Ölüme Kanayan Adam
(Necat Dilaver) 5 Şubat 2005 |
Varoluşçuluk |
| |
Bu günün diğerlerinden farklı olan yanı neydi? Bunun cevabını gün içinde bulabilecek miydi? Dün bu giysilerle yatmıştı galiba. Siyah boğazlı bir kazak ve siyah bir pantolon. Yüzünde bir haftalık sakal ve sağ elmacık kemiğinde bir çizik. |
|
Açlık...
(Necat Dilaver) 12 Nisan 2008 |
Toplumcu |
| |
O kadar hızlı ve kuvvetli ilerliyordu ki onu hiçbir şey durduramazdı... |
|
Karınca...
(Necat Dilaver) 1 Mayıs 2013 |
Modern |
| |
Aşk ve hayat içinde bulunduğu ülkenin şeklini alır... İnsan ancak başka bir insan varsa vardır... Bir aşktan iki insanın aynı şeyi anlaması mümkün değildir... Zaman, garip huylu bir hayattır... |
|
Uyku...
(Necat Dilaver) 16 Aralık 2007 |
Modern |
| |
O ve sen ve uyku... |
|
Ölüm ve Aşk...
(Necat Dilaver) 13 Ocak 2008 |
Modern |
| |
Beklemek aşkın ölümüdür...
Ölüm aşkı beklemektir...
Aşk ölümü beklemektir...
Aşk, ölüm ve beklemek tek kişiliktir... |
|
Mit...
(Necat Dilaver) 6 Nisan 2008 |
Modern |
| |
Mit'ler en sonda ve en derindedir... |
|
Dert...
(Necat Dilaver) 10 Ağustos 2008 |
Modern |
| |
Asıl ve yan unsurun yer değiştirdiği bir öykü... |
|
Günebakan...
(Necat Dilaver) 8 Eylül 2008 |
Modern |
| |
Bir ayçiçeğinin gerçek öyküsüdür bu. Sarılı, siyahlı ve işveli bir ayçiçeğinin yalnızlık dolu, yüklemsiz öyküsü.
|
|
Masadaki Yazıcı Adam ve Hata...
(Necat Dilaver) 19 Eylül 2008 |
Modern |
| |
**Öykünün özü: Her 'şey'in bir 'hata' olma olasılığı var. Değerler ve yaratıcılar değiştikçe 'hata'nın nitelikleri de değişir. Önemli olan 'hata'nın nedenini tespit edebilmektir. Eli kanlı ve aç insanlarla dolu 'bu dünya' bir 'hata'dır. Bu bağlamda bize düşen, en azından öyküdeki 'Hata' olabilmektir… |
|
Su ve Yaşam...
(Necat Dilaver) 28 Eylül 2008 |
Modern |
| |
'Yaşam'ın tek ortak payda olduğu bu dünyada, şiir ve öykünün birbirinden farkı; NEDİR? Belki bir fazla satır... |
|
Mektup...
(Necat Dilaver) 19 Ekim 2008 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Ben hayatta en çok beni seveni seveceğim...
İlk kim aşık olursa, en çok acıyı o çeker...
Aşk doğası gereği karşılık bulamaz...
|
|
Ellerini Yüzünden Çeken Adam
(Necat Dilaver) 3 Aralık 2008 |
Soyut |
| |
Ellerini yüzünden çeken adam...
Alıcı...
Musluğu her su kesintisinde yanlış yöne kapatan adam...
Lacivert yalnızlık...
İntihar... |
|
Kelebeğin Öldüğü Yer
(Necat Dilaver) 17 Haziran 2009 |
Modern |
| |
Yaprakların düşüş sesini hayal etti. Martıların sevişir gibi ağlamasını hayal etti. Bir çocuk uyandırdı onu. Islaktı, çöp kokuyordu. Para istedi. Ama tüm parasını serbest bıraktığı o kuşa vermişti. Nazikçe reddetti çocuğu. Arkasını döndü. Çocuğun ettiği küfürü duymamazlığa geldi. Yürüdü, yürüdü, hiç bir şey duymadan yürüdü.
|
|
Pisuvar...
(Necat Dilaver) 8 Ekim 2011 |
Soyut |
| |
O kıza aşık olmasaydı, babasına küfür etmeseydi, hiç yaşamasaydı, fesleğeni sulamayı unutmasaydı, daha çok para kazansaydı, o kadını becerseydi, onları söylemeseydi, bir de kız çocuğu olsaydı, evlatlık alsaydı, denize sıfır arsayı alsaydı, o kadınla beraber olsaydı, o yaşlı kadınla yatmasaydı, daha az yakan bir araba alsaydı... |
|
Hiç...
