İnsanlığın hangi filizi köreltilmek istenmişse, tersine o filiz daha gür büyümüştür. -Freud |
|
||||||||||
|
Beni siz yaptınız, böyle tasarladınız, kardeşlerinizi yoketmek için varettiniz beni. Bunu siz istediniz. Öyleyse... hodri meydan. İçinizde en uykusuzların bile er geç uyuduğunu, uyuyakaldığını bilirim de... ben asla uyumam. Aklımın ucundan geçmez, beni tasarlarken düşündüğünüz amaca ters düşmek. Ne için varsam onu düşünürüm gece gündüz. Tetikte beklemek dersiniz ya hani siz. İşte oyum ben. Ta kendisiyim, tetikte beklemenin. Sizin en karanlık tutkunuzum ben. Tetiğime dokunan parmağınıza ilettiği ne kadar karanlık hayalleri varsa beyin dalgalarınızın, bende can bulur hepsi. Benim menzilimde sönerken canlar, can bulur sizin en kana susamış istekleriniz, bana olan tutkunuzun o müthiş temasında. Hiç yan bakmayın bana. Neyseniz siz, oyum ben. Güç isteyene gücüm, kan isteyene devayım ben. Taraf tutmam asla. Menzilime koyduğunuz ne varsa yokeder ve asla dönüp bakmam ardıma. Bugün senin eline geçer, cehennemi sererim karşıtının ayaklarına. Yarın ateşimden kurtulanın elinde, sen durursun çıplak ve çaresiz karşımda. Bir dokunuş yeter, bakmam hiç renge, davaya. Tek renk bilirim renklerden: kırmızı. Eline geçtiğim beyaz sanır kendini... ve siyah bilir beni doğrulttuğunu. Oysa ben kırmızı görürüm her şeyi. Bugün ötekini... Yarın seni... Bir gün savaş alanlarınızda boy gösteririm, bir başka gün dağlarınızda. Bir gün ezik bir gencin titrek parmağı ucunda tararım okul koridorlarınızı, bir başka gün saçarım "özgürlük" diye yollara düşene, o gün beni elinde tutanın özgürlük anlayışını. Hangi fraksiyonun zulasında çoğalırsam çoğalayım, eninde sonunda kabusa çeviririm sokaklarınızı. Dedim ya, neyseniz siz, oyum ben. Uyumam hiç, beklerim tetikte. Bir kez varettiniz ya beni, duramazsınız artık önümde. Arkamda olan hep siz olasınız istersiniz... ve önümdeki de öteki. Karanlık tutkularınızın en kanlı hayallerine ulaşmak için yarattınız bir kez beni. Saklasanız da en gizli kuyulara... dalmam, dalamam sizi rahat bırakacak uykulara. Üstelik bir başka tutkunuzun en karlı metasıyım artık modern zamanlarda. Gemilerin ambarlarında günlerce yol alırım, kara Afrika'ya... sarı Asya'ya... Bildiğim tek renge boyamak için oraları... onulmaz bir tutkuyla sevdiğiniz koyu bir kırmızıya. İşte buradayım... tam orta yerde. Güce susamışa... ateşten suyum. Belinde durduğuma... kibirli utkuyum. Tümden yoketmek istermiş kimi düşseverleriniz beni. Boş laf, derim. Hiç kızmam, öfkeden kızarıp bozarmam hiç. Beni varedenlerin soğuk ellerinde, takırdar ve işimi görürüm. Ta ki... ellerinde can bulduğum o adamlardan başkası kalmayıncaya dek ortada, sessizce işlevimi yerine getiririm. Ama şunu da iyi bilirim: Canları söndürmek için varedildim ben, boş oturamam, eninde sonunda ve ne yapıp edip bulurum bir yolunu... o soğuk ellerin sahibi kibirli ve karanlık yüzlere, doğrulturum namlumu. Ve şunu iyi belliyesiniz isterim: Tümden bitmedikçe bana olan hastalıklı tutkunuz, er geç söndüreceğim hepinizin içinde yanan o ateşi. Çünkü ben, hiç uyumam.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Haşmet Şenses, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |