"İşimden büyük tat aldığımı söylemeliyim." -John Steinbeck |
|
||||||||||
|
Arkasını döndü yavaşça Kıpti Simay. Elleriyle gerdiği tül bedeninin üst kısmını tamamiyle kapatıyordu. Hafifçe yana attı sağ bacağını, kalçası yaylanarak seğirtti o yöne doğru, elleri tülü sarstı bir an. Nefesler tutulmuş, tülün arkasına yoğunlaşılmıştı. Osman’ın ağzı yarı açık, marpucu elinde asılı kalmıştı. Selim keza benzer şekilde gözlerini dilbere dikmiş utangaçlığından eser kalmamıştı. Fatma, büyülenmiş gözlerle kendilerinden geçen bu erkeklerden koparacağı akçeleri düşündükçe seviniyor, eğer Osman Kıpti’yi isterse Kıpti’nin istemeyeceğini bildiği için hem Osman’a ne cevap vereceğini hem de Efsun’la nasıl başının derde gireceğini düşününce hop oturup hop kalkıyordu. Tül, Kıpti kızın ellerinden usulca kayarak yere düştü. Beş erkek, aynı anda derinden öyle bir iç geçirdiler ki çalgıcılar şahikaya ulaştıklarını sandılar. Zilli gerçekten çok güzeldi. İri badem gözlerine sürme çekmiş, yanaklarına ve dudaklarına al basmıştı. Elmacık kemikleri dışa çıkık, çenesi gamzeli, burnu minicik ve kalkıktı. Dudağının sol üstüne yaradan bir ben kondurmuştu ki asıl o ben insanı mahvediyordu. Raksı ise bir yılanı kıskandıracak kadar kıvraktı. Kollarının ve belinin sallantılarında adeta onlar da o kollar ve belle gidip geliyorlardı. Bu kızda diğerlerinde olmayan bir şey vardı. Hareketlerindeki işve ve eda içinizde bir şeyleri tutuşturmaya yetiyor, kendinizden geçmenizi sağlıyor ama bunu yaparken de acıtarak ve yakarak yapıyordu. Tıpkı bir iğneyi bedenimize batırmadan önce ateşe tutmamız gibi o da aşkın iğnelerini ateşli dansında kavurup saplıyordu sinenize. Selim Kıpti kızı izlediğinden beri sevdiğini aklına getirmediğini hatırlayınca bir garip oldu. Sanki bu kızın yaktığı ateşin içinde erimiş, yokolmuş, başkasına varan sevdiğinin ardından açılan yaralar temizlenmeye yüz tutmuştu. Onun için kopuş başlamıştı. Osman bu anlamda istediğine ulaşmış ancak kendinin nar-ı aşka düşüşüne engel olamamıştı. Karşılıklı bir dönüşüm ve değişim başlamıştı. Bunu Afet Fatma da görebiliyordu. Selim’in geldiğinden beri her çengi ile asılan yüzü, çatan kaşları şimdi daha uysal, daha huzurlu bakıyor; tüm gece eğlenen, Selim ile dalga geçen Osman, adeta dut yemiş bülbül kesilmiş nefes almıyordu. Kıpti raksını bitirdi. Başıyla odadakileri tek tek selamladı, yerden tülünü aldı ve yavaş adımlar ile arkasını dönmeden çıktı. Fatma, kızlara hemen hareketli bir şeyler çalmasını söyledi. Ortama neşe katmak ve ağırlaşan havayı dağıtmak için Efsun’u çağırmaya gitti. Efsun tüm olanları kapı aralığından izlemiş ve Osman’ın hallerine içerlemiş ve sinirlenmişti. Oynamak istememekte diretse de Fatma onu kolundan tuttuğu gibi içeri yolladı. Kimsenin Efsun’u görecek hali kalmamıştı. Önlerine bakakalmışlar, derin düşüncelere dalmışlardı. Efsun efendisinin beğenisini kazanmak için sallandıkça sallanıyordu. Bir süre sonra bu çok hareketli beste Osman’ın kulaklarını tırmalamaya başladı. Eliyle çalgıcılara kes işareti yaptı. İşte Fatma’nın korktuğu başına geliyordu. Osman’ın beraberinde gelen diğer üç delikanlı “Kıpti! Kıpti gelsin,” diye bağırmaya başlayınca Osman’ın kan beynine sıçradı. Onları mekandan kovdu. Hırslanan delikanlıların elinden bir şey gelemezdi tabii. Ceketlerini alıp sessizce çıktılar. Sadece Selim ve Osman sessizliğin içinde, divana çakılı kalakalmışlardı. Cebinden bir kese akçe çıkarttı ve masaya koydu. “Kıptiyi çağır ve şu içkileri tazele,” dedi.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Seda Han Doukas, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |