"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Yunus öldü deyu sela verirler Ölen hayvan imiş âşıklar ölmez Aşk.. İnsanoğlunun anlatmak, tarif etmek; en zor, en güzel olanını bulmak, göstermek amacıyla onlarca roman yazdığı, yüzlerce film çektiği şu soyut mefhum. İyi ama ne bu aşk? Bir tarifi, bir tanımı yok mu bunun? Herkes bir tanım getirmiş kendine göre. Kimisi ”Kar altında terle uyanmaktır” demiş. Yahya Bey gibi bir şair ”Bir demür dağı delüp boynuna almak gibidir”diyor aşk için. Mevlana ise kendisine aşkı soran bir kişiye “ben ol da bil” cevabını veriyor. Tam bir tanımı yok. Magazin basınındaki pespayeliklere de aşk deniyor; Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin’in yaşadıkları da aşk adını alıyor. Her ne kadar tarif edemesek de belki çeşitlendirebiliriz aşkı: beşeri(mecazi)aşk, ilahi aşk gibi Kanaatimce aşkı anlama çabamızda ilk durağımız onun mecraı olmalı. Öncelikle âlem bir sevgili yüzü suyu hürmetine yaratıldı. O sevgili de (Habibullah )olan Hz.Muhammed (s.a.v)dir. Buradan şunu çıkarabileceğimizi düşünüyorum: Gerçek aşk ilahi aşktır. Beşeri aşk ise bunun yansımasıdır.Çünkü alemlere rahmet olan peygamberimize (habibullah )diyen yine Hz.Allahtır.Yani zerreden küreye,habbeden kubbeye her şeyi yaratan Zat-ı Zülcelal. Burada bir soruyu daha sormak gerekiyor. İnsan nedir? Bu soruya da çok farklı cevaplar verilmiş. Kimisi “düşünen hayvandır” demiş. Bazısı da “insan, insanın kurdudur” şeklinde tespitini ortaya koymuş. Sad-ı Şirazi’nin ise daha farklı bir tanımı var:”Bir damla kan, sayısız endişe ve kader”. En güzel tanımıyla ise’Ayine-i Samed’dir. Yani Allah’ın sıfatlarının üzerinde tecelli ettiği şerefli varlık. Peki, bu 'ayine-samed’ olan insan mutlak manada kimi sevmeli? Gerçek anlamda kime âşık olmalı? İnsan batmayanı sevmeli diyelim biz. Hiç batmayacak, sonsuza dek var olacak olanı sevelim biz. Çünkü ancak o sevgi kurtarır bizi yokluktan hiçlikten. Sahi var mı âlemde toprak olmayacak bir şey, ölümü tatmayacak bir nefis. Hüvelbaki olan Allah değil mi? Eğer gerçek anlamda ‘o’nun sevgisi yön verirse hayatımıza –mecazi aşkımız da dahil-tüm yaptıklarımız bizim için sevap hanemize yazılır. Yarın kıyamette Allah için birbirini sevenlerin ödüllendirileceğini unutmayalım. Yazımızı son devrin maneviyat büyüklerinden bir tanesinin sözüyle-tam hatırlayamamakla birlikte-bitirelim. “Oğluna dayanma ölür, ağaca dayanma çürür Sen Allah’a dayan o ne çürür ne ölür”
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ethem Doğruyol, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |