İnna lillah… İşittik ve itaat ettik.


Türk-İslam dünyasının şövalye ruhlu siyasetçisi güle güle. Almak, verenin hakkıdır. Aldık ve kabul ettik; ama biliyorsun değil mi gönül hüzünlenir ve göz yaşarır? Bunu bilerek ağlayacağız. Parçayı görene düşen ,bütünü görene teslim olmaktır. İçimizdeki yangın ancak böyle serinleyecek.


Biliyorsun değil mi? Seni en fazla başörtülü kızlar hatırlayacak. O dik duruşunu. Yalnız bırakmayışını onları okul önlerinde. Zalime ümit, mazluma korku veren tavrını.

Seni en fazla Anadolu hatırlayacak. Bir fincan acı kahveye kırk yıl hatır biçen bu mazlum millet hiç unutmayacak seni. Hatrın, yerin inan onlarda çok büyük reisim. Bir insanın bırakabileceği en hoş sadayı bıraktın bu âlemde. Kalp kazandın; gönül yıkmadın. Ötesi mi? Ötesinin hepsi kabre kadar gider. Sonra yüzgeri dönerler…


Öyle “yerli”bir tavrın vardı ki hasmın bildiklerimiz bile takdir etti seni. Şimdi ise gidiyorsun arkandan bir millet ağlıyor. Hani derler ya” sen dünyaya geldiğinde herkes gülüyor sen ağlıyordun; öyle bir hayat yaşa ki sen giderken onlar ağlasın sen gülerek git.”

Ülkemin bozkırları kadar geniş yürekli adam inanıyorum ki sen sonsuzluk sahibine gülerek ulaştın.

Mekânın cennet olsun