tüketebilir ömrünün yirmili yaşlarını, bazen de tamamını. Gün geçtikçe uzaklarda çoğalan özlemle baş edemeyebilir. Kendi samimiyetsizliğinden bihaber, özür dilercesine geri dönebilir.
‘Ayrılık, bedensel uzaklıktan ibarettir’ şekeriyle kandırmaktan vazgeçebilir sevdiklerini. Geri dönebilir. |
|
Köye Gitti Onlar!
(Serap Tan) 1 Eylül 2010 |
Yüzleşme |
| |
Yazık! Çok bekleyip, çok umut ettiler seni, mutluluğu... İçimdeki büyümeyen ucube yavrusu, dışımdaki orta yetişkin… Köye gitti onlar. Küfür ede ede, arkalarına bakmadan ve bir veda etmeden meraklı bakışlara gittiler… |
|
Yasyarım...
(Serap TAN) 7 Nisan 2009 |
İlişkiler |
| |
Hiçbirşeyi bütün yapamadan pantolon paçalarımdan akıtmışım orta yere. "Olsun" diyebiliyorum yine de. Marifet budur işte! |
|
Kasımüstü
(Serap TAN) 7 Nisan 2009 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Annemden öğrenmiştim bu sözcüğü. Hiçbir ay için kullanıldığını da duymadım daha. "Kasımüstü" yol yakınken yani... |
|
|
07.09.2010 15:42:59
|
|
| |
Bir sokak lambasının ardından doğuyor yine akşam. Topuk sesim usul usul olsa da ayaz ayaz bağırıyorum sensiz sedasız sokaklarda. Ellerimde poşetler, yüküm dünden ağır… Aptal bir şarkı var dilimde benim uydurduğum. Şehrin en işlek caddelerini flulaştıran telaşlı vakti seyrediyorum. Caddelere, sokaklara bakıyorum… Öksüzün trene baktığı gibi... Sıkıldığımı hissediyorum her şeyden. Şehir manzaralı steril sitelerin birine taşınmayı düşünüyorum. E tabi bir de doğalgaz faturasını nasıl ödeyeceğimi... Dilimden küfür döktüren her şeye üç nokta gönderiyorum. Hayatın topuna. Beni oyaladığını zanneden her şeye, her şeye üç nokta… Akşam takılıyor gözüme. Ve sıradaki üç noktayı bütün akşamlara gönderiyorum. Duruyorum olduğum yerde isyan bu diyorum...
|
|
|