Bir Rüyaya Aldanmak
(Rabia Suluk) 3 Aralık 2009 |
Yaşam |
| |
Ne güzel demiş Yunus; “Mal da yalan, mülk de yalan/ Al biraz da sen oyalan”. Binlerce yıldır dünya böyle devir teslim ediliyor. Kimse malını elinde tutmayı ya da göçe karşı durmayı başaramadı, başaramayacak da. Duraklarda hanlar inşa ediyoruz. Belki bir saat sonra terk edeceklerimizle, sonsuza kadar birlikte olunacakmış gibi lezzetle yaşıyoruz. Dünya hapishanesinde olduğumuzu anlamadan demir parmaklıklara sarılıp, birer mücevhere sarılıyormuş zevkiyle, “Bunlar benim” diyoruz. |
|
Övünmenin Dayanılmaz Cazibesi
(Rabia Suluk) 19 Ekim 2009 |
Yüzleşme |
| |
Ne soyumuzu biz seçiyoruz, ne ırkımızı, ne dilimizi, ne bedenimizi, ne zekâ seviyemizi, ne yeteneklerimizi. Bir çadırda doğabilirdik ya da Afrika’daki bir yam yam kabilesinde. Allah, aklımızı, servetimizi, makamımızı, çocuğumuzu, güzelliğimizi, yeteneğimizi, sağlığımızı alıverse, onları tekrar bize kim verebilir? |
|
Gelin Canlar Bir Olalım
(Rabia Suluk) 18 Nisan 2009 |
Toplum |
| |
Tefrikayı tamir için büyükler şöyle düşünmemizi tavsiye ediyor: “Benim fikir ve görüşüm doğrudur’ veya ‘daha güzeldir’ demeye hakkınız var, fakat ‘sadece benim görüşüm doğrudur’ demeye hakkınız yoktur.” |
|
İbadetimiz Gerçekten Allah"a mı?
(Rabia Suluk) 18 Nisan 2009 |
Din |
| |
“Kim için ibadet yapıyoruz?” Sorusuna kuşkusuz, “Elbette Allah için” deriz. Ama gerçekten öyle mi? İşin özünü kaçırıyoruz bazen. Sohbetler, hizmetler, virt ve namazların kim için olduğu unutularak, bir süre sonra sadece kabukları kalıyor.
|
|
Hatası Açık da Olsa, Kullar Hakkında Hüküm Allah"ındır
(Rabia Suluk) 18 Nisan 2009 |
Yaşam |
| |
Bir başkasını yargılama, karşısındakinden daha üstün özelliklere sahip bulunulduğu vehmiyle yapılır. Aslında kimse kendini bir yere oturtmadan yargılamaya başlayamaz. Eleştirebilmek, insanın kendini beğenmesini gerektirir. Oysa bize ısrarla mütevazı olmamız ve herkese değer vermemiz tavsiye edilir.
|
|
Yalandan, Geriye Ne Kalır?
(Rabia Suluk) 18 Nisan 2009 |
Yüzleşme |
| |
Cam bir eşyanın kırılmasından sonra bir daha bir araya gelmesi mümkün olmadığı gibi, güven de tuzla buz olur yalan karşısında. Artık o kişi doğru söylese de karşıdakinin şüpheli bakışlarından kurtulamaz.
|
|
Güzelden Güzellik Gelir
(Rabia Suluk) 18 Nisan 2009 |
Yaşam |
| |
İstediğimiz şey bizim için hayırlı değilse Allah onu vermeyebilir. Eğer başka bir şey verilmişse, hakkımızdaki hayır onda saklı demektir. Çünkü güzelden, kötülük zuhur etmez. Güzelden ancak güzellik, iyilik gelir.
|
|
Size Bakan Neyi Görüyor?
(Rabia Suluk) 29 Ocak 2009 |
Yüzleşme |
| |
Toplumda, genelde dinimizi, özelde bir grubu şahsımızda temsilederiz. Ne yazık ki onu temsil etmeye layık olsak da olmasak da“Müslümanım” diyen herkes bu görevi yüklenmiş oluyor. Bu nedenle “Bizebakan neyi görüyor?” sorusunu herkesin kendine sorması gerekiyor.
|
|
Hayatla Ölüm Arasında Son Raunt
(Rabia Suluk) 11 Haziran 2004 |
Bireysel |
| |
Donmuştum.
İlk cümleden ötesi derinlerden gelen cılız bir sesti. Daha yirmi yaşında ve hayat doluydum. Dudağımın kenarında kalakalmış manasız bir tebessümle, şaşkınlıktan irileşmiş gözlerimi, deminden beri bizi sessizce dinleyen ve yanımda çözülmemeye ç |
|
Yemin
(Rabia Suluk) 4 Haziran 2004 |
Toplumcu |
| |
Ellerimden destek alarak yatağının ucuna usulca çöktüm. Ne diyeceğini merak ettiğimi anlamıştı. İri iri açılmış korkulu gözlerini, bir iki kırpıştırıp yorganının üstündeki ellerine sabitleyerek kekeledi:
“Kâbus gördüm." |
|
|
Okumak ve yazmak benim için nefes almak gibi bir şey!
Yol uzun ve zahmetli; bizler ise bu yolun yolcuları. Zahmetler bizimle; ancak hazineleri sizinle paylaşmak isteriz!
Paylaşmaya var mısınız?
|
|