(Necat Dilaver) 15 Ekim 2011 |
Modern |
| |
Elini hayatından çektiği anda karşısında gördüğü Serpil onu seviyor muydu?
Boyoz, bira, deniz, Serpil ve Mualla... Onu kim seviyordu? Ya da o kimi seviyordu?
|
|
|
BAYAT HAYATLARA...
İnsan dediğin ancak köleyken mutlu
sen en iyisi
bas üstüne o kurbağa misali insanların
çiğne ayaklarının altında
onlar değil miydi kurallar yaratıp uymayan
onlar değil miydi kitaplar yazıp bir daha yazan
ve onlar değil midir yarattıklarına tapan
insan dediğin kanalizasyondaki bok
onlar değil midir aralarından en pisini 'baş' yapan
onlar değil midir o baştan merhamet dilenen
onlar değil midir o baş uğruna kıç olan
nefret etmeli insan olmayan insandan
nefret etmeli onlardan
insan dediğin satılık
uydurduğu değerlere köle olan varlıktır insanoğlu
hele 'halk' dediğin; eblehler topluluğu
satılık eblehler topluluğundan ne beklersiniz ki
savaş, ölüm, kirlilik, bayağılık, bencillik....
ki bunlar asıl dostlarıdır insan olmak isteyen insanların
nefret etmeli insan olmayan insanlardan
nefret etmeli onların yapacaklarından...
bir sinek kadar sevmemeli onları...
'AN'LARA...
Her yerde kimsesiz ayak izleri ve dertsiz ve yarınsız ve bengisel.
Oturduğun zaman diliminde kendi popo izlerin.
En’lerle dolu egon.
Bas üstüne insanların. Yoksa yok olursun. Homo humuni lupus-insan insanın kurdudur-
‘Yok olmayı istemeli insan’ denmiş. Ama var mı o kadar korkağımız ya da cesurumuz?
Oysa; insan evrenin merkezinde değil miydi?
Her hücremizle bağlı değil miydik bu evrene ya da bir sonraki evrene.
Eve git. Annenin karnına. Unutma; Tanrı kovdu oradan seni.
İnadına boş ver. İnadına kapan geleceğine, yaslan kendine.
Saçma rastlantılar, rastlantılar zaten saçma, saçmalama. O hak Tanrı’nın.
Niye uğraşıyorsan Tanrı’yla veya niye ayırıyorsan apostrofla.
İnsan ol önce sonra yok olursun zaten. İnsan olmadan ölünmez ki.
İnsan olmadan hiçbir şey olunmaz ki.
İnsanmış her şeyin ölçüsü. Zavallı insanlar. Tartı misali.
En iyisi hiç doğma. Dön Tanrı’nın yanına, ama kira peşin.
Boş ver, yaşamaya bak veya ölmeye.
Git seviş.
Git yemek ye, işe.
Git iç, ne istersen.
Git yaşa ya da öl.
Git, yaşamaya bak.
Dur veya.
KUTSAL KELİMELER...
Size yaşamayı emrediyorum. İnsanca çok insanca.
İnanmayın doğrulara ve dilencilere.
Ölmeyin hiçbir şey uğruna.
Hiçbir şeysiniz çünkü.
İnanmayın bana bile.
Sakının insancıklardan ama öldürmeyin onları. Onlar sizin yolunuza gelecektir. Yolunuz yol ise.
Öyle ki sizin her şeye gücünüz yeter. Her şey ve hiçbir şeysiniz.
Ama unutmayın elbet vardır sizden daha siz ve çoktur.
Öğrenin hiçbir şey bilmemişçesine. Ama bilin ki yapmadan öğrenilmez.
Size yaşamayı emrediyorum. İnsanca daha insanca.
|
11.03.2010 14:19:52
|
Kitap yazmaya devam... |
| |
Kitabım 'Sarı Bank - Hayat' biteli neredeyse dört ay oldu. Yazarken ve yayınevine postalarken duyduğum heyecanın yerini artık 'boşluk hissi' aldı... İyi ki İzedebiyat var... |
|
27.12.2009 12:57:27
|
Kitap yazmaya devam... |
| |
"Boşluksuz Bir Yazı." 'Sarı Bank' adlı kitabım biteli neredeyse on beş gün oldu... Okumam lazım... |
|
|