Güzel birşeyin fazlası harika olabilir -Mae West |
|
||||||||||
|
-o ne! Tembel oğlan üsküdar da sabah oldu sen hala yatıyorsun. Istifimi bozmuyorum, rahatımı kaçıracak ya inadına rahatsızlık veriyor.. Perdeyi araladı pencerenin kurpuna dokunmasıyla içeri giren temiz hava ve güneş gözlerimi kamaştırdı, günün güzelliğini gördüm.. Ne yapmalıyım? Uyuyarak bugünü değerlendiremezsin hadi uyuşuk adam at kendini yataktan. Çın çın çın sesleri.. Karnım mı? Midemden geliyor bu ses.. Ne saçmalıyorsun? Annem çayına şeker atmış karıştırıyor işte.. Acilen yüzümü yıkamalıyım.. -hadi oğlum -ne oldu anne? -çayın soğudu. Tatlım benim, kocamanım şekerimide karıştırmış.. Oturdum.. Köy peyniri, zeytin,bal.. Ufak bir dilim ekmeğe biraz bal sürerken annemi dinliyorum.. Cümleleriyle uyutuyor, yaptığı ekmek arasının farkında varamadım.. Hep öyle oldu ya koca adam bir şeyler anlatırdı tıkıştırırdı ağzına lokmaları.. Küçükken. Bu pazar biraz değişik. Ufak bir çocuk,annesinin kolundan çekip parmağı ile birşey gösteriyor, zıplıyor, sızlıyor.. Ne o balonmu? Ama elinde kırmızısı var.. Ya hayatını boyuyacaksa o mavi.. Olamaz düşünemez hayatına giren ve çıkan insanları,kimim diyememezken.. ısrarla istiyor.. -kalk hadi paramız bitti, baba gelip alıcakmış sana. -istiyorum Dedi heralde gözleri kuru ama cümleleri ağlamaklı.. Anne çocuğunu götürmek istede,çocuk istemiyerek yürütülüyor, paytak yürüyüşü ve balona uzanma çabası boşa olduğunu anlayınca el sallıyor mavi balona, arkasını dönerek. Dalgalarda böyle değilmidir deniz kıyısında gider gelir her biri bir ötekinden büyük ya da küçük ne farkeder.. Mavi balon yarın unutulacak, ya hayatının mavisi? Ne zaman boyalı kalemi olacak arkadaşlarını çizecek kadar? Iyi bir yazarmı olacak yoksa ressam mı? Ama kağıt, kalemin mürekkebini emecek.. Ne zaman farkına varacak yazarken kayıp olanlarını.. Bir inatçı ağlamanın yanında bunlar olmamalı.. Bir ağlama sesi daha ilişiyor kulaklarıma.. Nereden çıktı şimdi bu deniz kuşları.. Sakindim oysa,biraz daha huysallaşmalıydım.. Balıkçı teknesi yaklaşıyor.. Simit satan çocuk. Bir iki diş ve kuru utkunluk.. Güvercinler çekirdek kabuklarını irdeliyor, simitten ufak parça attım önlerine doğru.. Bir an gözlerim daldı.. Bir kaçı,daha sonra hepsini doyurma telaşı.. Neyin kavgasını ediyorsunuz kuzum hepinize yeticek kadar var işte.. Konuşamıyorum.. Ama şu irice duran çok yedi.. Diğerlerinden farkli değil o da ekmeğini saklayıp yiyor ve kaçıyor.. Ekmek savaşı.. Ürkekçe.. Insanlar da böyle ya.. Sadece biraz medeni,medenimi?Ekmek için ezercesine toplanıyorlar.. Bir birlerini itiyorlar, kavga ediyorlar.. Bence doğru.. Insanlar haklı.. Herkes haklı.. anne, çocuk, deniz kuşları, balıkçı teknesi, güvercinler.. Çocuk hayalleriyle oynuyacak, kuşlar ezmeden karnı doymuyacaktı. Güzel di pazarım, hava güzeldi, yaşam güzel.. Bu günden geriye kalan, biraz ellerim cebimde gezdim.. Üşüdüm kıyıda hasta oldum, akşamı.. annem "üzerine birşey al.. Aldanma yalancı bir gün üşütürsün oğul" haklıydı.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Gökmen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |