..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Toplumsal Olaylar > osman demircan




20 Ocak 2011
Yumurta Eylemlerinin Psikilojisi  
osman demircan
Tavuklar pirinç yer; ama hiçbir zaman düşünmezler ilerde pilavlı tavuk olabileceklerini. Bir insan da tavuk gibi sindirilmeye çalışıldığında ya yere kapaklanır ya da yumurta fırlatır. Yumurta eylemlerinin psikolojinde de sindirilmeyi hazmedememek ya da yenilip yutulmak korkusu vardır.


:BBFF:
Tavuklar pirinç yer; ama hiçbir zaman düşünmezler ilerde pilavlı tavuk olabileceklerini. Bir insan ise, önüne ne konulduğuna ve gelecekte ne olabileceğine dikkat eder. Hayat dikkat değil mi zaten? Eğer bu kadar ölü gibi yaşanmaktaysa, sebebi algı bombardımanı altında olunmasıdır. Dikkati dağıtan birçok objenin kuşatması altında yaşar insan. Aslında, o kadar obje hiçbir insanın hayatında aksesuar da olamaz. Her algı bombardımanı, insanın önüne atılan pirinç yığınıdır. İnsanlar ayaklamaya çalışırken pirincin taşını, başkaları kelkit tarlasında çoktan horoz olmuştur. Ve her horoz, sindirebileceği ve üstüne atlayabileceği bir tavuk arar. Bir insan da tavuk gibi sindirilmeye çalışıldığında ya yere kapaklanır ya da yumurta fırlatır. Yumurta eylemlerinin psikolojinde de sindirilmeyi hazmedememek ya da yenilip yutulmak korkusu vardır. Sen kitlelere horozlanırsan, kalabalıklar da altta kalmayı hazmedemezlerse, tabi ki tepki vereceklerdir. Sen her türlü çakallığı yap, sonra da bu yumurtalar da nereden gelmekte diye sitem et. Yok öyle bedavadan yaşamak. Bir insansan eğer, kimsenin gırtlağına yapışamazsın, çakal gibi. Hayat dikkattir. Öyleyse şuna da dikkat edilmelidir. Türkiye'deki çoğu örgüt veya çoğu amaç birliği etmiş topluluk aslında yamalı bir bohçadır. Paçavra kişilikleri bir araya getiren ellere dikkat etmek lazımdır. Genelde çoğu örgütlenmenin arkasında karanlık eller vardır. O karanlık eller eğer, örgüt mensuplarına yumurta verir de, sadece ideolojik temellere oturtulmuş bir amaç için yumurtaları kendi emellerine hizmet etmeyenlere fırlatılmasını isterlerse, o zaman yumurta baştan kokmuştur.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplumsal olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
İntihar Eden Birinin Ardından
Atatürk ve Din

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ekmek Parası
İslami Sosyalizm
Ermeni Türkleri
Teoman ve Elif Şafak
Şiir Nasıl Olmalı
Hiç Şüphesiz ki Gazeteciden Terörist Olmaz; Ama Ajan Olur
Evrim Vardır; Teorisi Yanlıştır
Seni Saraya Götürsem Ağıl Nerede Dersin
Ama Sen Bir Çocuğun Topusun Hala Dünya
Sokrates

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
En Ateşli Anımda Gel Yanıma [Şiir]
Öperek Beni Öldür [Şiir]
Cayır Cayır [Şiir]
Kar Yangınları [Şiir]
Söyle Neden Konuşmuyorsun [Şiir]
Kefenden Çiçekli Elbise [Şiir]
Gözlerim Kan Davalıdır Her Geceye [Şiir]
Martı Beyazı [Şiir]
Gül Şarabı [Şiir]
Varlığın Sevda Yokluğun Fırtına [Şiir]


osman demircan kimdir?

Yüreğimin ve beynimin tavanında buluyorum, tozlu mısraları. Aklım bir çatı katı. Gözlerim yıldızlarla dolduğunda, bakışlarımın ışıltısı vurur satırlara. İşte o zaman, şiirler bir Samanyolu olur. Mehtaplı gecelerimi vururum gözyaşlarımla biriktirdiğim göllere. Her mısra bir dal gibi düşer, şiir denizlerine. Kızıl bir duyguya boğulurum o an. Akarım ellerinize.

Etkilendiği Yazarlar:
Herkes


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © osman demircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.